Mahpuçyan'ın iddiası cemaati çılgına çevirdi
Abone olBaşbakan Davutoğlu'nun Başdanışmanı Etyen Mahçupyan'ın dünkü yazısında dile getirdiği iddia cemaat medyasını kızdırdı.
Etyen Mahçupyan, 17 Aralık sonrasında hükümetin çok
yakında düşeceğini söyleyen bir cemaat mensubunun sözlerini
köşesine taşıyınca ortalık karıştı.
Mahçupyan, 8 Ocak 2014’te Mabeyin Restorant’ta Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın 3 ayda bir düzenlediği değerlendirme toplantısındaki hatırasını dünkü yazısında aktarmıştı.
Bilindiği gibi Mahçupyan Zaman gazetesinden ayrıldıktan sonra cemaat medyasının hedefindeydi. Yazar kendisine yönelik saldırılara karşı artık sessiz kalmayacağını geçtiğimiz günlerde köşesinde duyurmuştu.
Mahçupyan'ın olay iddiasına cemaatten cevap gecikmedi. Zaman gazetesi, o toplantıya katılan isimlerin iddiayı yalanlayan açıklamalarını bugün sayfasına taşıdı.
YALANLADILAR!
Prof. Dr. Ergun Özbudun: Bu çok önem vereceğim bir konu değil. Böyle bir konuşma da benim hatırladığım kadarıyla geçmedi. Bu tarz bir konuşmaya orada şahit olmadım. Bu konu ile ilgili söylenecek başka bir şey de yok.
Ali Bulaç:Sabahtan beri hafızamı yokluyorum. Ama kesinlikle böyle bir cümlenin kullanıldığını veya böyle bir konuşmanın geçtiğini hatırlamıyorum. Yalnız “Türkiye nereye gidiyor? Ne yapmak gerekir? Bu olayları nasıl anlamak gerekir?” konuları üzerinde herkes fikrini söyledi. Ama Etyen Bey’in iddia ettiği gibi ne böyle bir konuşma geçti ne de böyle bir cümle kullanıldı. Etyen Bey’in bahsettiği tarzda bir konuşmanın ve öyle bir cümlenin geçtiğine kesinlikle şahit olmadım.
Mahçupyan ne yazmıştı? Benimle birlikte Zaman gazetesi yazarları Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay var. Vakfın yöneticileri yanında tanımadığım bazı misafirler, ayrıca Ergun Özbudun, Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan ve gazetenin eski yöneticisi Alaattin Kaya da toplantıda. Kabaca yirmi kişiyiz. Herkesin kafasında 17 Aralık sonrasında yaşanmakta olanlar ve olayların nasıl gelişeceği meselesi var. Henüz konuya girilmeden gazeteci arkadaşlarımızdan biri Hizmet mensuplarından birine basitçe ‘ne oluyor?’ sorusunu yöneltiyor. Cevap aynen şöyle: “Bizde değişen bir şey yok… Bir ay içinde netice alırız.” Konuşma sessiz bir ana rastladığı için herkesin duymuş olması beklenir. Cevaptan sonra bir an sessizlik olması da bu cevabın ne anlama geldiğinin hazirun tarafından gayet iyi anlaşıldığının göstergesi olmalı. Herkes bu cevabı verenin gülümseyen yüzüne bakıyor, kimse konuyu sürdürmüyor ve Vakfın gündemine geçiyoruz. |
Mümtazer Türköne: Böyle bir konuşma vaki olmadı. Tam tersine, GYV’deki söz sahibi kişilerin meseleyi anlamakta ve cemaatle irtibatlandırılmasını yorumlamakta zorluk çektiklerini gözledim. Mustafa Yeşil ile 17 Aralık’tan bir hafta sonra aramızda şöyle bir konuşma geçti. Dedim ki “Tayyip Bey’in bu işleri fatura edecek bir düşmana ihtiyacı var. Ve Cemaat’i de muhtemelen hedef alacak.” Mustafa Yeşil de cevaben “Peki bunu nasıl yapacak? Bizim nasıl bir alakamız olabilir. Yani cemaat böyle işleri nasıl yapabilir?” mealinde bir cevap vermişti, şaşkınlığını ifade etmişti. Özellikle cemaatte, 17-25 Aralık soruşturmalarının irtibatlandırılması konusunda şaşkınlık ve hayret dışında hiçbir şey gözlemlemedim, duymadım. Etyen Mahçupyan’ın söylediği tarzda bir konuşma veya benzeri hiçbir yerde olmadı. Zaten kendisi de hikayeyi çok zayıf bir kurgu ile anlatıyor. Özellikle inandırıcılığı olmayan paralel hikâyelerine, hükümete yandaş olanların daha doğrusu Tayyip Bey’e yandaş olanların güçleri nispetinde devam hikâyelerle destek vermeye çalıştıklarını düşünüyorum.
Şahin Alpay: Giderek keyfileşen, otoriterleşen ve kibirlenen, hakkında ağır yolsuzluk iddiaları bulunan, bunları örtbas etmek için hukuk devletini tahrip eden bir hükümeti savunmak için bin bir dereden su getiren kimseler olduğunu biliyoruz. Şimdi bunlardan uzun yıllar Zaman’da köşe yazmış olan birinin Hizmet Hareketi’ni suçlamak için yalan uydurmaktan da hicap duymadığı anlaşılıyor. Bu hale düşmesine sadece üzülüyorum.
Mustafa Yeşil (GYV Başkanı / Twitter mesajı): Etyen Mahçupyan’ın iftira ve yalanına ihtimal vermezdim. 20 kişinin bulunduğu ama sadece kendisinin duyduğu bir cümleyi, hem de 9 ay sonra yazmış. Zift medyasına yakın durup da kirlenmedik kimseye rastlamadım. Bir diğer örnek Etyen Mahçupyan. Mahkemede şahide ihtiyacı olacak. Bulursa tabii…
Erkam Tufan Aytav (GYV Mütevelli Heyeti üyesi): Oradaydım. O anlamı çağrıştıracak bir kelime dahi söylenmedi. Bu apaçık bir iftiradır. Sayın Mahçupyan’ı şahsen yıllardır tanırım. Olmayan bir sözü olmuş gibi göstermek sayın Mahçupyan’a hiç yakışmadı.