Makatına oklava sokarak işkence yaptı
Abone olKonya'da işkence sonucu yaşamını yitirdiği öne sürülen 9 yaşındaki Fatih Koçaker'in ölümüyle ilgili tutuklanan yargılanan üveny annenin açıklamaları şok etti
Konya'da işkence sonucu yaşamını yitirdiği öne sürülen 9
yaşındaki Fatih Koçaker'in ölümüyle ilgili tutuklanan üvey anne 35
yaşındaki L.K. ile baba 42 yaşındaki S.A.K.'nin yargılanması devam
edildi. Suçlamaları kabul etmeyen üvey anne L.K., "Kendi kendini
yaralar, ben yaralarını sarardım. Poposuna oklavayı kendisi sokmuş.
Daha önceden de halası sokmuş. Mağdur durumdayım tahliyemi
istiyorum" dedi.
Selçuklu İlçesi Zeki Altındağ İlköğretim Okulu 3'üncü sınıf öğrencisi Fatih Kocaker, üvey annesi L.K'nin, altını ıslattığı gerekçesiyle banyoda cinsel organını, vücudunun bir bölümünü ve yüzünü tutuşturduğu gazete kağıtlarıyla vurarak yaktığı iddiasıyla 6 Temmuz 2011'de Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
İşkence sırasında yabancı cisim sokularak, bağırsak delinmesi ve bağırsaktaki dışkının karın içine yayılması nedeniyle Fatih Kocaker, 40 gün süren tedaviye rağmen yaşamını yitirdi. Fatih Koçaker'in ölümünün ardından gözaltına alınan üvey anne L.K. tutuklandı. İlk önce serbest bırakılan babası S.A.K. ise daha sonra tutuklandı.
İKİZ BEBEKLERİYLE DURUŞMAŞA GELDİ
Konya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'işkence sonucunda ölüme
sebebiyet verme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasıyla
yargılanan tutuklu L.K. ile 'yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden
olmak' suçunda 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan
S.A.K.'nın yargılanmasına devam edildi.
Daha önceki 2 duruşmaya hamilelik ve doğum süreci nedeniyle katılamayan Alanya Kapalı Cezaevinde tutuklu olan L.K., duruşmaya ikiz bebekleriyle katıldı.
'OKLAVAYI KENDİSİ SOKMUŞ'
Suçlamaları kabul etmeyen L.K., savunmasında ölen Fatih Koçaker'in, yaramaz bir çocuk olduğunu ve kendisine iftira attığını öne sürdü. Fatih Koçaker'in, işkence gördüğü tarihlerde hamile olduğunu belirten L.K., 'Kanamalı şekilde evde yatıyordum. Fatih, kendi kendini yaralıyor, ben de yaralarını sarıyordum. Fatih, poposuna oklavayı kendisi sokmuştur. Daha önceden de halası sokmuş. Mağdur durumdayım tahliyemi talep ediyorum" dedi.
L.K.'nin avukatı Murat Adalı ise, L.K.'nin S.A.K. ile 2008 yılında evlendiğini ve evlendikten sonrada sürekli hamile kaldığını öne sürerek, 'S.A.K'nin önceki eşinden olma 3 çocuğu vardır. Evlendikten hemen sonra L.K., Eylül'e hamile kalmıştır. Akabinde de şu anki ikiz bebeklerine hamile kalmıştır. 6 çocukla yaşamak zorunda olan müvekkilim baskı altında yaşamıştır. Fatih'in psikolojik sorunları vardır. Oklava sokulma olayı ise bir ayağı kırık ve alçıda olan maktülün banyo sobasının kapağını destekleyen küçük çubuğu çişini yapmak için poposuna sokma şeklinde gerçekleştir' dedi.
