Lübnan bizden daha entelektüel
Abone olGeorge Washıngton Üniversitesi’nde İslam araştırmaları profesörü olan İranlı yazar, Türkiye'nin eksik yönünü söyledi.
"17 milyonluk Hollanda’nın entelektüellerinin Avrupa’da,
sadece 5 milyonluk Lübnan’ın da İslam dünyasında Türkiye’den daha
fazla etkisi var."
Bu sözler George Washıngton Üniversitesi’nde İslam araştırmaları
profesörü olan İranlı yazar, akademisyen ve fizikçi Seyid Hüseyin
Nasr'a ait.
Seyid Hüseyin Nasr, ABD Başkanı Barack Obama’nın Ortadoğu’ya
bakışını, İslam ülkelerindeki demokratikleşme sorununu ve
Türkiye’nin konumunu Newsweek Türkiye’den Nevra Yaraç Laçinok ve
Adem Demir’e anlattı. Söyleşiden bazı bölümler.
OBAMA'YI BEKLEYİP GÖRECEĞİZ
Benimle aynı ismi taşıyan Obama, anlayamadığım bir şekilde
Müslümanlar’ı büyük hayal kırıklığına uğratacak bazı atamalar
yaptı. Ortadoğu’yla ilgili başdanışmanlarının hepsi çok güçlü İslam
karşıtı duruşa sahip. İslam dünyası bekleyip görecek. Umutsuz
değilim ve Obama’nın her şeyden önce iyi biri olduğunu düşünüyorum.
Militarist değil, İslam dünyasında deneyimi var. Yıllarca
Endonezya’da yaşadı, yoksulluğun ne olduğunu biliyor; çok zeki,
güzel konuşuyor. Obama Tanrı’nın ABD’ye hediyesi. Bu hediyenin ne
kadar çabuk harcanacağını göreceğiz.
İSRAİLLİLER İRAN7DAN KORKUYOR
Bundan eminim. Politikacı değilim ama bir İranlı olarak şunu
söyleyebilirim: İran’da kimse ülkenin nükleer güce sahip olmasına
karşı değil. İsrail’in 300 nükleer bombasına kimse tek laf
etmezken, İranlılar aksini kabul etmez. Bu projenin devam etmesi
milli bir dava. ABD istese de istemese de değişmeyecek. Barışı
sağlamak çok zor değil. Eğer İran artık ABD’yi tehdit olarak görmez
ve bazı eylemler üzerinde bir çeşit kontrol sağlanırsa yeterli
olacaktır. Ama İsrailliler İran’dan gerçekten korkuyor. İran güçlü
bir ulus ve nükleer güce sahip olması dengeyi Lübnan’ın kamplarında
olan Filistinliler için bile değiştirecek. Ve bu onların istemediği
bir durum.
HIRİSTİYAN TERÖRİZMİ DENMEZ
Sri Lanka’da Tamil Kaplanları bir binayı havaya uçurduğunda ve
başbakanı öldürdüklerinde ya da Hindistan, Gucarat’ta üç bin kişi
öldürüldüğünde kimse Hindu terörizminden bahsetmiyor. İsrailliler
Lübnan’ı bombalayıp masum çocukları öldürürse de, buna asla Yahudi
terörizmi diyemezsiniz, kesin olarak yasaktır. Uganda’nın
Hıristiyan hareketi “Tanrı’nın Ordusu” Doğu Kongo’da bir milyondan
fazla insanı öldürdüğünde, Hıristiyan terörizmi denmez. Herkese
açık olan tek kavram İslami terörizm.
TÜRKİYE İSLAM DÜNYASINDA ENTELEKTÜEL ROL
OYNAMIYOR
Birbirine karşıt iki aşırı unsur asla aynı zeminde varlığını
sürdüremez, er ya da geç uyum sağlanmak zorunda: Atatürk ve İsmet
İnönü’den miras sert sekülarizm ve özellikle Anadolu’da çoğu Arap
ülkesinden daha güçlü olan, Türk halkı için büyük önceliğe sahip
inanç. Şu anki hükümet bu konuda çok iyi bir iş yaptı. 19. yüzyıl
sekülarizmi geride kaldı. Türkiye Başbakanı hem Avrupa’ya hem de
İslam dünyası ve Asya’ya bir kapı olarak hareket edebilir. Tabii
eğer Türkiye’yi uzun zamandır felce uğratan çatallaşmayı
atlatabilirseniz. Türkiye İslam dünyasında hiçbir entelektüel rol
oynamıyor; farklı nedenlerle Avrupa’da da böyle bir rolü yok. Türk
yazara Nobel verildi ama bunun ardında politik nedenler vardı. 17
milyonluk Hollanda’nın entelektüellerinin Avrupa’da, sadece 5
milyonluk Lübnan’ın da İslam dünyasında Türkiye’den daha fazla
etkisi var. Entelektüelleri ve kültürü izole etmenin büyük bir ülke
için çok iyi bir durum olmadığı açık. Şimdiki yönetiminiz, Erdoğan
ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk tarihinde önemli bir aşama.
Bütün bunlar askeri darbeler olmadan, savaşmadan, anlayışa dayalı
ve yumuşakça da yapılabilir ve Türkiye daha da öne çıkabilir.