Kurul üyeleri toplantıda birbirine girdi

İnsan Hakları Danışma Kurulu (İHDK) Başkanı İbrahim Kaboğlu, İHDK'nin ''artık kullanamayacağı'' belirtilen salonda basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısı sırasında ''Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar'' raporu konusunda sert tartışmalar yaşandı. Kaboğlu ve aralarında İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Hüsnü Öndül, İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen'in de bulunduğu bazı üyeler, saat 12.00 sıralarında Kurul'a tahsis edildiği belirtilen bir salon ve odanın bulunduğu Yüksel Caddesi'ndeki ''Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'' binasına geldiler. Kaboğlu ve üyeler Kurul'un toplantı yaptığı salona geçtiler. Salonda ''Kamu Görevlileri Etik Kurulu''nun toplantı yaptığının belirtilmesi üzerine, Kaboğlu ve beraberindekiler binanın kapısına yöneldiler. Bu sırada bir görevli, toplantının sona erdiğini bildirdi. Kaboğlu ve beraberindekiler, bunun üzerine salona döndüler. Bu sırada Etik Kurul Başkanı Mehmet Sağlam ve Kurul üyeleri salondan ayrıldılar. Sağlam, gazetecilerin soruları üzerine, toplantılarının bittiğini, o nedenle salonu boşalttıklarını ifade etti. Kurul olarak her ay 4 toplantı yaptıklarını ve bir ay önceden salonda toplantı yapacakları günlerin belli olduğunu bildiren Sağlam, Kasım ayında yapacakları toplantıların günlerinin de şimdiden bilindiğini ifade etti. BASIN TOPLANTISI İbrahim Kaboğlu ve bazı üyeler, daha sonra toplantı salonunda bir araya geldiler. Kaboğlu, toplantı öncesinde bir basın açıklaması yaptı. İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun, niteliği ve yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi veren Kaboğlu, Kurul'un yasayla kurulan bir ''danışma organı'' olduğunu anlattı. Kaboğlu, Kurul bünyesinde 13 komisyon ve alt komitenin kurulduğunu kaydetti. Alt gruplara kendi konularında rapor hazırlama yetkisi verildiğini belirten Kaboğlu, bu çerçevede Baskın Oran başkanlığındaki ilgili alt komitenin hazırladığı ''Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar'' raporunun, İHDK toplantısında tartışıldığını anlattı. Hiçbir sorun yaşanmadan raporun oylandığını, hiçbir itirazın dile getirilmediğini ifade eden Kaboğlu, dile getirilen görüşler doğrultusunda Oran'dan raporu revize etme ''temennisinde'' bulunulduğunu kaydetti. Oran'ın raporu gözden geçirdiğini ve kendisiyle sürekli temas halinde rapora son şeklini verdiğini ifade eden Kaboğlu, raporun, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'e iletilecek aşamaya geldiğini bildirdi. Raporda, azınlıklar ve kültürel haklar konusunda Lozan Antlaşması temel alınarak Türkiye'nin fotoğrafının çekildiğini belirten Kaboğlu, raporun oyçokluğuyla kabul edildiğini, oybirliği kuralının bulunmadığını yineledi. Kaboğlu, ''Kurulumuzun özerk bir yapısı vardır. Çoğulcu bir yapıya sahiptir. Her konu üzerinde herkesin mutlaka mutabakat sağlaması şartı bulunmamaktadır'' dedi. TOPLANTI SALONU Toplantı salonu konusuna da değinen Kaboğlu, salonun geçtiğimiz yaz aylarında İHDK'ye tahsis edildiğini ve binada bir odanın kendisi ile İnsan Hakları Ulusal Komite Başkanı İonna Kuçuradi'nin kullanımına verildiğini belirtti. Kaboğlu, bugün saat 11.00'de toplantı yapmak üzere salonu