Libya Devlet Konseyi Başkanı, Türk güçleriyle paralı askerlerin bir tutulamayacağını belirtti
Abone olLibya Devlet Yüksek Konseyi (DYK) Başkanı Halid el-Mişri, Libya'da resmi anlaşmalar çerçevesinde bulunan Türk güçleri ile paralı askerlerin bir tutulamayacağını söyledi.
Libya'nın başkenti Trablus'ta sivil toplum temsilcileri ve basın mensuplarıyla buluşan Libya Devlet Yüksek Konseyi (DYK) Başkanı Halid el-Mişri, 24 Aralık'ta yapılması planlanan parlamento ve başkanlık seçimleri, seçimlerin hukuki altyapısı ve Libya krizine ilişkin son gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu.
Libya'daki yabancı askeri varlığı ele alan İkinci Berlin Konferansı'nın sonuçlarına ilişkin sorusunu yanıtlayan Mişri, Libya'daki Türk güçlerinin Libya hükümetinin çağrısı üzerine ve imzalanan meşru anlaşmalar çerçevesinde ülkede bulunduğunu kaydetti.
Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki Libya Siyasi Diyalog Forumu tarafından şubatta seçilen Ulusal Birlik Hükümeti'nin Birleşmiş Millerlerin (BM) belirlediği yol haritasına göre geçici olarak seçildiğine işaret eden Mişri, bu geçici yürütme organının önceki anlaşmalara müdahale etme yetkisinin bulunmadığını belirtti.
"Yardım çağrımıza yalnızca Türkiye yanıt verdi"
Libya'daki yabancı güçler ve paralı askerlerin varlığını değerlendiren Mişri, şöyle devam etti:
"ABD, Cezayir, İtalya, Türkiye ve NATO'ya yardım çağrısında bulunduk. Çağrımıza sadece Türkiye yanıt verdi. Türkiye de bir kurumlar devleti olarak karşılıklı imzalanan anlaşmalar için meclisinden onay aldı."
'Yabancı paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların Libya'dan çıkması için ABD'nin garantörlüğünde uzlaşı oluştuğunu' ve Türkiye'nin de bu taslağı kabul ettiğine işaret eden Mişri, yeni hükümetteki bazı isimlerin ise bu uzlaşıya aykırı girişimlerde bulunduğunu belirtti.
Mişri, şunları kaydetti:
"Yeni yönetim bir uzlaşı neticesinde ve ne yazık ki garip bir konsorsiyumla geldi. Güvenoyu sürecinde Libya siyasetinin dengelerine uygun olarak değil Temsilciler Meclisinin dengelerine göre belirlendi. Ve maalesef yeni gelen Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş, Libya'nın etkin ve gerçek siyasi taraflarını değil saldırgan (Halife Hafter) tarafın bakış açısını temsil etti. Başkanlık Konseyi, Temsilciler Meclisi veya DYK dahil hiç kimseyle istişare etmeden girişimlerde bulundu. Biz, Libya'daki tüm yabancıların aşamalı çıkışına inanıyoruz. Öncelikle yabancı paralı askerlerle başlanacak. Özellikle Çadlı ve Sudanlılar. Ardından BAE gibi ülkelerin yabancı savaşçıları (çıkacak). Bu paralı savaşçılara (Rus) Wagner de dahil. Bunlardan sonra Türk güçlerinin çıkmasını konuşabiliriz. Neden? Çünkü Türk güçleri hariç tüm bu taraflar gayriresmi ve gayrimeşru yollarla geldi. Türkiye ise meşru, resmi, aleni ve bilinen bir şekilde geldi. Bu yüzden bunlar bir tutulamaz ve hep beraber çıkması beklenemez. Tüm güçlerin çıkmasını istiyoruz. Ancak bu çıkış aşamalı olmalı ve anlaşmalar çerçevesinde gelen güçlerin çıkışı bu (geçici) hükümetin döneminde değil seçilmiş hükümetin döneminde olmalı."