Libya'da Hafter güçleri babasını alıkoydu! Hırkasını koklayarak hasret gideriyor
Abone olADANA'dan Libya'ya çalışmak için giden İlker Sağlık (43) Hafter güçlerince kaçırıldı. Babasını 1 yılı aşkın süredir göremeyen kızı ise, hırkasını koklayarak hasret gidermeye başladı. Yetkililerden yardım isteyen Simge (18), 'Çok özledim onu. İlk gördüğüm an sıkıca sarılıp çok çok öpeceğim' dedi.
Adana'nın Seyhan ilçesinde yaşayan baklava ustası İlker Sağlık,
2015 yılında gittiği Libya'nın Sirte kentinde pastane işletmeye
başladı. Kızı Simge ve oğlu Enes (13) ile her gün telefonda
görüntülü konuşarak iletişim kurmayı ihmal etmeyen baba
Sağlık'tan 6 Şubat 2020 tarihinden itibaren haber
alınamadı.
İşçiler ve ortağıyla Hafter güçlerinin eline
düştü
Ailesi, aynı ülkede bulunan ve kurtulmayı başararak Türkiye'ye
dönen bir arkadaşından Sağlık'ın, Sirte'nin Hafter güçlerinin eline
geçmesi sonucu 2 Türk işçi ve ortağı ile birlikte alıkonularak
Bingazi kentine götürüldüğünü öğrendi.
Babasının bir yılı aşkın süredir sesini dahi duyamadığını belirten Simge Sağlık, ondan kalan hırkayı koklayarak hasret giderdiğini, babasının gitmeden hediye ettiği ve Tarçın adını verdikleri köpekleri ile teselli bulmaya çalıştığını söyledi.
"Aynı anda bütün Türkleri
topluyorlar"
Babası ve diğer arkadaşlarının sadece Türk
oldukları için alıkonulduklarını belirten Simge Sağlık, "Babamla en
son 4 Şubat'ta konuştuk. İki gün sonra da Hafter güçleri tarafından
alıkonulduklarını öğrendik. O günden bu yana kendisinden hiçbir
haber alamıyoruz. Ortağı Halil Gözel ve 2- 3 arkadaşları daha var
yanlarında. Aynı anda bütün Türkleri topluyorlar. Sadece Türk
oldukları için onları alıkoyuyorlar. Hiçbir suçları yok. Neredeler,
ne yiyorlar, ne içiyorlar, nasıl bakılıyorlar, psikolojileri nasıl,
nasıl bir muamele görüyorlar hiçbir şey bilmiyoruz. Hayatlarından
gerçekten çok endişeliyiz. Sadece duyum olarak hayatta olduklarını
biliyoruz, inanmak istiyoruz" dedi.
"Babam çok çabuk hasta olur, belki orası
soğuktur"
Yetkililerden yardım istediğini dile getiren
Simge Sağlık, onun yokluğunda hırkası ve hediye ettiği köpek ile
teselli bulduğunu vurgulayıp, şöyle konuştu:
"Her gün telefonla konuşuyorduk. Görüntülü konuşuyorduk hatta. Babamın bir hırkası var. Özledikçe onu kokluyorum, onu giyiyorum üzerime. Bir de Tarçın isimli bir köpeğim var. Ondan kalan tek tesellim. Bir an önce onları canlı bir şekilde görmek istiyoruz. Babamın bünyesi zayıf ve çok çabuk hasta olan bir insan. Belki orası soğuktur. Çok özledim onu. İlk gördüğüm an sıkıca sarılıp çok çok öpeceğim. Onlara bir an önce kavuşmak istiyoruz. Buradan yetkililere sesleniyorum, lütfen bir şeyler yapsınlar."