Kuş gribi Avrupa basınında

Pakistan'da en az 20 bin kişinin ölümüne yol açan depremin yarattığı manzara yine manşetlerde. Independent gazetesi, "Kayıp kuşak" manşetini atıyor bugün Pakistan hükümetinin deprem sonucunda bir kuşağın tamamen öldüğü yönündeki açıklamasına atfen. Depremde ölenlerin büyük bölümünün, okullarında ders başı yapan öğrenciler olduğu ve ölen öğrencilerin sayısının 14 bini bulması endişesinin taşındığı belirtiliyor. Independent gazetesinin manşet haberine, enkaz altında can veren torununun elini tutan bir dedenin fotoğrafı yerleşiyor. "Çaresiz bir adam, Keşmir'i yerle bir eden depremin öldürdüğü binlerce çocuktan biri olan torunun eline sarılıyor. Burada bir kasaba tamamen yok oldu. Bir zamanlar Balakot'un olduğu yerde, şimdi enkaz yığınları var. Herşey yıkılmış durumda: evleri dükkanlar, işyerleri ve okulların hepsi." Bilanço ağır Guardian gazetesi de depremin bilançosunu taşıyor sayfalarına: "Pakistan'da 19 bin 396 ölü. Bu sayının 40 bine çıkmasından endişe ediliyor. Sadece Muzafferabad'da 11 bin kişi öldü. Hindistan'ın kontrolündeki Keşmir'de ise 865 ölü. Ölü sayısı iki bine kadar çıkabilir. Dağlık bölgelerdeki ücra köylerde bulunan 10 bin kişinin akıbetleri halen bilinmiyor. 120 bin kişinin acil barınağa ihtiyacı var. İki buçuk milyon kişi evsiz.. Bu sayının dört milyona çıkabileceği belirtiliyor. Yaralı sayısı ise 42 bin." Guardian, depremzedelerin hükümete öfkeli olduğunu da belirtiyor ve Muzafferabad'dan bir depremzedenin, Muhammed Afar'ın şu sözlerine yer veriyor: "Üç gündür kardeşlerim enkaz altında kısılı kalmış durumda. Üç gündür hükümet hiçbirşey yapmadı. Şimdi orada çürüyor kardeşlerim." 'Deprem diplomasisi' Depremin ardından Pakistan'a uluslararası yardım ulaşmaya başladı. Depremin ardından 100 bin dolar yardım teklifinde bulunan Amerika Birleşik Devletleri, felaketin boyutları netleşmeye başlayınca, bu tutarı 50 milyon dolara çıkardı. Times gazetesi yazarı Bronwen Maddox'a göre, bu 'deprem diplomasisi': "Pakistan, Amerika Birleşki Devletleri'nin teröre karşı savaşına destek verdiği için açıkça ödüllendirildi. Amerika dün, yardım teklifinde bulunan en az 17 ülkeye eklenerek, deprem bölgesine 50 milyon dolar yardımda bulunma taahhüdü verdi. Ancak bunu kimse safi insani bir jest olarak algılamasın. Amerikalı yetkililer, bunun şimdiye dek kendilerine tanınan ve bundan sonra da tanınması beklenen iltimaslardan duyulan minnettarlığın bir ifadesi olduğunu da açıkça belirtmeye özen gösterdiler. Amerikan ordusundan bir sözcü, "Teröristler bizim kafirler olduğumuzu iddia ediyor. Ancak bu doğru değil. Ve bu yardımla bunun doğru olmadığını göstermeyi umuyoruz" şeklinde konuştu." 'Müşerref hayal gücünden yoksun' Pakistan'a yardım teklif eden ülkeler arasında, depremin vurduğu Keşmir bölgesi üzerindeki anlaşmazlık nedeniyle iki kez savaşa girdiği Hindistan da bulunuyor. İslamabad yönetimi, dün Hindistan'ın teklif ettiği 25 tonluk gıda ve tıbbı yardımı kabul edeceklerini açıkladı; ancak Keşmir'de ortak arama-kurtarma çalışmaları yapılması yönündeki teklifleri reddetti. Daily Telegraph'in bu konudaki yorumu şöyle: "Pakistan tarihinin en büyük doğal afeti, Hinditsan'la aralarında buzların