ÇOCUK 3 YILDIR FİZİKSEL İSTİSMARA UĞRAMŞ
Cumhuriyet Savcısı Fatih Gökçen ise mütaalasında Fatih Koçaker'in Konya Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nden alınan raporda, başında dikiş izi, yüzünün sol yarısında, sağ omzunda ve kolunda, genilat bölgede yeni olmayan yanık izleri, sağ baldırda kırık olduğunun saptandığını belirtti. Savcı Gökçen, çocuğun üvey annesi tarafından yaklaşık 3 yıldır fiziksel istismara uğradığı kafasındaki dikiş izinin yapılan travma sonrası kanama sonucu üvey annesi tarafından dikildiği vücudundaki yanıkların ise çakmakla üvey annesi tarafından oluşturulduğunun Fatih Koçaker'in ifadesinden öğrenildiğini söyledi. Mütaaalada, alınan adli tıp raporunda tesbit edilen bulguların L.K.'nin eylemleri neticesi gerçekleştiğini ve Fatih Koçaker'in, makatına oklava sokma neticesi bağırsak yaralanması neticesi öldüğünün sabit olduği belitirdi.
Mahkeme heyeti, tanıkları da dinledikten sonra dosyadaki
eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 8 Mart tarihine
erteledi.
TACİZCİSİNİ İNTİHARDAN VAZGEÇİRDİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Adana'da lise öğrencisi 17 yaşındaki H.K.'ye aşık olan 21 yaşındaki Mustafa Peçetenek, genç kızın eğitim gördüğü okulun yanındaki binanın damına çıktı. Polis, itfaiye ve vatandaşların bütün çabasına rağmen intihar girişiminden vazgeçmeyen Peçetenek, platonik olarak aşık olduğu genç kız, okuldan olay yerine getirilince inmeyi kabul etti.
Olay, Süleyman Demirel Bulvarı üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, lise 3'üncü sınıfta okuyan H.K.'yi okula gidip gelirken gören Mustafa Peçetenek, genç kıza aşık oldu. Aşkına karşılık bulamayan Peçetenek ısrarını sürdürünce, K. ve ailesi genç hakkında taciz suçlamasıyla karakola şikayet dilekçesi verdi.
Hakkındaki şikayete rağmen H.K. ile arkadaşlık kurma ısrarını sürdüren Peçetenek, isteğine karşılık bulamayınca, son çare olarak genç kızın eğitim gördüğü okulun yanındaki binanın damına çıktı. Yarı beline kadar binadan aşağıya sarkan Peçetenek, H.K.'nin çağrılmasını istedi. Genç aşığı eyleminden vaz geçirmek için önce polis ve olay yerine gelen itfaiye ekipleri ikna etmeye çalıştı. Ekipler bir yandan Mustafa Peçetenek'i ikna etmeye çalışırken, bir taraftan da atlama ihtimaline karşı hava yatağı hazırlandı.
Eylemci genç damda, polis aşağıda birbirleriyle cep telefonundan görüşmeler yaptı. Israrlara rağmen Peçetenek, sevdiği kız gelmediği taktirde atlayacağını söyledi. Sonunda dersten alınan H.K., saplantılı aşığın yanına getirildi. Genç kızı aşağıda gören Peçetenek, inmeyi kabul etti. Dama çıkan polislerce aşağıya indirilen Peçetenek, sorgulanmak üzere karakola götürülürken, H.K.'nin yakınları saldırmak istedi. Araya giren polisler öfkeli akrabaları sakinleştirdi.
Ekip aracına bindirilen Peçetenek, polis merkezine götürüldü.
KUZEY GÜNEY DİZİSİ GERÇEK OLDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Bir mont, ikizlerin kaderini değiştirdi Mehmet A., iddiaya göre, gasp yapan ikizi A.A.'nın montunu giyince polise yakalandı. Baba Şeref A., 6 yıldır cezaevinde yatan oğlu Mehmet'in, ikiz kardeşi suçunu iki kez savcılıkta itiraf etmesine rağmen, boş yere hapiste çürüdüğünü iddia etti.
İstanbul Maltepe'de 2006 yılında bir gasp olayına karışan ikizinin montunu giyince polise yakalanan Mehmet A.'nın, 6 yıldır suçsuz yere cezaevinde yattığı iddia edildi. Baba Şeref A., olayın gerçekleştiği tarihte 18 yaşında olan oğlu Mehmet A.'nın, hata düzeltilmezse 11 yıl daha hapiste yatacağını söyledi.
