Leyla Zana Meclis'i yine karıştıracak
Abone ol1991 TBMM Genel Kurulu'nda ettiği Kürtçe yemin olay olan eski DEP milletvekili Leyla Zana'dan yeni eylem hazırlığı...
1991 TBMM Genel Kurulu'nda milletvekilliği yemininin
ardından Kürtçe olarak "bu yemini Kürt ve Türk halkının kardeşliği
için yaptım" diyen eski DEP milletvekili Leyla Zana, 12 Haziran'da
milletvekili seçilmesi durumunda Meclis'e 'türban takarak' girme
hazırlığı yapıyor.
Televizyon ekranlarında görünmeyen Zana, önceki akşam bir ilki gerçekleştirerek ekranda gazetecilerin karşısına çıkarak soruları yanıtladı. IMC Televziyonu'nda Ertuğrul Mavioğlu'nun yönettiği "Gündem Müzakere" programına katılan Zana, tartışma yaratacak açıklamalara da imza attı. Zana, Meclis'te türbanlı milletvekilinin bulunması gerektiğini, ancak AK Parti iktidarının bunu başaramadığını söyledi.
Türban mücadelesi veren siyasileri ve Başbakan Erdoğan'ı espirili bir dille eleştiren Zana, "Acaba bu seferde türban mı takıp gitsem. Öyle bir şey yapsam ama bana kalmaz. Birileri bu görevi yerine getirmeli.
TÜRBAN TAKIP GİREBİLİRİM
Meclis'te Kürtçe yemin krizinin hatırlatıldığı Zana, kafasındaki
12 Haziran planının anlattı:
"Acaba bu sefer de türbanı mı takıp gitsem. Ecelime mi
susadım, hayır. Bu Başbakan çok umut verdi, ama üniversiteden pek
çok genç kızın hayatını kararttı. Eğitim alıyorlar. Beynini
değiştiremediğin insanın örtüsünü değiştirmişsin ne olur. Biz her
şeyi total aldığımız için bir türlü
değiştiremiyoruz.
BAŞBAKAN'A MESAJ
Kürtlerde de Türkler de de ara formül yok. Bırakın eğitimini bitirsin, ondan sonra tartışılsın. Öyle bir şey yapsam ama bana kalmaz. Birileri bu görevi yerine getirmeli. Bir hakkın gaspı varsa o hak verilmeli. O parlamento tek tipliği öngörmüş. Herkes koyu renkli elbiseyle gelmeli, başı açık gelmeli. O parlamento insani gasplardan vazgeçmeli. Yemin metni de birkaç dilde edilmeli. Etnik kimlikten sıyrılmalı. Başbakan istese bunu rahatlıkla yapabilir."
HÜKÜMETE DEĞİL DEVLETE ORTAK OLALIM
Zana, "Biz hükümete ortak olmak istemiyoruz, az gelir. Devlete ortak olmak istiyoruz" dedi.
SAVCI DÖVMEK İSTEDİ
Zana, 1994'te dokunulmazlıklarının kaldırılması ardından yaşadıklarına ilişkin ise ilginç açıklamalarda bulundu:
"1994'te gözaltına alındığımda beni sorgulayan savcı kalkıp dövmek istedi. Şöyle bir soru sormuştu. 'Peki bu ülkede Kürtlerin hakları verilirse diğer halklar ne olacak. Onlar da mı isteyecek.' Bu soruya 'evet' demiştim. 'Herkes kendi kimliğine, kendi kültürüne sahip olabilmeli.' Bunu deyince, savcı yerinden kalkıp beni dövmek istedi. İkinci savcı onu tuttu."
ÇOK ULUSLU TÜRKİYE
Bütün etnik gruplar, Cumhuriyet'in kendisini gizleme gereği duyan kesimleri neden kendilerini ifade etmesinler. Ermeni, Çerkez, Laz, Yahudi, Kürtler, Aleviler, sosyalistler bile kendilerini gizlediler.
ANAYASA İÇİN İKİ İHTİMAL
Anayasa ya evrensel boyutta olacak, Hiçbir etnik vurgu yapılmayacak. Kendi kimliğinde yaşamak, yerelde kendisini yönetmesine izin verecek. Ya da bütün etnik kimliklere vurgu yapacak. Çok uluslu bir devlet. Diğeri de tek devlet. Ama bu tartışılmalı.
DEVLET VATANDAŞIN OLACAK
Devlet Kürtleri istemiyor gibi bir pozisyonda. Devlet mi bölmek istiyor emin değilim. İstemeyen kim, ya da birlikte yaşama iradesini ortaya koyan kim. Özcesi, bu devlet ya vatandaşın devleti olacak, ya da o vatandaş devleti kendi devleti haline dönüşterecek.