Levent Ersöze Haber muamelesi
Abone olErsöz, tedavi gördüğü hastaneden video konferans yönetimiyle savunma verdi. İşte Ersöz'ün ifadeleri;
Birleştirilen Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli
Tuğgeneral Levent Ersöz'ün tedavi gördüğü hastanede video konferans
yöntemiyle savunmasının alınması sırasında Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, Ersöz'ün sağlığı konusunda kendisine refakat eden doktor ve
hemşireden daha hassas davrandı.
Başkan Şengün, Levent Ersöz'ün savunma süresi yaklaşık bir saati
bulduğunda "Yoruldunuz" diyerek Ersöz'ün dinlenmesi için duruşmaya
kısa süreli aralar verdi.
"Askerler magazin okumasın" diye kışlalarda Cumhuriyet Gazetesi'nin
okumasını istediklerini belirten Levent Ersöz, gazetenin birlik
kantinlerinde rahatça ulaşılabilmesi için neler yapılabileceğine
ilişkin yaptıkları toplantılarda darbenin D'sinin bile olmadığını
savundu.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan Birleştiren
Ergenekon davasının öğleden sonraki bölümünde de tutuklu sanık
emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün video konferans yöntemiyle
savunmasının alınmasına devam edildi.
Örgüt yöneticisi olmakla suçlanan sanıkların savunma süreleri 2 gün
ile sınırlandırıldığı için Levent Ersöz, 350 sayfalık savunmasını
bir an önce tamamlamak amacıyla oldukça hızlı okudu. Normalin
üzerinde performans sergilediği için nefesini kontrol edemediği
gözlenen Ersöz'ün sağlık durumu nedeniyle Mahkeme Başkanı Köksal
Şengün, duruşmada her bir saatlik savunma bölümünün ardından
"Yoruldunuz, kesmek durumundayım" diyerek kısa süreli dinlenme
araları verdi.
"BİRLİK KANTİNLERİNDE CUMHURİYET OKUTULMASINI
İSTEDİK"
Sanıklardan gazeteci Mustafa Balbay ile görüşmenin kayda
alındığının doğru olduğunu belirten Ersöz, "Kendisiyle jandarma
genel komutanının emri gereğince görüştük. Herhangi bir örgütsel
bağ anlamında görüşme söz konusu değildir." diye konuştu.
Kışlada Cumhuriyet gazetesi satılması ile ilgili konuda ise "Silah
altına alınan Mehmetçiklere yurt sevgisi eğitimi verilir.
Vatandaşlık görev ve sorumlulukları, vatanseverlik duygularının
geliştirilmesi için komutanımız erbaş ve erlerin boş zamanlarında,
aldıkları bu eğitime katkıda bulanabilmek için özellikle ulusal
medya içinde fiyatı ucuz magazin ağırlıklı gazeteler yönelerek ülke
sorunlarından ve güncel haberleri takip etmekten uzak kalmalarını
önlemek için Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine bağlı basın
ahlak kurallarına uyan Cumhuriyet Gazetesi'nin birlik kantinlerinde
rahatça ulaşılabilmesi için neler yapılacağını konuştuk." şeklinde
konuştu.
"GÖRÜŞMELERDE DARBENİN 'D'Sİ YOKTUR"
Ersöz, TSK'nın komuta kademesini rahatsız eden "Genç subaylar
rahatsız" haberinin kaynağı ile ilgili olarak görüştüklerini
söyledi. Ancak bu konuda yapılan görüşmenin de dökümünün ise
iddianamede hatalı olduğunu ileri sürdü.
Balbay ile 23 Aralık 2003 tarihinde görüştüklerini belirten Ersöz,
Balbay'ın sokaktaki vatandaşın algısını yazdığını, geçen 7 yıllık
sürede toplumun gündeminde hala rejim konusu ve bu konudaki
korkuların yerini koruduğuna dikkat çekerek "Bu konular kimine göre
liberalleşme, kimine göre daha ileri seviyede muhafazarlarlık,
kimine göre de Cumhuriyetin temel niteliklerine yönelik düşünce ve
saldırıdır. O dönemde böyleydi, şimdi de hiçbir zaman sözde
darbenin 'D'si yoktur." dedi.
Görüşmelerde Cumhuriyet Gazetesi'nin tirajının artırılması ve diğer
medya organlarının kontrol altına alınmasına yönelik tek bir kelime
olmadığını iddianamedeki bu yöndeki anlatımının suç yaratma kastı
olduğunu iddia etti.
"CUMHURBAŞKANININ TERÖR ÖRGÜTÜ İLE ARASINDA BAĞ OLDUĞU
İMASI BİLE SON DERECE YAKIŞIKSIZ"
Ersöz, sanık Mustafa Balbay'a Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile
konuşmasının da sorulduğunu belirterek, "Balbay sohbet ortamında
aralarında geçen konuşmaların uygun gördüğü bölümlerini bize
anlattı. Bunun örgütsel bir yanı olamaz. Sayın Cumhurbaşkanının
terör örgütü ile arasında bağ olduğunu iması bile son derece
yakışıksızdır." ifadelerini kullandı. Ersöz, Balbay ile yaptıkları
konuşmada Kıbrıs konusunu çözümsüzlüğe götüreceklerinin iddiasının
da doğru olmadığını söyledi.
"CEM UZAN İLE GÖRÜŞTÜK"
Ersöz, Cem Uzan ile hem parti lideri hem de medya organı sahibi
olması nedeniyle görüşmeler yapıldığını aktardı. Uzan'ın BDDK ve
Mahkeme kakarı ile ilgili konulardan bahsettiğini ancak kesinlikle
kendisinin bir telkini olmadığını, medya ve siyasi partileri
kontrol alma iddialarının ise doğru olmadığını söyledi. Soruşturma
sırasında Uzan'a Genç Parti'nin İngiliz İstihbarat servisi
tarafından kurulduğu iddiası da sorularak bu şekilde örgütün dış
istihbarat güçleri ile işbirliği yaptığı şüphesi yaratmak için
yapıldığını iddia etti.
"BEDRETTİN DALAN'LA DA GÖRÜŞTÜK "
Ersöz, Dalan ile görüşme talebinde bulunmadıklarını ancak onun çok
sevdiği ve devletin var olması için temel kurumlarından birine olan
kırgınlığını anlatmak ve içini dökmek için geldiğini savundu.
Türkiye'nin İslamcı federatif bir Kürt yapısına doğru gittiğinden
bahsetti ve bütün gelişmeleri dostları olan komutanlara anlattığını
vurguladı. İddianamede anlatıldığı gibi "her geçen gün çok geç
kalındığını, bu nedenle bir an evvel bir şeyler yapılması
gerektiğini" ifadelerinin kesinlikle geçmediğini dile getirdi.