Kurtulmuştan IMF tepkisi
Abone olSaadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, hükümetin IMF ile anlaşma girişimini eleştirdi.
SP Genel Başkanı Kurtulmuş: "Başbakan aslına dön, aksi takdirde
krizle gelen hükümetin krizle gidecek"
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, hükümetin IMF
ile anlaşma girişimini eleştirerek, "Sayın Başbakan, aslına dön,
kendine dön, Türkiye'ye dön, ülkenin gücüne dön. Yeniden güçlü bir
Türkiye'yi üretecek ekonomik programların uygulanmasına ön ayak ol.
Aksi takdirde krizle gelen hükümeti krizle göndermek Türkiye
siyasetinin vazgeçilmez istikameti olacak." dedi.
Kurtulmuş, partisince Bolu Abant Tabiat Parkı'ndaki Büyük Abant
Otel'de düzenlenen ve iki gün sürecek olan "1. İstişare
Toplantısı"na katıldı. Recai Kutan'ın da katıldığı toplantıda
açılış konuşmasını yapan Kurtulmuş, partisinin genel başkanlık
divanı, akademik çevreler ve fikir dünyasından katılanlarla
birlikte toplantıda beyin fırtınası yapacaklarını söyledi.
Kurtulmuş, şunları söyledi: "Burada öncelikle yeni döneme ilişkin
genel stratejiler ve arkasından da önümüzdeki seçimlerle alakalı
tanıtma stratejilerinin temeli olacak konuları tartışacağız. Bu
tartışmalar daha sonra belirlenmiş alanlarda derinleşerek devam
edecek. En kısa zamanda seçim stratejisini oluşturacak bu
çalışmalara bir nihayet verilecektir. Saadet Partisi 26 Ekim'de
yaptığı yeni kongresiyle birlikte gerçekten Türkiye'de bir umut
olmuş, yeniden geniş çevreler bakımından siyaset umudu merkez
haline gelmiştir. Bu kongre çok partili siyasi hayatında uzun
yıllar hatırlanacak coşku içinde gerçekleşti."
Kurtulmuş, bu dönemin Türkiye'de Saadet Partisi'ne daha çok ihtiyaç
duyulan bir dönem olduğunu ifade etti. Saadet Partisi'nin, güçlü
bir şekilde Türkiye'nin siyasi merkezi haline getirecek
çalışmalarda kararlılık gösterdiğini anlattı. Kongre sonunda üç
alanda büyük bir ilginin ortaya çıktığını belirten Kurtulmuş,
şunları kaydetti: "Saadet Partisi teşkilatlarında büyük bir
hareketlenme ve canlanma ortaya çıkmıştı. Hem kongre sırasında ve
sonrasında gelişmeler bizim beklentilerimizin üstündedir. Ben
bundan sona ana muhalefet oluruz demiştim. Ama şimdi onun da
ötesinde önümüzdeki seçimde büyük bir seçim seferberliği içinde 29
Mart akşamı iktidar yürüyüşü içerisinde olacağız. Geniş seçmen
kitlemizde ciddi umut ve hareketlenme ortaya çıktı. Bu önümüzdeki
dönemdeki çalışmalarla çok geniş kitlede aynı etkiyi gösterecek.
Bunu sağlamak için Anadolu'nun 13 bölgesinde büyük bölge
toplantıları yapmaya başlıyoruz. İlkini bu hafta sonu yapacağız,
ondan sonra Karadeniz programıyla devam edeceğiz. Böyle uzunca bir
süredir bir çıkış beklemiş olan kitleler de yeniden bu sevince
ortak olacaktır. Türkiye'de siyaset alternatifsizdir diye bir
hissiyat var. Biz yeni bir alternatif olacağız."
Saadet Partisi lideri Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim
ilave bir krizle karşı karşıya kalmamıza gerek yoktur. Dünya
ekonomisindeki yaşanacak herhangi bir kriz bizi fazlasıyla
etkileyecek ve etkiliyor. Bu anlamda dışarısı öksürse Türkiye verem
olacak noktadır."
BAŞBAKAN İMF GEREKÇESİNİ AÇIKLAMALI
Kurtulmuş, krizi 8 yıl önce haber verdiklerini belirterek, şöyle
devam etti: "Bugünkü krizi 8 sene önce anlatmışız. Türkiye'de
bunları söylemişiz. IMF'ye bağlı bir programla Türkiye ekonomisinin
güçlü hale gelmesinin, yapısal güçlenmesinin mümkün olmadığını
defalarca anlattık. Yolların neresinden dönersek kardır,
tedbirlerini ortaya koyması gerekiyor."
Kurtulmuş, hükümetin IMF ile anlaşma noktasına geldiğini de
belirterek, "15 gün içerisinde niçin keskin bir viraj alındığını
Başbakan'ın Türkiye kamuoyuna açıklaması gerekiyor. Anlaşma
yapmayız noktasından biz sizden para istemeye geldik noktasına
nasıl gelindi. Bunun çok ciddi gerekçesi olması gerekiyor. Bu
gerekçe de paylaşılmalı." ifadelerini kullandı.
Numan Kurtulmuş, IMF, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü'nün
sorgulandığı bir dönemde, Türkiye'nin IMF'den medet ummasının
anlaşılır bir tavır olmadığını aktardı. Kurtulmuş, Başbakan
Erdoğan'a seslenerek, "Sayın Başbakan aslına dön, kendine dön,
Türkiye'ye dön, kendi ülkenin gücüne dön, buradan yeniden güçlü bir
Türkiye üretecek ekonomik programların uygulanmasına ön ayak ol.
Aksi takdirde krizle gelen hükümeti krizle göndermek Türkiye
siyasetinin vazgeçilmez istikameti olacaktır." dedi.
İktidar partisinin batıda CHP, doğuda DTP ile gerilim siyaseti
yaptığını da iddia eden Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Zaten 6,5
yıllık süre içerisinde Türkiye bu gerilimlerle maalesef sadece
zaman kaybetmiştir. Sadece Türkiye toplumsal olarak yüksek
tansiyonlar içerisine düşmüştür. Bu gerilim üzerinden siyaset
yapmak kolay görülüyor. Bu siyasetin ülkeye katkısı görülmedi. Bu
gerilimin tarafı olan partilerin tarafı oldukları gerilimden
uzaklaştıkları görülüyor." Kurtulmuş, CHP'nin son 6,5 yıldır
muhafazakâr değerler üzerinden gerilim sürdürdüğünü kaydetti.
Kurtulmuş, bu konuda da şunları söyledi: "CHP özellikle geçtiğimiz
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Türkiye siyasetini ciddi bir
şekilde başörtülü eşi olan Cumhurbaşkanı olur mu olmaz mı
tartışmasıyla kilitledi. Şimdi CHP bu çarşaf açılımıyla birlikte
hem 27 Nisan olağanüstü dönemi hem de 22 Temmuz gerekçesini ortadan
kaldırmıştır. Dolayısıyla CHP gördü ki yaptığı gerilimin kendisine
faydası yok. Biz de daha önce CHP'nin açılımını desteklediğimizi
söylemiştik."