Kuzey Kore krizi tırmanıyor

Kuzey Kore resmi haber ajansına bir açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, daha önce de ilan ettikleri gibi barışçıl amaçlarla yürüttükleri nükleer faaliyetlerinin yeniden başladığını söyledi. Sözcü, gerekirse Yongbyon nükleer santralinde daha fazla sayıda yakıt çubuğunu yeniden işlemeye hazır olduklarını da belirtti. ABD ile nükleer program konusundaki gerginliğin başlamasından bu yana Kuzey Kore ilk kez böylesine somut bir açıklamada bulundu. Peki bu gerçekten bir tehdit mi, yoksa sadece bir blöf mü? Bölgedeki gözlemciler, Pyöngyang yönetiminin bu tutumunu endişeyle izlemekle birlikte, yine de son açıklamaları, daha önceden planlanan bir taktiğin ilk adımı olarak değerlendiriyorlar: Amaç, ABD ile pazarlıklarda daha güçlü bir konuma gelebilmek! Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı Sözcü'nün açıklamalarının satır aralarının iyi incelenmesi gerekiyor. Sözcü, Yongbyon nükleer santralindeki kullanılmış uranyum çubuklarının yeniden işlenebileceğini, ancak nükleer programlarını barış dışı amaçlarda kullanmayı planlamadıklarını belirtti. Sözcü, ayrıca nükleer programları hakkında Pekin'de yürütülen görüşmelerde, kimseye hiçbir konuda söz vermediklerini, bundan sonra da böyle bir düşüncelerinin olmadığını vurguladı. Sözcünün bahsettiği görüşmeler, geçtiğimiz günlerde Çin'in ev sahipliğinde Kuzey Kore, ABD, Japonya, Rusya ve Güney Koreli yetkililerin katılımıyla gerçekleşmişti. ABD'ye göre atom bombasına sahip Amerikan hükümeti, Kuzey Kore'nin en az bir ya da iki atom bombasına halihazırda sahip olduğu kanısında. Ancak Washington'un bu tezini ispatlayacak herhangi bir delil şu ana kadar bulunmuş değil. Amerikalı uzmanlar, Pyöngyang'ın sahip olduğu teknolojiyle, sözü edilen 8 bin kullanılmış nükleer yakıt çubuğundan üretilen plutonyum ile en az yarım düzine atom bombası yapabileceğini tahmin ediyorlar. Bush yönetimi, Kuzey Kore'nin Amerikan mali yardımlarından yararlanabilmesi için öncelikle yürütülen nükleer programdan vazgeçilmesini şart koşuyor. Pyöngyang ise atom bombası tehdidini, bu konudaki görüşmelerde avantajlı duruma geçmek için bir koz olarak kullanıyor. Gözlemciler, Kim Jong İl'in ülke ekonomisini ayakta tutabilmesinin tek yolu olarak Washington ile görüşme masasına oturup, uzlaşma arayışı içinde girmesini görüyorlar. İşte Kuzey Kore'nin nükleer programla ilgili son açıklaması da ABD ile görüşmelerin ikinci raundunun bir ön hazırlığı olarak değerlendiriliyor. Uluslararası topluluk endişeli Siyasi gözlemciler son gelişmeleri taktik amaçlı olarak görürken, pekçok Batılı politikacı, gelişmeleri endişe verici buluyor. ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell konunun ciddi bir mesele olduğunu dile getirirken, Güney Kore, Japonya ve Almanya Kuzey Kore'yi hemen işbirliğine çağırdı. Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Kuzey Kore'den sorumluluklarını yerine getirmesini beklediklerini, Kore yarımadasındaki istikrarı sarsacak eylemlerden kaçınılması gerektiğini vurguladı. Fischer, sorunun siyasi bir çözümünden yana olduklarını, bunun için de Kuzey Kore'nin nükleer silahlardan tümüyle vazgeçmesi gerektiğini kaydetti. Kaynak:Deutsche Welle