Maliye, ağlama duvarına döndü
Abone olMaliye Bakanlığı, vatandaşlar için tam bir ağlama duvarına döndü. İşte vatandaşın haklı isyanından birkaç önemli örnek..
Bakanlığa gelen özel ve resmi başvurular, Bakanlığın bu
çerçevede yaptığı tespitler, ülkedeki çarpıklıkları, devletin de
vatandaşın da nasıl soyulduğunu gözler önüne seriyor. Edinilen
bilgiye göre, Maliyeye yurdun dört bir yanından hemen her konudaki
şikayetlerin yeraldığı yüzlerce mektup geliyor. Aynı şekilde
çeşitli konulara ilişkin çok sayıda şikayet başvurusu yapılıyor. Bu
başvurularda sağlıktan eğitime, ödenen vergilerden devlet
olanaklarıyla elde edilen özel gelirlere kadar pek çok alanda
yaşanan adaletsizlikler ve eşitsizlikler örnekleriyle yeralıyor.
Aynı şekilde devletin tespitlerinde kişi ve kuruluşların devleti
nasıl soymak istediği ortaya konuyor. Sonuçta vatandaş da, devlette
soyulduğundan yakınıyor. BUNLAR SADECE BİRKAÇI İşte Bakanlığa gelen
başvurulardan birkaç örnek: -Trafik arabamı çekti. Gittim cezamı
ödedim. Çekici parası olarak da 18 milyon lira ödemem gerektiğini
belirttiler. Onu da verdim, karşılığında fatura ya da fiş istedim.
Ancak (Bunu veremeyiz. Sadece Emniyet Müdürlüğü Güçlendirme Derneği
adına kesilmiş bir bağış makbuzu verebiliriz) dediler. (Ben bağış
yapmıyorum. Bana resmi bir makbuz verin) dediğimde, o zaman arabamı
alamayacağım söylendi. Mecburen, 18 milyonu verip çıktım. Bu nasıl
bir işleyiş? Devletin trafik polisi ceza kesiyor. Yine devletin
resmi plakalı çekicisi, devletin benzinini kullanıyor. Geliyor
arabamı çekip götürüyor. Ancak içindeki şoför dernek adına
çalışıyor. Ödediğin 18 milyon lira da devlete gitmiyor, dernekte
kalıyor. Devletin araç gereci ve polisiyle dernek para kazanıyor,
üstelik tek kuruş vergi de ödemiyor.'' -Memur emeklisiyim. Tıp
Fakültesi Hastanesine göz ameliyatı olmak için yattım. Önüme bir
reçete koydular, (Git, dışarıdan şu ilaçları ve şu cihazları al
gel) dediler. Alıp geldim. Bu defa (Bizim hastanedeki medikalden de
şu cihazı alıp getir) denildi. Aşağı indim. Cihazı önüme koydular,
bedelin yüzde 40'ını peşin, yüzde 60'ını da 1 ay vadeli senetle
ödemem gerektiğini söylediler. (Ben memur emeklisiyim. Böyle şey
olur mu? Siz Emekli Sandığı'ndan alın) dediğimde, (Emekli
Sandığı'ndan parayı 3-4 ayda alıyoruz. O yüzden sizden alacağız)
yanıtıyla karşılaştım. Cebimde para kalmamıştı. Hastaneden izin
aldım, köye gidip, peşinatı toparladım. Cihazı alıp, ameliyat
oldum. Cebimden yaptığım ödeme 584 milyon lira. Emekli Sandığına
gittim. (Biz, Hastane faturasını öderiz. Sana ödeme yapmayız)
denildi. Ben, şimdi borçlarımı neyle kapatacağım?'' -Egzoz ölçümü
yaptırmaya gittim. Karşılığında 14 milyon lira ödememi istediler.
10 milyon lira da fatura verdiler. Ölçüm 10 milyon lira ise niye 4
milyon lira fazla aldıklarını sordum. (4 milyon Muğlaspor'a yardım
parası) dediler. Benden zorla Muğlaspor'a yardım alamayacaklarını
söylediğimde, (Git derdini Vakıf merkezinde anlat, paranı oradan
geri al) denildi. Merkeze gittim. (Biz, Valinin onayıyla
Muğlaspor'a yardım topluyoruz) cevabıyla karşılaştım. Oradan 4
milyonumu geri aldım. -1.5 milyar liralık bir hastane faturası
geliyor. Memurun dudağından bir kitle çıkarıldığı belirtiliyor.
Raporlara bakılıyor, ancak böyle bir olay görülmüyor. Daha sonra
hekime başvuruluyor. Sonuçta estetik ameliyatı olan memur için
devletten para alabilmek için böyle bir yönteme başvurulduğu
anlaşılıyor. KEYFİ PARA TOPLAMAYA YASAK Bu arada vatandaşın en
fazla şikayet ettiği konular arasında bulunan vakıf ve derneklere
ödemeler üzerindeki çalışmalar sürüyor. Hükümetin Acil Eylem
Planı'nda da yeralan vakıf ve dernek gelirleriyle ilgili çalışmalar
sürüyor. Öte yandan buna ilişkin toplantılarda, vakıf ve dernekleri
kapatmanın Anayasaya aykırı olacağı belirtildi ve bunun yerine
gelir ve giderlerine sınırlama getirilmesi önerisinde bulunuldu. Bu
doğrultuda hazırlanacak yasa tasarısı ile günlük hayatımızın hemen
her alanında vatandaştan para toplayan vakıf ve derneklerin bu tür
faaliyetlerde bulunması yasaklanacak. Aynı şekilde bu kuruluşların
harcamalarına da sınırlama getirilecek.