La Boutique Antalya

Merhabalar,

Bu hafta sizlerle Antalya ziyaretimde konaklama yaptığım La Boutique Antalya Otel ile ilgili düşüncelerimi paylaşacağım.

Turizm sektöründe otelcilik anlayışının gerek yatırımcı gerek yönetici ve çalışanlar için önemi günden güne değer kazanmaktadır; çünkü Türk otelciliği dünyada yadsınamaz bir konuma gelmiştir. Otelcilikte iddialı olmak önemli bir kavram olmakla birlikte altını dolduramazsanız genel imajınızda ve marka değerinizde hayal kırıklıkları yaşarsınız.  Amacımız hiçbir zaman bu sektöre gönül veren, yatırım yapan, işgücü sağlayan yatırımcıları ve çalışanları rencide etmek olmamıştır, olmayacaktır da ama bu her şey güllük gülistanlık, süperiz muhteşemiz manasına da gelmemektedir. Şu anda büyük bir heyecanla Antalya da sizler için muhteşem bir otel keşfettim, Antalya şehir merkezindeki otelcilik kalıplarını alaşağı edecek kadar etkileyici bir otelde konakladım diyebilmek isterdim.

Butik otelcilik anlayışıyla yola çıkarsanız bu anlayışın altını dolduran hassasiyetleri yaşatmanız gerekir.

Geniş Fransız Balkonlu Odalarımızda Konforu ve Keyfi Yaşayın !!!

La Boutique Antalya Otel huzuru, bilgeliği ve olgunluğu harmanlayıp Fransız mimarisinin beyaz ve altın renkleriyle açılmış; ama gel gör ki geniş Fransız balkonu La Boutique Antalya ile yeniden icat edildi; tek bir ayak genişliğinde genişlik kavramı yeniden anlam kazandırılmış böyle bir şey olur mu?  Otelinizin marka değerini bu şekilde ifadelerle doğru tanımlayamazsınız güven ve imajınızı kaybedersiniz.

Uzun Boylular Dikkat

Otelin ana giriş bölümünde zemin ile tavan arasındaki yükseklik çok kısa tutulmuş. Bir basketbol takımı yanlışlıkla bu otelde konaklama yapar ise başını eğerek mi gezecek? Kafanız tavana ha değdi ha değecek. Bu da otelin kendine özgü mimarisi mi bilemiyorum.

Oda Servisiniz Fast food firmalarından ya da Dürümcü Bedri’den

Otel oda-kahvaltı ya da yarım pansiyon konaklama olarak hizmet veriyor.  Gece 2.30 civarı kan şekerim düştü, sağ gözümde çıkan arpacığın da verdiği ağrıyla bir şeyler atıştırayım diye düşündüm.  Odada, oda servisine sipariş vermek için menü baktım ama bulamadım, hadi dedim aşağıya ineyim resepsiyon görevlisine bir şeyler atıştırabilir miyim, ne alabilirim diye sorduğumda otelde gece servisinin olmadığını ve yarım pansiyon çalıştıklarını akşam 22.00 ye kadar yemek servisinin olduğunu ifade etti. En azından bir tost olabilir mi diye sordum, dışarıdan fast food siparişi ya da Dürümcü Bedri’den sipariş verebiliriz diyerek yardımcı olmaya çalıştı, bende otelciliğin 24 saat yaşayan ve hizmet sunan bir anlayışa sahip olması gerektiğini ifade ettim. Israrlarım üzerine sağ olsunlar serpme kahvaltı niyetine tereyağ, ince birer dilim dana ve tavuk jambon, birkaç dilim peynir, üstü şekerlenmiş reçel  yanında da rakı bardağında bir çay ve ekmek servisi yaptılar. Teşekkür ettim. Ne de olsa misafir umduğunu değil bulduğunu yer misali diye yedim ve şunu düşündüm La Boutique Antalya Otelin değerleri nedir? Amacım övgü ya da sövgü değil. Bu otelin standartları nedir derken adisyon fişi geldi; 25 TL’ye imzamı attım.

Bu otele gece giriş hiç mi olmayacak insanların karnı acıkmayacak mı derken tam üzerine beş kişilik bir grup otele geldi. 4 Türk kahvesi 1 nescafe siparişi verdiler. Garson resepsiyona geldi "fiyatlara ne yazıyım" diye sorarken "Türk Kahvesine 5 TL  nescafe ye de 7 TL" diye cevabını aldı, süte ne yazacaksınız diye merak ettim. Resepsiyonun yanındaki uzun masada meşhur serpme kahvaltıyı yerken ışıklar sönüktü ama görülmeyecek gibi değil gözümde de sancı olduğu için bu şekilde yemeğimi yemek istedim ancak resepsiyon görevlisi "ışıkları yakmam lazım karanlıkta yemek mi yedirdiniz misafire derler kameradan izleyince" diye ifade edince onlara zarar gelmesin diye ona da eyvallah dedim.  Bu kadar misafirini düşünen bir yönetim anlayışının bu durumlarla karşılaşılabileceğini hiç mi düşünmediniz diye hayıflandım kendi kendime. Kafamda oluşan intiba şu oldu "aman patronlar ya da yönetim bir şey demesin" diye mi yoksa" misafir memnuniyeti" için mi hizmet verilmeli.  Odama çıktım ve yattım.  

Otelin Genç Yatırımcısı Ahmet Gülgen’e

İş dünyasını ve kişiselleştirilmiş hizmet arayanları böyle mi ağırlayacaksınız otelinizde Ahmet Gülgen? diye soruyorum.  Ahmet Gülgen “otelimizde olmazsa olmaz tek şeyin yüksek hizmet standardı olduğunu söylemekten gurur duyuyorum” diye ifade ediyor. Böylemi gurur duyacaksınız. Olmadı Ahmet Bey, size yakışmadı. Unutmayın ki ağırlamak bir sanattır.

Evimize hiçte hoş gelmedik, hiçte hoş dönmedik

Oda da yatağın üzerine "Evinize Hoş Geldiniz” diye bir kart bırakmışsınız böylemi hoş geldik.  Butik otelcilik anlayışı ile Antalya’ya farklı bir otelciliği böyle mi yaşatacaksınız. Umarım en kısa sürede markanıza hakkettiği değeri kazandırırsınız.  Eleştiriye açık olmanın gelişimin öncüsü olduğunu unutmayın.

 Bu otelde hiç mi güzel şey bulamadınız derseniz özellikle lavaboların ve otelin hijyeninin iyi olduğunu, otelin konumunun görsel bir keyif olduğunu ifade edebilirim.  Ekibinizin içerisinde işine hassasiyet gösteren elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan personelinizde göze çarpıyor. Servis Müdürünüz Gürkan Ünver bu hassasiyete iyi bir örnek ama kişisel çabalar değil toplam kalite standartlarınız bir bütünlük göstermeli.

Üzülerek bu yazıyı yazdığımı bilmenizi isterim. Büyük bir heyecan ve istekle sizleri tavsiye etmeyi daha çok isterdim. Umarım bundan sonrasında gerekenleri yaparsınız; oteliniz, isminiz için ve her şeyden önemlisi sizleri tercih eden misafirlerinizin memnuniyeti ve daimi tercihi için.  

Bu yazıyı siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.

Tatil tadında kalın