Loğoğlu TSK’nın açıklamasını değerlendirdi
Abone olCHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, TSK’nın ‘Suriye’den gelen saldırılara misliyle karşılık veriliyor’ yönündeki açıklamalarını eleşt...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, TSK’nın ‘Suriye’den
gelen saldırılara misliyle karşılık veriliyor’ yönündeki
açıklamalarını eleştirerek, "Nedir bu? Çocuk mu kandırıyorsunuz?
Karşı tarafa silahlı karşılık vermek bir sonuç alma şekli değil ki"
dedi.
Loğoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında son günlerde
Suriye’de yaşananlara değindi. Suriye’deki çatışmaların Türkiye’nin
sınır boyunu etkilediğini belirten Loğoğlu, “Suriye’deki bütün bu
gelişmeler Adalet ve Kalkınma Partisi’nin izlediği politikanın bir
sonucudur" dedi. Yaşanan gelişmelerin kendilerinde Suriye’ye
müdahale zemini hazırlanması izlenimi uyandırdığını belirten
Loğoğlu, Başbakan’ın ‘Sabrımız taştı’, ‘Son 2 senedir bıçak kemiğe
dayandı’ yönündeki sözlerinin arkasının gelmediğini söyledi.
Loğoğlu, “Bu kadar güçlü, bu kadar iddialı, herkese meydan okuyan,
her konuda her şeye akıl vermek zorunda olan Türkiye vatandaşlarını
niye koruyamıyor? Bugün Türkiye-Suriye sınırı buharlaşmış bir
sınırdır” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ‘Suriye’den gelen saldırılara misliyle
karşılık veriliyor’ yönündeki açıklamalarını da eleştiren Loğoğlu,
“Nedir bu? Çocuk mu kandırıyorsunuz? Karşı tarafa silahlı karşılık
vermek bir sonuç alma şekli değil ki. Yani meselenin gerektiği
hareket tarzı değil karşılık vermek. Karşılık vermeden sen sınır
güvenliğini koruyacaksın, vatandaşların can güvenliğini
sağlayacaksın. Türkiye-Suriye sınırı artık kontrolden çıkmıştır”
diye konuştu.
Başbakan Erdoğan’a “Resulayn’da ölen El Kaide militanlarının
üzerinde Türkiye Cumhuriyeti kimlikleri çıktı mı?” diye soran
Loğoğlu, basın toplantısında soruları da yanıtladı. Bir gazetecinin
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Suriye’de yaşananların
ardından BM Güvenlik Konseyi’ni göreve çağırmasını nasıl
değerlendirdiğine ilişkin sorusu üzerine Loğoğlu, şunları
söyledi:
"Suriye’ye yönelik bir yaptırım veya müdahale içeren bir kararın
çıkması hala zor. Dolayısıyla Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun bu
bağlamda yaptığı çağrı sadece bir çaresizliğin ifadesi ve kendi
izlediği politikanın kendisini soktuğu çıkmazın bir ifadesidir.
Güvenlik Konseyi’nden böyle bir adım atılacağını beklemek
hayalciliktir. Böyle bir adımın atılması mümkün değildir. Ama bunun
altında madem Güvenlik Konseyi bir şey yapmıyor, onun için ben
kendi çıkarlarım, kendi halkımı korumak için Suriye’ye şöyle
yaparım böyle yaparım gibi ikinci düşünce yatıyor ise bunu da biz
tehlikeli buluruz."
Başka bir gazetecinin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin
’Türkiye, Suriye’nin kuzeyinde özerk yönetim kurulmasına askeri
güçle mücadele edeceğini açıklamalıdır’ sözünü nasıl
değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Loğoğlu, "Diğer siyasi partilerin
görüşlerine saygımız var, yalnız biz diyoruz ki Suriye’deki
gelişmelerin önlenebilmesi ve Türkiye’ye olumsuz yansımaların
önünün kesilmesi için atılacak temel adım ya Dışişleri Bakanını
değiştirip yeni bir Suriye politikası oluşturacaksın, onu
yapamıyorsan bu bakanla birlikte yepyeni bir Suriye politikası
çizeceksin. Hedef Suriye’deki çatışmaları azaltmak, şiddete son
vermek. Daha geniş hedef bölgedeki bütün ülkelerin toprak
bütünlüğü, bağımsızlıklarının korunması esastır. Türkiye’nin
Suriye’ye yönelik politikası da bu esasa yönelik olmalıdır. Askeri
müdahale ettiğiniz takdirde ne olacak, ne yapacaksınız, işgal edip
orada oturacak mısınız? Bunun Türkiye’deki çözüm arama sürecine
nasıl bir etki yapabileceğini düşünüyor musunuz?" yanıtını
verdi.
Bir gazetecinin "Abdullah Öcalan basın toplantısı düzenlemek
istiyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise Loğoğlu "Bu
hükümetin izlediği ve tekrar ediyorum mahiyetini bilmediğimiz çözüm
sürecinin bana göre danışıklı bir cümlesidir. Yani bunu Öcalan
kendi aklından, gönlünden geçen bir arzu olarak ifade etmemiştir.
Göreceğiz, önümüzdeki günlerde böyle bir şey olabilir. Biraz mizahi
bir anlamda söylüyorum, belki ortak basın toplantıları da
yapılabilir" karşılığını verdi.
(İHA)