Lozan'ı unutmayalım, unutturmayalım!

Lozan ruhunun tam bağımsızlık ve egemenlik talebini her zaman diri tutalım” diye konuştu.

CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, Lozan Barış Antlaşması’nın yıldönümü ile ilgili açıklamada bulundu. Arslan “Ülkemizin tapu senedi ve bağımsızlığımızın simgesi, uluslararası egemenliğimizin tescili olan, yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni müjdeleyen Lozan Barış Antlaşması’nın 92. yılını gururla kutluyorum.Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Lozan kahramanımız İsmet İnönü başta olmak üzere, Lozan’dan Ankara’ya uzanan zor şartlarda emperyalizme karşı gerçek bir siyasi, diplomatik zafer kazanan heyetimizin değerli üyelerini saygıyla ve minnetle anıyorum” dedi.

Arslan “Lozan Barış Antlaşması zaferi, bugün dahi Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş senediyle, varoluş mücadelesiyle, ilkeleriyle, egemenlik alanıyla uluslararası boyutta çok önemli bir antlaşmadır. Lozan’daki başarının sonuçlarını bugün yaşadıkça zaferimizin önemi daha netleşmektedir. Ankara’daki TBMM üyelerinin taleplerini ısrarla öğrenen Türk ekibinin deneyimli diplomatlara karşı kazandığı başarı gerçek bir onur kaynağıdır.Bugün Lozan’ı anlamak, 1920’lerin zor şartlarında Türkiye’nin nasıl bir emekle kurulduğunu anlamaktır. Bugün Lozan, kan gölüne döndürülen bölgemizde komşulara saygının, “Yurtta Barış, Dünyada Barış” ilkesinin, şiddetsiz çözümün ve gerçek gücünü bilerek egemenliğini sonuna dek savunmanın diğer adıdır.Lozan’da 166 gün süren çetin müzakerelerden TBMM’nin her durumda haberdar edilmesi, Meclis’in Lozan ile sürekli haberleşmesi, ulusal iradeye verilen değerin en temel göstergesidir. Bugün, kapalı kapılar ardında Meclis’ten gizlenen ve adına sözümona “çözüm" denen süreçler gözönüne alındığında, 1920’lerin çoğulcu Meclis’inin farklı görüş ve taleplere nasıl yer verebildiğini daha iyi anlayabiliyoruz” diye konuştu.

Kazım Arslan yazılı açıklamasının devamında “Biz, bugün Lozan sayesinde 92 yıl öncesine geri dönerek ülkemizin sınır güvenliğinin değerine, komşularla ilişkinin anlamına, şiddetsiz bir diplomasinin önem verdiği başlıklara yeniden bakıyor ve 2015’in yanlış politikalarının bölgemizde açtığı yaraları sarmaya çalışıyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün söylemiş olduğu’'Yurtta Sulh, Dünya'da Sulh'' ilkemizden ayrılmadan ülkemizi yönetmek zorundayız.Yine biz, teröre destek veren devletlerden ve uzantılarından öncelikle TBMM’de hesap soruyoruz.Asker çizmesini savaş meydanında çıkaran ve ayağının tozuyla diplomasi masasına oturan İsmet İnönü’nün, daha Dışişleri Bakanlığı bile tam olarak kurulmamışken Lozan-Ankara arasında yaptığı yazışmaları, Ankara Hükümeti ve 1922-1923’ün TBMM üyelerinin kararlı tutumunu bugün arşivlerden okuduğumuzda, ülkemizde ve bölgemizde büyük ihtiyaç duyduğumuz siyasi ve ekonomik bağımsızlığın nasıl büyük bir anti-emperyalist mücadele sonucunda elde edilebildiğini görüyoruz.Türkiye Cumhuriyeti’ni savaşta kazanıp masada kaybetmemeye yeminli Lozan heyetinin yokluklar içinde elde ettiği büyük zafer, siyasi tarihimize altın harflerle yazılmıştır” dedi.