Mehmet'in ikizi olan diğer oğlu A.A.'nın, iki kez savcılığa dilekçe vererek suçu kendisinin işlediğini itiraf ettiğini belirten baba, buna rağmen yanlışlığın düzeltilmediğini ifade etti. Şeref A. yaşadıkları dramı şöyle anlattı: "Oğlum A. iki arkadaşıyla birlikte Maltepe'de gasp olayına karışmış. İkizi olan Mehmet ise Pendik'te kırtasiye dükkânında çalışıyordu. Akşam iş çıkışı bir saatliğine benden izin aldı.
Maltepe'ye kardeşinin yanına gitmiş ve onun montunu giyince de polise yakalanmış. İkizi olan A., iki kez savcılığa dilekçe vererek suçu kendisinin işlediğini itiraf etti. Ancak tüm bunlara rağmen, Mehmet ikizinin yerine 6 yıldır hapiste ve 11 yıl daha hapis yatacak. Suçsuz oğlumun hapis yatması bizi perişan etti. Bir genç, boşu boşuna hapislerde çürüyor." Baba Şeref A., olay saatlerinde çalıştığını söylediği oğlu Mehmet'e, patronu ve diğer esnafın da şahit olduğunu iddia etti.
BÖYLE ÖLÜM GÖRÜLMEDİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Kaza kurşunuyla ölen polise şehit tazminatı Erzincan'da cinnet getiren meslektaşının, silahını teslim ettiği sırada ateş alması sonucu ölen polis Yusuf Arslan şehit sayıldı, ailesine 78 bin 500 lira tazminat ödendi, eşine 1673 lira maaş bağlandı.
Erzincan'da, cinnet getiren meselektaşına yönelik operasyonda vurulan ve ambulansa yürüyerek gitmesine rağmen hastanede hayatını kaybeden polis memuru Yusuf Arslan şehit sayıldı.
Sabah'ın"Böylesine ölüm yok" manşetiyle duyurduğu olay; 18 Haziran 201 l'de, Erzincan'da yaşandı. Çevik Kuvvet Şubesi'nde görevli 5 yıllık polis Muhammet Demir (27); babası, annesi ve kardeşiyle kavga edince, balkona çıkarak, etrafa rastgele ateş etmeye başladı. Olay yerine giden meslektaşları Demir'i teslim olmaya ikna edemedi.
Özel Harekat ekipleri çağrıldı. Operasyon hazırlığı başladı. Bu sırada babası tarafından ikna edilen Demir, silahını teslim etti. O anda bir el silah sesi duyuldu.
Kurşun, Hırsızlık Masası Amiri Komiser Hikmet Çakıcı'nın belini sıyırdıktan Emniyet Müdürlüğü, Arslan'ın görev şehidi sayılması için rapor hazırlayıp Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdi. Müfettişler de aynı yönde görüş bildirdi. Emniyet Genel Müdürlüğü İçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Bakanlık talebi onayladı. Olaydan sonra Erzincan'daki polisler, aralarında 111 bin lira toplayarak aileye verdi. Emniyet Genel Müdürlüğü Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığımdan 25 bin, Emekli Polis Sandığı'ndan 32 bin 700, SGK'dan da 18 bin 800 lira ödendi. SGK, eşi Deniz Arslan'a bin 673 lira maaş bağladı. Arslan'ın 5 yaşındaki oğlu Doğukan ile 4 yaşındaki oğlu Burak, devletin eğitim ve sağlık yardımından da yararlanacak. Adliyede memur olan eşiyse Antalya'ya atandı.
