Lincolnden Kalli açıklaması
Abone olLincoln, teknik direktör Feldkamp'ın takımın başından ayrılışında hiçbir etkisinin olmadığını söyledi.
Galatasaraylı futbolcu Cassio Lincoln, teknik direktör
Feldkamp'ın takımın başından ayrılışında hiçbir etkisinin
olmadığını söyledi.
Galatasaray TV'ye bir açıklamada bulunan Lincoln, öncelikle bir
konuya açıklık getirmek istediğini belirterek, ''Kimi basın
organlarında, benim, hocanın (Feldkamp) ayrılmasıyla ilgili bazı
etkilerimin olduğu yazıldı çizildi. Bu tamamıyla yanlıştır. Bizim
ufak tefek sorunlarımız oldu, ancak bütün bu sorunlarımızı biz,
hoca-futbolcu olarak gözlerimizin içine bakarak hallettik,
konuştuk. Her seferinde de üstesinden geldik'' dedi.
Brezilyalı futbolcu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ben zaten hocamızın bizimle gelmeyeceğini ve ayrıldığını soyunma
odasına gelmeden iki dakika önce öğrendim. Hepimiz şaşırdık. İki
dakika önce öğrenmiş olan bir insanın, zaten bu tür olaylarda nasıl
bir etkisi olabilir? Ben karakter sahibiyim ve bunun dahilinde ben
her zaman hocalarımla olan ilişkilerime dikkat etmişimdir. Her
zaman bir hocanın veya diğer bir oyuncunun geleceği hakkında
olumsuz bir etkide bulunmamaya özen gösterdim. Dolayısıyla benim
için de büyük bir sürpriz oldu.''
Feldkamp'ın ayrılışının üzerinde ''ekstra bir motivasyon yaptığı''
şeklindeki spekülasyonlara da değinen Lincoln, ''Bu da polemik
konusu oldu. İnsanlar, 'hoca ayrıldı bunun üstüne ekstra bir
motivasyon geldi' gibi bir anlam çıkarttılar. Bu görüşe
katılmıyorum. Bu tür ayrılıklar, futbolun içinde olan şeyler. 20
yaşında genç arkadaşlarımız var, onlar belki bundan etkilenmiş
olabilirler, ama buna da çok şahit olmadım açıkçası. Hepimiz
sonuçta belli bir kariyere sahip insanlarız, bunun futbol içinde
bir gerçek olduğunu biliyoruz'' ifadesini kullandı.
-''KURUM VE TARAFTAR İÇİN OYNARSINIZ''-
Lincoln, bir futbolcunun, transfer olduğu bir kulüpte hocası veya
diğer arkadaşları için değil, kulübü ve taraftarları için
oynayacağını dile getirdi.
Takımda herkesin bir birey olduğunu, ancak futbolu bireyler için
oynamadıklarını anlatan Brezilyalı futbolcu, ''Bir kurum için
oynuyorsunuz ve ona gönül vermiş taraftarlar ve milyonlarca insan
için oynuyorsunuz. Ben sahada bunun bilincinde olarak ve bunu
kalbimde taşıyarak oynuyorum'' dedi.
-''ŞAMPİYONLUĞU HERKESTEN ÇOK HAK ETTİK''-
Lincoln, Gençlerbirliği maçında son dakikalarda golü bulunca,
''Evet, biz hak ettiğimiz bu şampiyonluğa devam ediyoruz''
duygusuyla hareket ettiklerini söyledi.
Golden sonra sevinmek istediğini, ancak nasıl sevineceğini
bilemediğini belirten Lincoln, duygularını şöyle anlattı:
''Rüyayla gerçek arasında bir yerde gidip geliyordum. İlk aklıma
gelen seyirciye koşup demirlere çıkmaktı. Sarı kartım olduğunu
hatırlayınca gidemedim, çünkü çift sarı karttan kırmızı kart
olacaktı. Sonra ne yapacağımı şaşırdım. Arkadaşlarım üzerime
geldiler. O golü attığım için değil, takım bir gol attığı için çok
sevindim. Buna sebep olmam beni daha çok mutlu etti, ama gerçeği
söylemek gerekirse, maç boyunca, o futbol oynanamayacak statta biz
elimizden geleni yaptık ve hak ettiğimizi biliyorum. Yani herkesten
fazla biz hak ettik bu sene şampiyonluğu. O golü bulunca da 'Evet
biz hak ettiğimiz bu şampiyonluk yolunda devam ediyoruz' duygusuyla
hareket ettik.''
-''FUTBOL SAHASI OLMAKTAN ÇIKMIŞ ZEMİN''-
Lincoln, Gençlerbirliği maçını yaptıkları Ankara 19 Mayıs Stadı'nın
futbol oynamaya müsait bir zemine sahip olmadığına dikkati çekerek,
''Orası bir futbol sahası olmaktan çıkmış. Dolayısıyla sert
mücadele olacağını, rakibe ve sahaya karşı mücadele edeceğimizi
biliyorduk. Artık şampiyonluk yarışının sonuna doğru geliyoruz. Bu,
bizi motive etti ve bırakmak istemedik, elimizden geleni yaptık''
diye konuştu.
Taraftarlara da övgüler yağdıran Lincoln, ''Taraftarımız gerçekten
inanılmaz bir topluluk. Gerek bana, gerek takıma gösterdikleri ilgi
çok büyük. Ben biliyorum ki, biz bu şampiyonluğu hak ediyoruz.
Elimizden gelen her şeyi yapacağız. Bunu, bu taraftar kitlesi için
yapacağız'' şeklinde konuştu.
Futbol takımları üzerindeki baskının her zaman gerekli olduğunu
kaydeden Lincoln, sözlerini şöyle tamamladı:
''Büyük takım oyuncusu baskı altında oynamalı zaten. Baskı pozitif
bir unsurdur. Zaten baskı altında olmak istemeseydim, doğduğum
şehrin amatör takımında oynamaya devam ederdim. Orada futbol
oynardım ve hiç baskı altında olmazdım, ama siz bir yerlere gelmek
istiyorsanız bu baskı olmalı.''