Leyla Zana'dan ilginç sözler
Abone olAvrupa'da bulunan Leyla Zana'dan ilginç sözler. Pişmanlık yasasını beğenmeyen Zana, yeni anayasa talebinde bulundu ve tartışma yaratacak isteklerde bulundu.
Kapatılan DEP'in eski milletvekili Leyla Zana, Avrupa
Parlamentosu'ndaki temaslarında, Türkiye'nin AB üyeliğini
desteklediğini söyledi. Zana, ''Birlik Türkiye'ye tarih vermeli,
müzakereler değişimin vesilesi olmalı'' dedi. Avrupa Parlamentosu
Başkanı Josep Borrell ile bir araya gelen Zana, görüşmeden sonra
yaptığı açıklamada, ''Borrell ile insan hakları ve barış gibi
evrensel değerler üzerinde konuştuğunu'' anlattı. ''Türkiye'de
yaşayan Kürtlerle ilgili sorunların sona ermediğini'' ileri süren
Zana, ''Çözüm için en iyi yol diyalogdur'' diye konuştu. Borrell
ise Zana'nın Parlamento'ya gelmesinden büyük mutluluk duyduğunu
ifade ederek, Türkiye'nin geçirdiği değişimleri övdü. Borrell,
''İki hafta önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile burada
buluşmuştum, şimdi Zana burada. Her ikisi de Türkiye'nin AB
üyeliğini talep ediyor'' diye konuştu. Zana, ''Türkiye'nin hassas
bir süreçten geçtiğini, en ufak bir dil sürçmesinin bile gerginliğe
sebep olduğunu'' savunarak, ''basın mensuplarının sorularına cevap
vermeyeceğini'' kaydetti. Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler
Komitesi İnsan Hakları Alt Komitesi ile Türkiye Masası ve
Parlamento'da yer alan siyasi grupların toplantılarına katılan
Zana, yaptığı konuşmalarda da Türkiye'nin AB sürecini
desteklediğini ifade etti. Konuşmalarında, Türkiye Anayasası'nın
''12 Eylül sürecinde generaller tarafından yazıldığını'' anlatan
Zana, Türkiye'nin son zamanlarda büyük değişimler göstermesi
nedeniyle mevcut anayasanın yeni duruma ayak uydurmadığını, bu
nedenle yapılan yeni eklemelerle Anayasa'nın ''yamalı elbise gibi
olduğunu'' öne sürdü. EŞİT ANAYASA İÇİN AVRUPA YARDIM ETSİN Zana,
''Türk ve Kürt halklarının eşit bir anayasaya ihtiyaç duyduğunu''
ileri sürerek, ''bu konuda Avrupa'nın yardımını beklediğini'' ifade
etti. Zana, ''Ne Kürtleri reddedin, ne de Türkleri, ama katkı
sunun'' dedi. AB'nin ilerleme raporunda Kürtlerden ''azınlık''
olarak bahsedilmesinden rahatsızlık duyduğunu kaydeden Zana,
''azınlık statüsünün Müslüman olmayanlara verildiğini, Kürtlerin
dilinin, kültürünün ve tarihinin farklı olduğunu, ancak dinlerinin
aynı olduğunu'' söyledi. ''Nüfus alanında baktığımızda da Kürtler
azınlık değil'' diye konuşan Zana, Kürtlerin Türkiye'nin parçası
olduğunu belirterek, Atatürk'ün sözlerinden örnek verdi. Zana,
''Mustafa Kemal Paşa, 'Kürtler Cumhuriyet'in asli unsurudur'
diyor'' diye konuştu ve ''Yani Cumhuriyet'in ortağıdırlar'' diye
devam etti. ''Cezaevlerinde 5 bin tutuklu bulunduğunu, bunların
büyük bölümünün hasta olduğunu'' iddia eden Zana, ''4-5 bin silahlı
Kürt gencinin dağlarda olduğunu'' belirterek, ''bu iki grubun
topluma kazandırılması gerektiğini'' savundu. KÜRTLER PİŞMAN DEĞİL!
Zana, ''Pişmanlık Yasası'' gibi yasaların Kürtlerin onurunu
zedelediğini, Kürtlerin pişman olmadığını, buna karşılık genel af
gibi düzenlemelerin de toplumun bazı kesimlerinin tepkisini
çektiğini belirterek bir ara yol bulunmasını istedi. Zana,
''Toplumsal Uzlaşı Yasası'' gibi bir adla bu konuda ilerleme
sağlanabileceğini savundu. Leyla Zana, ''Türkiye'nin Kürt kimliğini
80 yıl süreyle inkar ettiğini, bugün elde edilen kazanımların ve
Kürt varlığının tanınmasının önemli olduğunu, ancak yeterli
olmadığını'' ileri sürdü. Zana, ''Kürtçe'nin okullarda seçmeli ders
olarak okutulmasını'' isteyerek, ''O zaman isteyen okur'' dedi.
Zana, Kürtçe yayınların sadece devlet televizyonlarında yapılmasını
da eleştirerek, özel televizyonların Kürtçe yayın yapmasını
istedi.