Liseli bile kürtaj yaptırıyor

Uzmanlar, cinsel eğitim dersi gören gençlik arasında deneyim kazanmanın daha ilerki yaşlara ertelendiğini, kişilerin, içlerinden gelen dürtüleri eğitimle daha kolay baskıladığını belirtiyor. Doğru zamanda ve tatmin edici miktarlarda verilecek bilgi ve eğitimin, gençlerin kendilerini daha kolay kontrol etmelerini sağlayacağını ileri süren uzmanlar, yeterli eğitime sahip olmayan gençlerin cinsel ilişkilerinin ise bir çok sorunlar doğurduğunu bildiriyor. Günümüzde bir çok lise öğrencisi gencin gizlice kürtaj yaptırdığını ifade eden uzmanlar, Amerika'da 14 yaş ve altı gebe kalma oranlarının yüzde 1.3'ten 1.7'ye çıktığını hatırlatıyor. Kürtajın, sağlık açısından riskli girişim olduğunu ve daha sonraki üretkenlik ile doğrudan ilgisi bulunduğunu söyleyen uzmanlar, "Ayrıca kürtaj, psikolojik olarak da büyük bir travmadır. Genç kadın bundan çok etkilenebilir. Depresyonlar, okul başarısızlıkları, cinsellikten korku gibi bir çok etkiyi doğurabilirler" uyarısında bulunuyor. Uzmanlar, cinsel yolla bulaşan hastalıkların da gençler arasında erişkinlere göre çok daha hızla yayıldığına dikkat çekerek, yeterli bilgiye sahip olmayan gençlerin AIDS, Hepatit B, Hepatit C gibi hastalıklara yakalandığını ve hayatlarını tehdit altına soktuklarını kaydediyor. Ailelerin, okuldaki cinsel eğitim dışında da çocuklarına yeterince bilgi vermesinin çok önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar, "Aile ve çocukların arasında iletişim mutlaka açık olmalıdır. Çocuğun güveni mutlaka kazanılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, erken yaşlardaki ilk cinsel deneyimlerin ne yazık ki çoğu tecavüz şeklinde gerçekleşmektedir. Gençleri düşebilecekleri tüm bu olumsuz durumlardan uzak tutmak için mutlaka eğitmeliyiz" diyorlar. Diğer taraftan, Amerika Birleşik Devletleri'nde 14 yaşında gençlerin yüzde 23'ünün, 15 yaşındaki gençlerin yüzde 30'unun cinsel ilişkiye girdikleri belirlendi. 15 yaşında veya öncesinde cinsel ilişkiye giren erkekler 1970 - 72 yıllarında doğanlarda yüzde 20 iken, 1985 - 87 arasında doğanlarda yüzde 27 oldu. Aynı dönemde doğan kızlar arasında ise bu oranlar yüzde 4'ten yüzde 10'a yükseldi.