Madımak katliam raporunda flaş gelişme!
Abone olDevlet Denetleme Kurulu Madımak katliamı raporunu tamamladı.
Devlet Denetleme Kurulu, Madımak katliamı ile ilgili araştırma
ve inceleme raporunu açıkladı.
RAPORUN ‘TESPİT’ BÖLÜMLERİNDEN ŞU ÇARPICI İFADELERE YER
VERİLDİ:
"Sivas olayları sırasında delillerin toplanması ve muhafazasında
gerekli hassasiyetin gösterilmemiş olması ile Sivas olaylarının
üzerinden 20 yıl gibi uzun bir sürenin geçmiş olması bazı bilgi ve
verilere ulaşılmasında güçlük yaratmıştır."
BİR KISIM BELGELERE ULAŞILAMADI
"Bu kapsamda, soruşturma safhalarında delillerin toplanmasına
ilişkin yetersiz uygulamalar, bilgisine başvurulan kişilerin
olayları hatırlamakta güçlük çekmesi, sürece tanıklık eden bazı
kişilerin vefat etmiş olması ve arşiv mevzuatı gereği saklama
yükümlülüğünün sona ermiş olması gibi nedenler söz konusu
dönemde yaşananların tam olarak tespit edilememesine ve bir kısım
bilgi ve belgeye erişilememesine sebep olmuştur."
BİR KISIM KESİMLER DİRENÇ GÖSTERDİ
"Öte yandan, Sivas Olaylarının tarafı durumunda olan
bazı kesimlerin Devlet Denetleme Kurulu tarafından yürütülen
incelemeye karşı çeşitli biçimlerde tezahür eden dirençleri
ile karşılaşılmıştır”
"Olayın ortaya çıkmasında, önlenememesinde ve
soruşturulmasında/yargılanmasında Devlete terettüp eden ağır bir
hizmet kusuru bulunmaktadır.
“Bu açıdan, Sivas olaylarında hem yönetsel hem de siyasal
organları itibariyle olayın temas ettiği dönemin tüm Devlet ricali
ile yaklaşımları, 37 kişinin ölümünden dolayı; en az kalabalıkları
şuursuz hale getiren ve kolayca tahrike kapılan Sünni kolektif
hafızaya ait bazı algı ve yaklaşımlar ile sünni kolektif
hafızanın tahrikine yol açtığı kanaati edinilen bazı davranışlar
kadar sorumludur. Ne yazık ki, gerek kamu görevlileri ile ilgili
etkin bir adli ve idari soruşturma ve yaptırım kapasitemizin
olmaması gerekse siyasal sorumluluk algılaması ile ilgili
yetersiz demokratik standartlarımız nedeniyle herkes 'tüm suçu'
kalabalıkların ve toplumun üzerine yıkma kolaycılığını tercih
etmiştir"
"Sorumlulukların böyle bir perspektifte belirlenmesi; hiçbir
şekilde oteli yakan ve 35 kişinin ölümüne yol açan kişilerin ve
anlayışların suçunu hafifletmeye yönelik bir tavır olmayıp;
tam aksine, Sivas olaylarında söz konusu kişiler ve anlayışlar
dışında da faillerin ve sorumlulukların olduğu gerçeğinin
kavranılmasına ve topluma bu gerçeğin gösterilmesine yönelik
bir yaklaşımı ifade etmektedir"
"Sivas olayları sırasında delillerin toplanması ve muhafazasında gerekli hassasiyetin gösterilmemiş olması ile Sivas olaylarının üzerinden 20 yıl gibi uzun bir sürenin geçmiş olması bazı bilgi ve verilere ulaşılmasında güçlük yaratmıştır."
"Bu kapsamda, soruşturma safhalarında delillerin toplanmasına ilişkin yetersiz uygulamalar, bilgisine başvurulan kişilerin olayları hatırlamakta güçlük çekmesi, sürece tanıklık eden bazı kişilerin vefat etmiş olması ve arşiv mevzuatı gereği saklama yükümlülüğünün sona ermiş olması gibi nedenler söz konusu dönemde yaşananların tam olarak tespit edilememesine ve bir kısım bilgi ve belgeye erişilememesine sebep olmuştur."
"Öte yandan, Sivas Olaylarının tarafı durumunda olan bazı kesimlerin Devlet Denetleme Kurulu tarafından yürütülen incelemeye karşı çeşitli biçimlerde tezahür eden dirençleri ile karşılaşılmıştır”
"Olayın ortaya çıkmasında, önlenememesinde ve soruşturulmasında/yargılanmasında Devlete terettüp eden ağır bir hizmet kusuru bulunmaktadır.
“Bu açıdan, Sivas olaylarında hem yönetsel hem de siyasal organları itibariyle olayın temas ettiği dönemin tüm Devlet ricali ile yaklaşımları, 37 kişinin ölümünden dolayı; en az kalabalıkları şuursuz hale getiren ve kolayca tahrike kapılan Sünni kolektif hafızaya ait bazı algı ve yaklaşımlar ile sünni kolektif hafızanın tahrikine yol açtığı kanaati edinilen bazı davranışlar kadar sorumludur. Ne yazık ki, gerek kamu görevlileri ile ilgili etkin bir adli ve idari soruşturma ve yaptırım kapasitemizin olmaması gerekse siyasal sorumluluk algılaması ile ilgili yetersiz demokratik standartlarımız nedeniyle herkes “tüm suçuö kalabalıkların ve toplumun üzerine yıkma kolaycılığını tercih etmiştir"
"Sorumlulukların böyle bir perspektifte belirlenmesi; hiçbir şekilde oteli yakan ve 35 kişinin ölümüne yol açan kişilerin ve anlayışların suçunu hafifletmeye yönelik bir tavır olmayıp; tam aksine, Sivas olaylarında söz konusu kişiler ve anlayışlar dışında da faillerin ve sorumlulukların olduğu gerçeğinin kavranılmasına ve topluma bu gerçeğin gösterilmesine yönelik bir yaklaşımı ifade etmektedir"