Lütfi Elvan'dan Kılıçdaroğlu iddiası

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun anayasa değişikiliği konusunda  neye 'hayır' dediğini bilmediğini ifade ederek, "Demek ki içten içe yürütmede çift başlılığın ortadan kaldırılmasını istiyor. Buradan bunu anlıyoruz ama sırf muhalefet olsun diye 'hayır' diyor. Zaten 18 maddelik değişikliği açıp okusa emin olun ki o da 'evet' diyecektir." dedi.

Elvan, AK Parti Kulu ilçe teşkilatınca bir dinlenme tesisinde düzenlenen "Kararımız Evet" programda, "Siyasi ve toplumsal istikrar olsun, Türkiye gücüne güç katsın" dedikçe varlıklarını krize borçlu olanların buna karşı çıktığını söyledi.

"Hakimiyet kayıtsız şartsız milletin olsun, darbeler dönemi bir daha gelmemek üzere kapansın" dediklerini aktaran Elvan, terör örgütlerinin ve her seçimde sandıkta dersini alanların buna karşı çıktığını dile getirdi.

Elvan, 16 Nisan'daki halk oylamasına doğru gidilen süreçte, bu sisteme, "Diktatörlük geliyor" ve "Cumhuriyet'in kazanımlarını yok ediyorlar" diyerek karşı çıkanların olduğuna işaret ederek, "Milletimiz bu yalana prim vermeyecek. Milletimiz kimi seçmişse cumhurbaşkanı o olacak. Türkiye Cumhuriyeti devleti, daha hızlı karar alacak. Milet iradesinin üzerinde hiçbir gölge ve vesayet olmacayacak. Yürütmede çift başlılık tamamıyla ortadan kalkacak." diye konuştu.

Türk milletinin bayrağının, kıyamete kadar ay yıldızlı Türk bayrağı olacağına, bu ülkeyi vatan bilen 80 milyonun kardeş olduğuna dikkati çeken Elvan, bu bayrağı yüceltmek, devleti güçlendirmek ve milleti daha müreffeh kılmak için 16 Nisan'da 'evet' diyeceklerini vurguladı. 

Elvan, halk oylamasına götürülen sistemin, herhangi bir rejim değişikliği olmadığını defalarca söylediklerini,  ana muhalefetin ise kampanyaları yalan üzerine sürdürdüğünü ifade etti.  

BAŞBAKANLIĞI BİLE KALDIRACAĞIMIZI BİLMİYOR

Halk oylamasında değişecek olanın sadece hükümet sistemi olduğunu anlatan Elvan, şöyle konuştu:

"Ana muhalefet emin olun neyi savunduğunu bilmiyor. Başındaki kişi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, geçen gün bir radyo programına katıldı. Oradaki diyor ki 'Yeni bir model kurduk. Halk seçti cumhurbaşkanını. Başbakan da başkası oldu. Cumhurbaşkanı başka bir partinin genel başkanı, başbakan da başka bir partinin genel başkanı. Asıl kavga o zaman çıkacak.' Arkadaşlar, 'Buna gülmeyin' diyemem. Kılıçdaroğlu, bizim anayasa değişikliği ile başbakanlığı kaldıracağımızı bile bilmiyor. Diyor ki 'Başbakan bir partiden cumhurbaşkanı bir partiden olsa ne olacak?' Bir partinin genel başkanı bunu nasıl söyler? Hiç mi okumadınız anayasa değişikliğini? Hiç mi görmediniz? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi diyoruz. Sayın Kılıçdaroğlu neye 'hayır' dediğini bilmiyor. Demek ki içten içe yürütmede çift başlılığın ortadan kaldırılmasını istiyor. Buradan bunu anlıyoruz ama sırf muhalefet olsun diye 'hayır' diyor. Zaten 18 maddelik değişikliği açıp okusa emin olun ki o da 'evet' diyecektir. Ben de bundan eminin."

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ DOĞRU VE MİLLİ BİR KARAR

Elvan, 15 yıldır milletin yararı için yaptıklarına ana muhalefetin hep karşı çıktığını belirterek, milletin ve ülkenin zarar göreceği hiçbir işi yapmadıklarını, bundan sonra da yapmayacaklarını vurguladı.

AK Parti'nin siyasetinin temelinde milletin yararı ve geleceği olduğunun altını çizen Elvan, "Terör örgütleri, Kandil, FETÖ ve vesayet odakları 'evet' demeye karşı çıkıyorsa, Almanya'sı, Hollanda'sı ‘evet' kampanyasını engellemek için elinden geleni her şeyi yapıyorsa, demek ki biz doğru yoldayız. Demek ki anayasa değişikliği doğru ve milli bir karar." diye konuştu.

Elvan, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin güçler dengesini koruyan ve tek adamlığın önüne geçen bir sistem olduğunu bildirdi.

MECLİSİ DAHA GÜÇLÜ KONUMA GETİRİYORUZ

Mevcut sistemde cumhurbaşkanın hiçbir sorumluluğunun olmadığını, yeni sistemde cumhurbaşkanını denetleyecek bir mekanizma oluşturduklarını söyleyen Elvan, şöyle devam etti:

"Yeni sistemde cumhurbaşkanını TBMM denetleyecek. Yargı denetimine açık olacak. Demokrasiyi daha da güçlendiriyoruz. Böyle sistemde tek adamlık olur mu? Olmaz. Demokrasinin altyapısını daha güçlendiriyoruz. Yürütme, yasama ve yargıyı kendi içinde daha da güçlü hale getiriyoruz. Kendi aralarında dengeyi koruyan mekanizmayı kuruyoruz. Bu da tek adamlığı kesinlikle ortadan kaldıran bir yaklaşımdır. Yeni sistemde cumhurbaşkanı hem Meclise hem de yargıya hesap vermek zorundadır. İşte biz bunu getiriyoruz. Demokrasiyi daha da güçlendiriyoruz, buna karşı çıkıyorlar. Bunu anlamak mümkün değil. Meclis, cumhurbaşkanı ve bakanları denetleyecek. Gerekirse bunları Yüce Divan'a gönderme yetkisi var. Bu yetkiyi TBMM'ye veriyoruz. Meclisi daha güçlü konuma getiriyoruz."