Kutandan imam hatip uyarısı
Abone olSaadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, imam hatip liseli öğrenci sayısındaki azlığına dikkat çekti.
Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, ''8 yıllık kesintisiz
zorunlu eğitim dolayısıyla imam hatip liselerinin öğrenci sayısının
beşte bire düştüğünü'' bildirdi.
Kutan, Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ve
beraberindekileri makamında kabul etti. Recai Kutan, burada yaptığı
konuşmada, Türkiye'nin önünde ciddi tehlikeler bulunduğunu,
özellikle milli, manevi ve ahlaki değerlerin her geçen gün biraz
daha tahrip edildiğini söyledi.
''Türkiye'yi yumuşak bir lokma haline getirmek isteyenler var''
diye konuşan Kutan, bunu sağlamak için en başta eğitim sisteminin
dejenere edilmeye çalışıldığını öne sürdü.
Türkiye'deki eğitimin ''fevkalade acıklı bir durumda bulunduğunu''
ifade eden Kutan, ''Geçtiğimiz yıl üniversite giriş imtihanlarında
60 bin çocuğumuz sıfır puan aldı. Bu, eğitimin hangi kalitede
olduğunu açıkça ortaya koyuyor'' dedi.
Kutan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Uzunca bir süreden beri Türkiye'de uygulanmakta olan, 28 Şubat
ile başlayan bir uygulama, 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim,
çağdışı, adeta sadece orta Afrika'nın bazı geri kalmış ülkelerinde
yapılan bir uygulama sebebiyle, eğitimimiz tam anlamıyla bir tahrip
edilme yolundadır.
Hedef belli; bir defa çocuklarımıza din eğitimini yeterince
vermemek, din eğitimi veren kurumlarımızı iyice tahrip etmek. Bir
yandan bu uygulama sebebiyle imam hatip liselerinin öğrenci sayısı
beşte bire düştü. Bunun yanı sıra din eğitimi veren ilahiyat
fakültelerine 2-3 seneden beri YÖK tarafından kontenjan
verilmiyor.
Halbuki bir yandan da deniyor ki (şu an 20 bin civarında camimiz
imamsızdır, hatipsizdir) ve en önemlisi Anayasa'nın emri gereğince
ilköğretim okullarında zorunlu olan din ve ahlak dersi, bu işin
uzmanı ilahiyatçılar tarafından verileceğine öğretmenler tarafından
veriliyor, dini kültürü yeterince olmayan insanlar tarafından
veriliyor.''
Recai Kutan, Türkiye'nin önündeki engellerin kaldırılması için
siyasi partiler ile sivil toplum kuruluşlarının işbirliği yapması
gerektiğini sözlerine ekledi.
''28 ŞUBAT GİBİ ANTİ DEMOKRATİK ORTAMLAR''
Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise Saadet Partisi ile
işbirliği imkanlarını değerlendireceklerini ifade ederek, şunları
söyledi:
''Sayın Demirel gibi belli kurumlardan emekli olanların,
Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünü kesmek, Türkiye'yi 28 Şubat
süreci gibi anti demokratik ortamlara sürüklemek gayretlerinin
olduğu bir ortamda, öbür taraftan batının, AB'nin, çifte
standardının, Türkiye'nin yerli, dini değerlerini görmezlikten
gelen yaklaşımına karşı sivil toplum örgütlerinin ve bu hedefe
yönelmiş siyasiyi partilerin çok daha güçlü bir şekilde birlikte
hareket etmesi gerektiğine inanıyoruz.''