eritilmesi için eşi zor bulunur bir fırsat sundu. Ancak, önce geniş kaynaklara sahip olan komşularının yardım tekliflerine kaçamak yanıtlar vererek, sonra da sadece küçük bir bölümünü kabul ederek Pakistan devlet başkanı General Pervez Müşerref hayal gücünden ne kadar yoksun olduğunu gösterdi." Almanya'ya ilk kadın başbakan Almanya'da üç hafta süren koalisyon pazarlıklarının ardından Angela Merkel'in başbakanlık koltuğuna oturacak olması, tüm gazetelerin ilgi gösterdiği haberler arasında. Independent gazetesi, bunun Almanya'nın modern tarihi için önemli bir an olduğu görüşünde. "Alman siyasetinin ağırlık merkezi böylece sağa kaydı ve ülke ilk kez bir kadın başbakana sahip olacak" diye yazıyor Independent. Almanya'da yayımlanan Berliner Zeitung ise, kurulacak kabinede sandalyelerin yarısının Sosyal Demokratlara verildiğini hatırlatarak, bu sonuçtan karlı çıkanın Merkel değil, Sosyal Demokratlar olduğunu yazıyor. Der Tagesspiegel de, bunun Schröder'in başbakanlık üzerinde hak iddia etmesi ve Schröder faktörünün azami düzeyde kullanılması sonucu elde edildiğini savunuyor. "Sosyal Demokratlar sadece iktidarı ellerinde tutmakla kalmayacak, aynı zamanda reform sürecinde önem taşıyan bakanlıklarda da sorumluluk onlara ait olacak" diyor Der Tagesspiegel. Frankfurter Allgemeine Zeitung da, Merkel'in başbakanlık koltuğu için ağır bir bedel ödediği görüşünde. Guardian gazetesi ise, bu koalisyonun nasıl işleyeceğini sorguluyor: "Sosyal Demokrat bir dışişleri bakanının Amerika Birleşik Devletleri'yle ilişkileri, Merkel'in vaadettiği üzere nasıl geliştireceğini görmek zor. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği konusundaki görüş ayrılıkları şu an için askıda. Ayrıca ekonomi bakanı olarak görev yapacak Edmund Stoiber'in Sosyal Demokrat bir maliye bakanıyla nasıl çalışacağını da kestirmek güç." Schröder'in vedası Financial Times gazetesinde ise, başbakanlığa veda edecek olan Schröder'in planlarına yer veriliyor: "Merrill Lynch'te bir ortaklık ya da Gazprom'da bir iş ihtimalinden bahsediliyor. Spekülasyonlar iş dünyasında bir kariyerden,i ailesine daha fazla zaman ayıracağına dek uzanıyor. Berlin kulislerinde üzerinde uzlaşılan bir tek konu var: Schröder siyasete veda ediyor." Kuş gribi alarmı Türkiye'de kuş gribi vakasına rastlanması ve binlerce kümes hayvanının itlaf edilmesi gazetelerde yer bulan başlıca haberler arasında. Independent gazetesinin başyazısında şu görüşler kaleme alınıyor: "Avrupa Komisyonu haklı olarak Türkiye'den tüm canlı kümes hayvanı ve kuş tüyü ithalatını yasakladı ancak bu tek başına yeterli değil. Bazı Avrupa ülkeleri bu hastalığa karşı hazırlıksız yakalanıyor. Hükümetlerin ayrı ayrı bu hastalıkla başetme çabaları yeterli olmayacaktır. Antiviral ilaçlar ve gerekli uzmanlar ciddi bir salgın ortaya çıkmadan önce Avrupa'da hazır edilmelidir. Küresel bir kamu sağlığı tehdidine korkutucu derecede yakınız." Times gazetesi de Türkiye'nin kuş gribi kuşkusuyla itlaf edilen hayvanlardan alınan örnekleri incelenmek üzere İngiltere'deki laboratuvarlara göndermekte geciktiğini yazıyor ve "Kuş gribi hakkındaki verileri paylaşma konusundaki hatalar milyonlarca hayatı riske sokabilir" diyor. BBC TÜRKÇE