Lisanslı teknik direktör palyaço oldu

Abone ol

A tipi lisans sahibi Hakan Tokatlı, yeni sezonda kulüp bulamayıp işsiz kalınca, evinin geçimini sağlayabilmek için dükkanında palyaçoluk yapmaya başladı.

Adana, Mersin ve Tarsus'ta uzun yıllar amatör futbol liginde mücadele eden takımlarda antrenörlük yapan ve A tipi lisans sahibi Hakan Tokatlı, yeni sezonda kulüp bulamayıp işsiz kalınca, evinin geçimini sağlayabilmek için dükkanında palyaçoluk yapmaya başladı.

Adana'nın Yeşilevler Mahallesi'nde oturan evli ve 2 çocuk babası Hakan Tokatlı (46), 19 yıl önce sakatlanması sonucu amatör futbolculuk yaşamını noktaladı.

Futbola olan tutkusunu antrenörlük kurslarına katılarak aldığı B tipi lisansla amatör ligde mücadele eden takımlara antrenörlük yaparak sürdüren Tokatlı, bazı futbol düşkünü arkadaşlarının da desteğiyle Türkiye Bayanlar Birinci Futbol Ligi takımlarından Adana İdmanyurdu'nu kurarak kentte bir ilke imza attı.

Adana, Mersin ve Tarsus'ta bazı amatör futbol takımlarını çalıştırırken lisansını yeni kurs ve sınavla A tipine yükselten Tokatlı, geçen yıl Adana Amatör Ligi takımlarından Adaspor'un başarısı için mücadele etti.

Tokatlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni sezonda yeni bir kulüple anlaşamayınca evinin geçimini sağlayabilmek palyaçoluk yapmaya başladığını söyledi.

Bir alışveriş merkezindeki palyaçolar işi bırakınca iş teklifi geldiğini belirten Tokatlı, ''O sıralarda bir iş merkezinde fuar vardı. Fuarda birkaç palyaço işi bırakmış ve esnaf sıkıntıya düşmüş. Ben de o sıralarda birkaç parça giysi satmak için fuara gitmiştim. Bana palyaçoluk yapıp yapamayacağımı sordular. Ben de palyaçoların günlük ne kadar para kazandıklarını sordum ve cazip gelince bu işe soyundum'' dedi.

Palyaçoluğu yaklaşık 6 aydan bu yana sürdürdüğünü ve şimdi bir kırtasiye dükkanında palyaçoluk yaptığını belirten Tokatlı, şöyle konuştu: 

''Futbol antrenörlüğü ve palyaçoluk bir biriyle hiç örtüşmeyen farklı şeyler. Ancak evin geçimini sağlama sorumluluğu olunca insan hiç tereddüt etmiyor veya 'ben bunu yapamam' diyemiyor. Ben de eşim, biri ilköğretim okuluna giden iki çocuğum için var gücümle çalışıyorum. Günde 12 saate yakın mesai harcayıp karşılığında 50 lira alıyorum. Kazandığım parayla rahat rahat evimin geçimini sağlıyorum. Çok sevdiğim futbol antrenörlüğünü yapamadığım için üzüldüğüm zamanlar oluyor ama elden bir şey gelmiyor.''

Tokatlı, profesyonel kulüplerin yaşadığı mali sıkıntıları amatörlerin kat kat yaşadığını söyledi.

Amatör kulüplere gerekli desteğin verilmemesinden yakınan Tokatlı, ''Kulüp başkanı kendi mali gücüyle ve varsa çevresindeki bazı kişilerin desteğiyle mücadeleyi sürdürüyor. Takımı çalıştıran antrenörlere de karınca kararınca para verebiliyor. Antrenör de emeğinin karşılığında aldığı bu paranın çoğunu kendi takımındaki sporcuların ihtiyaçları için harcamak zorunda kalıyor'' dedi.

Tokatlı, Türkiye'deki profesyonel bir takımı çalıştıracak kadar kendisine güvendiğini, AVrupa liglerindeki bir takımda bile görev verilirse başarılı olabileceğini öne sürdü.

Günün Önemli Haberleri