Latin Katolik Kilisesi tanınsın

Türkiye Katolik Episkoposlar Kurulu Başkanı Ruggero Franceschini, Latin Katolik Kilisesi'nin tanınıp hukuki şahsiyete kavuşmasını istedi.

Franceschini, berberinde Latin Katolik, Ermeni Katolik, Süryani Katolik ve Keldani Katolik kiliselerinin temsilcileriyle birlikte TBMM Anayasa Uzlaşma Alt Komisyonu'na yeni anayasa konusunda önerilerini sundu.

Latin Katolik Kilisesi'nin tüzel kişiliğin bulunmadığını belirten Franceschini, ''Latin Katolik Kilisesi'nin tanınıp hukuki şahsiyete kavuşmasının en önemli ve temel  talepleri'' olarak ifade etti. Franceschini, ''Hukuki şahsiyetin tanınması sayesinde, Latin Katolik Kilisesi'nin mevcut taşınmazlarına da kalıcı çözüm getirilmiş olacağını'' kaydetti.

Vakıflar Kanunu ile Latin Katolik Kilisesi'nin Cumhuriyet Dönemi'nde kaybettiği taşınmazlarına da bir çözüm getirileceğini umut ettiklerini belirten Franceschini'nin Alt Komisyona sunduğu öneriler şöyle:

1913 TARİHLİ KAYITTAKİ MÜLKLER GERİ VERİLSİN

''Latin Katolik Kilesinin hukuki kişilinin tanınmasını, Cumhuriyet'in ilanından sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Hazine'nin malı haline gelmiş binaların geri verilmesini ve yeni tapuların tüzel kişilik adına kaydedilmesini, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalma, 1913 tarihli listede kayıtlı bulunan ve bugün faaliyette olan binaların tüzel kişilik adına kaydedilmesini, yeni yasaların çıkması beklenirken Katolik Kilisesi'in taşınmazlarının müsaderesi için yeni davaların açılmamasını ve 1913 tarihli listede kayıtlı bulunan 200'ü aşkın bina için mutabık kalınacak miktardaki tazminatın ödenmesini istiyoruz.''  

KİLİSELER VE ESKİ YERLER TAMİR EDİLSİN

Franceschini, toplantı sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'de Latin Katolik Kilisesi'nin tanınmadığına işaret ederek, ''Bizim isteğimiz hükmü şahsiyet olmasıdır. Fakat bundan öte, Türkiye'de bütün eski binalar, kiliseler olsun, gezilecek yerler olsun bunların tamir edilip kullanılmasıdır. Çünkü, o zaman bugünkü durumdan daha iyi olur. Ben İtalyanım. İtalya'daki en önemli arkeolojik kalıntılardan Kolezyum yok olsa beni üzer. Türkiye'deki de aynı... Bütün eserleri kurtaralım'' diye konuştu.

En önemli beklentilerinin ''hükmü şahsiyet'' olduğunu ifade eden Franceschini, bunun sağlanması halinde diğer sorunların da aşılacağını söyledi.

TÜRK VATANDAŞINDAN DAHA FAZLA HUKUK İSTEMİYORUZ

Süryani Katolik Patrik Vekili Yusuf Sağ ise daha önce Rum Patriği ve Ermen Genel Vekili'nin de Komisyona gelerek önerilerini ifade ettiklerini hatırlatarak, ''Önerilerimizin hepsi aynıdır. İstenen anayasa olmasıdır, baba yasa değil. Bu kadar basit. Biz bir anayasa istiyoruz, 'ana' gibi bir anayasa istiyoruz. Türk vatandaşından daha fazla hak hukuk istemiyoruz. Türk vatandaşına ne veriliyorsa, 5500 yıllık mazisi olan Arami Süryani olarak ben de o hukuku istiyorum,  başka bir şey istemiyorum'' diye konuştu.