Lise öğrencisi öğretmenine anlattı iğrenç olay ortaya çıktı
Abone olİZMİR’in Aliağa ilçesinde, kız kardeşine 6 yaşından 15 yaşına kadar cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçundan yargılanan E.S. (30), 30 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Aliağa’da yaşayan 18 yaşındaki lise öğrencisi S.S., rehberlik
öğretmenine, ağabeyi E.S.’nin kendisine 6 yaşından 15 yaşına kadar
cinsel istismarda bulunduğunu anlattı.
Öğretmen de durumu polise bildirdi. S.S. polis tarafından alınan ifadesinde ağabeyinin 4 yaşında kendisini taciz etmeye başladığını, 6 yaşında ilk kez cinsel istismarda bulunduğunu, bunun 15 yaşına kadar devam ettiğini söyledi. Babasından korktuğu için yaşadıklarını kimseye anlatamadığını belirten S.S., ağabeyinin kendisine yaptığının cinsel istismar olduğunu, televizyonda gördüklerinden sonra anlamaya başladığını ifade etti. Gözaltına alınan ağabey E.S. ise kız kardeşine cinsel istismarda bulunmadığını, suçsuz olduğunu öne sürdü. Tutuklanan E.S. hakkında ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçundan dava açıldı.
"EVDE YALNIZ KALMAK İÇİN UĞRAŞIYORDU"
Karşıyaka 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın
duruşmasında tutuklu sanık E.S., mağdur S.S., kardeşlerin anne ve
babaları ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı
Müjgan Bilgen Özen ve taraf avukatları hazır bulundu. Suçlamaları
kabul etmeyen ve kardeşinin kendisinden nefret ettiği için iftira
attığını öne sanık E.S., "Kardeşim benden nefret eder. İlk evimizde
aynı odada kalıyorduk. Farklı ranzalarda yatıyorduk. Çünkü altı
kardeşiz. Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Ben böyle bir şey
yapmadım" dedi. Ağabeyi tarafından yıllarca cinsel istismara
uğradığını anlatan S.S. ise, "Ağabeyim 4 yaşındayken taciz etmeye
başladı. İlk cinsel istismar ise 6 yaşındayken oldu. 15 yaşına
kadar sürekli cinsel istismarda bulundu. 12 yaşındayken
televizyonda gördüklerimden sonra bana kötü bir şey yaptığını
anladım. Evde benimle yalnız kalmak için anneme ve babama bahaneler
uyduruyordu. Yalnız kalınca da cinsel istismarda bulunuyordu. Olayı
ilk önce arkadaşlarıma sonra da öğretmenime anlattım. Ağabeyime
iftira atmayı gerektirecek bir durumum yok. Kendisiyle bana
yaptıklarından dolayı anlaşamıyordum" diye konuştu.
BABA VE ANNE, OĞULLARINA İNANDI
Kardeşlerin babası, oğlunun böyle bir şey yaptığına ihtimal
vermediğini annesi de iş yerinde eşi ve oğluyla birlikte
çalıştıklarını, kızını kendilerine yardım etmemesinden dolayı
oğlunun eve gönderdiğini, bunun dışında aralarında herhangi bir
problem olmadığını söyledi. Anne, kızıyla oğlunun hiç yalnız
kalmadıklarını iddia etti.
SAVCI CEZALANDIRILMASINI İSTEDİ
Duruşmada mütalaa veren savcı, mağdurun, ağabeyine iftara atmasını
gerektirecek bir husumeti bulunmadığını, annenin, S.S. ile E.S.’nin
‘yalnız başlarına hiç kalmadıkları’ söyleminin hayatın olağan
akışına uygun olmadığını, evi paylaşan aile fertlerinin her an
birlikte olamayacaklarını vurguladı. Savcı, hazırlanan adli tıp
raporlarından sanığın, ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçunu zincirleme
olarak işlediğinin sabit olduğunu belirterek, cezalandırılmasını
talep etti.
30 YILDAN FAZLA CEZA VERİLEMEZ HÜKMÜ
UYGULANDI
Mahkeme de sanık ağabeye 'cinsel istismar' suçundan 20 yıl hapis
cezası verdi. Cezayı suçun kız kardeşe yönelik olmasından dolayı 30
yıla, eylemin zincirleme şekilde olmasından dolayı da 45 yıla
yükseltti Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme,
cezayı, Türk Ceza Kanunu’nun 61'inci maddesinin 'Süreli hapis
cezasını gerektiren bir suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre
belirlenen sonuç ceza, 30 yıldan fazla olamaz" fıkrası gereğince,
30 yıla indirdi.