Kutsal türbe savaş alanına döndü
Abone olİslam Dünyası'nın kutsal mekanlarından biri olan Hz. Ali Türbesi savaş alanına döndü. İşgal güçleri ile Mehdi ordusu arasındaki yaşanan savaş gün geçtikçe şiddetleniyor.
ABD helikopterleri, Irak'ın Necef kentinde Şii direnişçilerin
mevzilendiği Hz. Ali Türbesi'nin etrafını gece boyunca bombaladı.
Amerikan askerlerinin dün Necef'te başlattığı saldırıya, Şii lider
Mukteda Sadr yanlısı direnişçilerin de karşılık vermesi üzerine
bölgede şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Şii lider Mukteda Sadr'ın
sözcülerinden Ahmed Şeybani, "Amerikan güçleri helikopter ve
tanklarla kutsal türbenin çevresine saldırdı. Amerikan güçlerinin
açtığı tank ateşi sonucu türbenin batı duvarı zarar gördü. Türbede
bulunan birkaç kişi de hayatını kaybetti" dedi. Hazreti Ali
Türbesi'nin korunduğu Irak'ın kutsal Necef kentinde dün sabah
çatışmalar sürerken, Amerikan ateşinde Türbe avlusuna şarapnel
parçalarının savrulduğu görüldü. Kentte, karşılıklı ateşin sürdüğü
bildirildi. Çatışmaya ilişkin bilgileri, Mukteda Sadr'ın
direnişçileri arasında Hazreti Ali Türbesi külliyesi içinde bulunan
İngiliz Reuters ajansı muhabiri Michael Georgy aktardı. Hz. Ali
Türbesi'ni din adamları koruyacak Irak'ta ABD ordusuna direnen Şii
direnişçilerin önderi Mukteda Sadr'ın Mehdi Ordusu komutanı Şeyh
Ahmed Şeybani, Amerikan ordusunun Necef'ten çekilmesi halinde,
Hazreti Ali Türbesi'ni din adamlarının koruyacağını söyledi. Mehdi
Ordusu komutanı ve Sadr'ın başdanışmanı Şeyh Ahmed Şeybani,
"Amerikan ordusu Necef'ten çekilirse, Sadr direnişçileri sade
vatandaşlar olacak ve Hazreti Ali Türbesi'ni tamamen din adamları
koruyacak'' dedi. Şeybani'nin bu açıklaması, Türbe anahtarları
Irak'ın en yüksek mevkideki Şii temsilcisi Büyük Ayetullah Ali
Sistani'ye (73) devredilse bile Mehdi Ordusu savaşçılarının
Türbe'yi koruyacaklarına ilişkin açıklamadan farklılık gösteriyor.
ABD askerlerinin bu sabah Türbe kuşatması ve şiddetli ateş ardından
Hazreti Ali Türbesi Camii içinde dünya ajansları temsilcilerine
açıklama yapan Şeybani, ABD ordusunun çekilmesiyle bir dini kurulun
Türbe'den sorumlu olacağını ve bu kurulun özel koruma elemanları
olacağını belirtti. Hafta sonunda, Londra'da kalp yetmezliği
ameliyatından sonra tedavisi süren Sistani'ye Türbe anahtarlarının
teslimi konusu çözülemedi. Şeybani, Türbe anahtarları sorununun
çözümünde müzakereden çekilen tarafın Sistani makamı olduğunu
kaydetti. Öte yandan, Irak'ın kuzeyindeki Kerkük kentinde, Irak
Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (IKYB) bir yetkilisinin
öldürüldüğü bildirildi. Polis, IKYB yetkilisi Şarzad Hasan'ın (31),
önceki gün Bağdat'ın yaklaşık 290 kilometre kuzeyine düşen
Kerkük'te aracıyla evine giderken kimliği belirsiz kişilerin açtığı
ateşte öldüğünü açıkladı. ABD'li gazeteci Irak'ta kalmak isityor
Irak'ta bir grup tarafından kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan
Amerikalı gazeteci Micah Garen, Irak'ta kalmak istediğini belirtti.
Garen, serbest bırakıldıktan saatler sonra Nasıriye'de yaptığı
açıklamada, Irak'ta kalarak arkeolojik bölgelerdeki yağmalama
hakkındaki belgesel projesine devam etmek istediğini söyledi. Micah
Garen, "Bu deneyim bende buradan ayrılma isteği yaratmadı. Burada
birçok arkadaşım olduğunu düşünüyorum ve çalışmaya devam etmeyi
umuyorum'' dedi. Iraklı tercümanıyla 13 Ağustos'ta kaçırılan 36
yaşındaki Garen, Şii lideri Mukteda Sadr'ın temsilcilerinin
arabulucu olmasının ardından tercümanıyla birlikte önceki akşam
serbest bırakılmıştı. HATEMİ: IRAK'I KIŞKIRTMIYORUZ İran Devlet
Başkanı Muhammet Hatemi, Irak'ı "kışkırttıkları" iddiasını
reddetti. İmam Humeyni'nin mezarı başında konuşan Hatemi, "Irak'ta
hiçbir kışkırtıcı müdahalemiz olmadı, tersine Iraklı gruplar
arasında barış ve birliğin sağlanmasına çalışıyoruz" dedi. "Irak'ta
hiçbir grubu desteklemedik" diyen Hatemi, Necef'teki çatışmaların
"bütün Irak halkını sindirmeye yönelik" olduğunu söyledi. Hatemi,
Necef'te işgalciler ve onların müttefiklerinin çatışmalardan
sorumlu tutulması gerektiğini kaydetti. ABD, İran yönetimini,
Irak'ın içişlerine karışmakla suçluyor. Ancak Irak Devlet Başkanı
Yardımcısı İbrahim Caferi, İran'ın radikal Şii lideri Mukteda
Sadr'a silah sağladığını gösteren kanıtlara sahip olmadığını iki
gün önce belirtmişti. Kaynak: Yenişafak