kullanacaklarını ilgililere ilettiklerini, ancak salonda ''Kamu Görevlileri Etik Kurulu''nun toplantı yapacağının belirtildiğini ifade etti. Kaboğlu, kendisine ve Kuçuradi'ye tahsis edilen odayı da kullanamayacaklarının bildirildiğini, çünkü kilidinin değiştirildiğinin söylendiğini anlattı. SORULAR VE TARTIŞMALAR Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kaboğlu, Baskın Oran'ın ilgili raporu revize ederken, bazı tekrarlar ile iki paragrafı çıkardığını, yeniden yazımı uygun bulunan bazı paragrafları revize ettiğini söyledi. Kaboğlu, ''Böylece rapor bizim arzuladığımız formata daha uygun bir hale getirilmiştir'' dedi. Raporların ''tam bir düşünce özgürlüğü ve karşılıklı görüşlere saygı çerçevesinde hazırlandığını'' belirten Kaboğlu, görevlerinin bunu hükümetlere bildirmek olduğunu ifade etti. Kaboğlu, ''Bunun gereklerini yerine getirip getirmemek onların takdirine bağlıdır'' diye konuştu. Bu arada, Kurul üyesi olan TİSK Genel Sekreter Yardımcısı Ferhat İlter, araya girip, ortada geçerli bir oylama bulunmadığı gerekçesiyle, yenilenmesini istedi. Baskın Oran'ın da müdahil olması üzerine Kaboğlu, araya girerek, basın toplantısından sonra üyelerin görüşlerini dile getirebileceklerini kaydetti. Kaboğlu, oylamanın yapıldığı toplantıda kimsenin hiçbir itirazda bulunmadığını yineledi. Bir başka soru üzerine Kaboğlu, raporun Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'e bugün verileceğini ve yeni bir oylamanın yapılmayacağını anlattı. Başka sorular üzerine, ''raporun hiç okunmadan, ya da yanlış okunarak kamuoyunda çok farklı noktalara çekildiğini'' belirten Kaboğlu, Lozan Antlaşması'nın değeri, saygınlığı ve üstünlüğünün raporda vurgulandığını, geçen zaman içinde Lozan Antlaşması'na aykırı uygulamalar yapıldığının belirtildiğini ifade etti. Kaboğlu, Anayasa'da Lozan Antlaşması'na uygunluk açısından değişikler yapıldığını söyledi. Oylama konusundaki tartışmalar üzerine araya giren Baskın Oran, kendisinden dilekte bulunulması üzerine, alt komisyon açısından bağlayıcı bir durum olmamasına rağmen, ''akademik etik icabı bazı iyileştirmeler yaptıklarını'' kaydetti. Bu sırada söz alan TOBB temsilcisi üye de rapora ''bölünmez bütünlük'' açısından muhalif kaldıklarını dile getirdi. Oylama konusunun yeniden tartışılmaya başlanması üzerine, Kaboğlu, oylamanın usule aykırı olduğunu düşünen üyenin yargıya başvurabileceğini söyledi. ''KİRLİLİĞİ TEMİZLEMEK ZORUNDASINIZ'' Basın toplantısının sonunda Kurul'un üyesi olan Toplumsal Dayanışma Derneği Başkanı Fethi Bolayır, rapora ilişkin sert eleştirilerde bulundu. Bolayır, ''Yapılan kirliliği temizlemek zorundasınız. Siz, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı ihanette bulundunuz. Bu lekeyi Türkiye Cumhuriyeti'nin üzerinden kaldırmak zorundasınız'' diye konuştu. Baskın Oran ise ''Doğruca mahkemeye gidin'' diyerek, karşılık verdi. Bir başka üye de raporu, ''yüzkarası'' olarak nitelendirdi. Basın toplantısının ardından Kurul çalışmalarına kalan üyelerle devam edildi. ANAHTAR KİLİDİ AÇTI Bu arada, gazetecilerin isteği üzerine, bir üye, Kaboğlu ve Kuçuradi'ye tahsis edilen ve kilidi değiştirildiği belirtilen odayı Kaboğlu'ndaki anahtarla açmayı denedi. Anahtarın kilidi açtığı görüldü. Odanın kapısında da Kaboğlu ve Kuçuradi'nin adlarının bulunduğu gözlendi.