İTİRAF ETTİ, YARGILANACAK
Bu süreçte; Asayiş Şube'de görevli polis memuru M.E.A. "Bir arkadaş yerdeki silah alıp Emniyet Müdür Yardımcısı Fatih D.'ye verdi. Fatih Bey de bize doğru uzattı. Almak için elimi uzattığımda parmağım tetiğe dokunmuş olabilir. Çok üzgünüm" dedi. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan M.E.A. "tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermek" suçundan, 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle yargılanıyor
600 LİRA İÇİN 6 BİN NİKAHA KIYDILAR
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Ölen anne-babanın maaşını almak için anlaşmalı olarak boşanan çiftlerin sayısında büyük artış yaşandı. Son 15 ayda SGK'ya tam 6 bin 178 ihbar geldi.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) bünyesindeki 'Alo 170' hattına 'anlaşmalı boşanma' ihbarları yağıyor. Son 15 ayda maaş için boşanıp birlikte yaşamaya devam eden 6 bin 178 çift için telefon geldi.
Akşam'ın haberine göre, ölen anne ya da babasının maaşını alabilmek için boşanan kadınlar, resmi olarak evlilik sona erse de eşleriyle birlikte yaşamaya devam ettiler. SGK verilerine göre, 15 Kasım 2010-15 Şubat 2012 tarihleri arasında Alo 170 ihbar hattına toplam 6 bin 178 'anlaşmalı boşanma' ihbarı yapıldı. Ortalama 600 TL'lik maaş için yapılan anlaşmalı boşanmalar mercek altına alındı. SGK müfettişleri, 6 bin 178 ihbardan büyük bölümünün doğru olduğunu tespit etti.
YA AKRABA YA KOMŞU
Anlaşmalı olarak boşandığı belirlenen kadınlara bağlanan maaşların ödenmesi durduruldu. Kanuna karşı hile yaparak haksız yere maaş alan çiftlerle ilgili adli işlemlerin başlatıldığı ve geriye dönük maaş ödemelerinin tahsilatı için harekete geçildiği de öğrenildi. SGK yetkililerinin verdiği bilgilere göre, 6 bin 178 ihbarın büyük kısmında 'anlaşmalı boşanma' yapıldığı ortaya çıktı. Bazı çiftlere yönelik soruşturma hala sürüyor. İhbarcılar ise genellikle çiftlerin yakın akrabaları veya komşuları.
İZ SÜRÜYORLAR
Alınan ihbarlar üzerine harekete geçen SGK denetmenleri ise adeta bir dedektif gibi iz sürüyor. Söz konusu çiftlerin yaşadığı yerlerde araştırma yapılıyor. Boşanmalarına rağmen birlikteliklerini sürdürdükleri tespit edilirse, SGK bağlanan maaşı hemen kesiyor. Kurumun o güne kadar ödediği maaşlar da yasal faiziyle devleti kandıran çiftlerden geri alınıyor. Kurum, Cumhuriyet Başsavcılıklarına da suç duyurusunda bulunuyor.
KAYINPEDERİ TACİZ ETTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Aydın’da salı gecesi, Mustafa P.’nin (62) evinden gelen
gürültüler üzerine komşuları polisi arayarak, aile içi kavga
ihbarında bulundu.Eve giren polis ekipleri, dövüldüğü ileri sürülen
R.P.’yi (32), evin bir köşesinde ağlarken buldu.
R.P., polislere, güçlükle, “Kayınpederim, benimle yatmak
istiyor” diyebildi. Yaralı kadın, çağrılan ambulansla
Aydın Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Senin de kocan yok
Tedavisinin ardından İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen R.P.,
ifadesinde, eşi V.P.’nin (34) 5 yıl önce il dışında çalışmaya
başladığı belirtip, “Ayda bir gelip bizleri ziyaret
ediyordu. Üst katımızda oturan kayınpederim eşimin yanımda
olmamasını fırsat bilerek, ‘Kaynanan bana karılık yapamıyor. Sana
da kocalık yapan yok’ diyerek, tacizde bulunmaya başladı
Evime rahatça girip çıkabildiği için sözlü ve elle
tacizleri devam etti. Bu nedenle psikolojik tedavi görmeye
başladım. Olay günü yine tacizde bulunmak istedi. Engel oldum.
Bunun üzerine beni dövdü” dedi.