Dün gün boyunca sosyal medyada karşılaştığım AK Parti karşıtları
hınç dolu bir sesle, "PKK Lice'de yol kesiyor, askerle
çatışıyor, Türk bayrağı indiriyor. Hadi sıkıyorsa bunu da
yazsana!" diye sataşıp durdu.
Dinime küfreden müslüman olsa bari...
Yahu siz değil miydiniz gezi eylemleri boyunca başta Taksim olmak
üzere Türkiye'nin pek çok ilinde yol kesen? Siz yurdun batısında
yapınca iyi, Güneydoğu'da sizin gibi vandallar çıkıp yol kesince
kötü öyle mi?
Siz metropollerde polisle çatışırken, ana avrat dümdüz giderken
iyi, Güneydoğu'da eylemciler askerle çatışırken kötü öyle mi?
Siz değil miydiniz Ankara'nın göbeğinde Türk bayrağını kameralar
önünde yakan? Siz değil miydiniz Taksim Anıtı'nın üzerinde
dalgalanan Türk bayrağını indirip, yerine PKK bayrağını ve Öcalan
flamasını asan? PKK'lılarla Taksim'in orta yerinde günlerce kucak
kucağa yatan siz değil miydiniz?
Güneydoğu'da Türk bayrağını indiren de en az senin kadar kansız,
namussuz işte!.. Siz iktidarı batıda gerçekleştirdiğiniz
ayaklanmayla devirmeye çalıştınız, onlar da Güneydoğu'da aynısını
yapıyor.
Aranızda ne fark var?
Aranızdakiler, "Bu ülkenin Güneydoğu'sunu gerekirse PKK'ya
veririz. Yeter ki bu AK Parti'den kurtulalım" diye twitler
atarken siz alkışlıyordunuz unuttunuz mu? Onlar da sizin hükümeti
düşürme karşılığında peşkeş çekmeye çalıştığınız toprakları istiyor
işte!...
Niye zorunuza gitti ki?
"Yazsana, yazsana" diye diye başımın etini
yediniz, ben de yazdım! Ama biliyorum. Yazdıklarım hiç hoşunuza
gitmeyecek, aksine sinirlendirecek!
Vallahi ne yalan söyleyeyim...
Tamamen gerçek olan bu suçlamalara sinirlenince pek bir büyüleyici
oluyorsunuz! Zaten halk da bu büyülü halinize bakarak size
"Gezi Zekalı" ünvanını verdi...
*****
Efendim, dün çok ilginç bir şeye şahit oldum!
Meğer "Gezizekalılar" kendi içlerinde ikiye
ayrılıyormuş da haberimiz yokmuş! Bu farkı dün twitter'a bakarken
gördüm.
Bahsettiğim bu grup önceleri, "PKK yol kapattı"
diye kıyameti koparıyorlardı. Asker operasyon yapınca bir de baktım
ki "Lice'de katliam var" diye yaygaraya
başladılar.
İstanbul'da polise parça tesirli bombalar, uzun namlulu silahlar ve
molotoflarla saldıran DHKP-C militanlarını savundukları gibi bu kez
de askerle savaşan PKK sempatizanı gruba kol kanat gerdiler.
Yeter ki hükümeti eleştirecek bir konu bulsunlar. Bu uğurda
kendilerini bile inkar yoluna gitmekten çekinmiyorlar PC
eylemcileri...
Twitter'da başlattıkları, "DirenLice" başlıklı
mesaja bakılırsa askerle çatışanlar halk ve yaşananlar bir devlet
terörü... Bölgede yaşanan çatışma sonrası pekçok asker
yaralandı ve hastanelerde tedavi görüyor ama bu onların ilgi
alanına dahi girmiyor.
Ölüm haberine sevinen de, ölümler üzerinden belli bir siyasi ikbal
peşine düşen de namussuzdur diye aylardır söylüyorum.
Bölgede onlarca yaralı asker ve 4 cansız beden var. Ölüm haberleri
hepimizin içini yakıyor ama ortada bir gerçek var. Dünyanın
neresinde ve hangi ülkesinde olursa olsun, yol kesip devletin
polisiyle, askeriyle çatışanlar öyle veya böyle etkisiz hale
getirilir.
Lice'deki eylemlerin iki ana nedeni var.
Bir kesim, "Sen buraya kalekol yapamazsın" diyerek
devlete baş kaldırıyor. Devlet, sınır güvenliğini sağlamak
adına, kalekol yapıp yapmama iznini onlardan alacakmış!
Bir başka kesim daha var ki onların karın ağrısı daha başka...
Onlar da bölgedeki kenevir tarlalarında diledikleri gibi uyuşturucu
yetiştirmek istiyor. Bu tarlalara operasyon yapılmasının önüne
geçmek için direniyor, uyuşturu baronlarıyla PKK arasındaki bu
kirli ağın koparılmamsı için savaşıyorlar.
Bizim batıdaki ağaçsever gezizekalılar da işte bunları
savunuyor.
Neden mi?
E esrar dediğin de bir bakıma ağaçta yetişiyor arkadaş, sen daha
anlamadın mı?