Lajendijk: DEHAP'lılar da kınamalı
Abone olAB'li Eşbaşkan Joost Lajendijk "Kürt belediye başkanları hiçbir şekilde şiddeti kınamıyor. Renklerini belli etmeliler" diye konuştu.
AB - Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost
Lagendijk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın diyalog çağrısına
Kürtlerin şiddetle cevap vererek stratejik hata yaptığını söyledi.
Lagendijk, Orhan Pamuk ve benzer davalar devam ettiği sürece
Türkiye'nin AB üyeliğinin zor olacağını da yineledi. 4. Yeşil
Diyalog toplantısına katılan Lagendijk, "Dava günündeki
izlenimlerimden ulaştığım sonuç, yeni ceza yasasının 301. maddesini
savcılar kötü amaçla kullanıyor. Türkiye'de bir yanda reformistler
var, öteki yanda kurulu düzende Türkiye'nin gelişmesini istemeyen
insanlar var" dedi. 'Ordu çatışmayı seviyor' "Kürtlerin ilerlemesi
için tek yol, şiddete başvurmayan biçimde davalarını sürdürmeleri"
diyen Lajendijk, şöyle devam etti: "Kürtler bazı stratejik hatalar
yapıyorlar. Erdoğan, Diyarbakır'da, Kürtlere açılım olarak 'Kürt
sorunu vardır ve demokratik olarak ele alınmalıdır' dedi. Türk
Başbakanı olarak bunu söylemesi çok önemli. Bundan sonra Kürt
liderleri fırsatı kullanarak hükümetle diyalog başlatmalıydı.
Hükümetin diyalog açılımına karşılık verin ve şiddete başvurmayan
yöntemlerle mücadele edin. Ordu provokasyona geçti, PKK da buna
silahla cevap verdi. Ordu, PKK ile çatışmayı seviyor, bu da orduyu
merkezde ve gündemde tutuyor." DEHAP'lı belediye başkanlarının
tutumunu da eleştiren Lagendijk, "Kürt belediye başkanları hiçbir
şekilde 'şiddeti kınamıyoruz' demiyor. Renklerini belli etmeli ve
şiddeti açıkça kınamalılar" diye konuştu. Yerel yönetimlerin içki
sınırlaması getirmesini "büyük hata" olarak nitelendiren ve "Bu,
AKP'nin sanki gizli gündemi varmış gibi bir kanı yaratıyor" diyen
Lagendijk, Kıbrıs konusunda da AB'nin büyük hata yaptığını dile
getirdi. Lagendijk, "İzolasyonların kaldırılması konusunda AB
liderleri sözlerini tutmadı. Şu anda Kıbrıs Cumhuriyeti çözümü
tıkıyor. Buna hoşgörülü davranamayız" ifadesini kullandı.
Lagendijk, türban konusunda Türk toplumunun uzlaşmaya varması
gerektiğini savunarak, "Şahsen ateistim. Özel olarak başörtüsü
takılsın, takılmasın, haç takılsın, takılmasın sevmiyorum. Ama orta
yolun bulunması önemli" dedi.