Kurtulmuş'tan Erdoğan'a sert uyarı!
Abone olSaadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş İNTERNETHABER'e gündemle ilgili önemli açıklamalarda bulundu
ZÜBEYİR KINDIRA
İNTERNETHABER-ÖZEL
ANKARA- Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan ve AK Parti hükümetini İsrail’e tavrı nedeniyle kutlarken, Ermeni açılımı, IMF anlaşması, Anayasa değişiklikleri, açılımlar konusunda sert eleştiriler getirdi. Hafta sonunu ailesi, yakınları, partililer ve bazı gazeteciler ile Gerede kaya Greenpark Otel'de piknikte geçiren Kurtulmuş, bir yandan futbol oynadı, bir yandan sevdikleriyle piknik yaptı.
Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş gündemdeki konularla ilgili İNTERNETHABER'e önemli açıklamalar yaptı.
İSRAİL DİZİYE NEDEN KIZDI?
İNTERNETHABER: İsrail ile yaşanan bir kriz var. Arka arkaya sorunlar yaşanıyor. Davos’ta yaşananlar, ardından dizi krizi…
KURTULMUŞ: Ayrılık dizisini çeken yönetmen, dizide hayali hiçbir sahne olmadığını açıkladı. ‘Gerçek görüntülerdir’, dedi. Burada İsrail’in tavrını anlamak mümkün değil. Hem zulmedeceksiniz. İnsanların başına bomba yağdıracaksınız, yaşlı, çocuk demeden başlarına fosfor bombalarını atacaksınız. Ama öldürdüğünüz söylendiği zaman buna izin vermeyeceksiniz, tepki göstereceksiniz. Bu dizi başka bir ülkede de yapılabilirdi. Burada bir anti-semitizm yok. İsrail, gerçek görüntülerden ve gerçeklerden neden rahatsız olduğunu kendi kendisine sormalı. Masumlar değil, zalim korkar. İnsanlara zulmettiği için en çok zalimler korkar. İsrail’in bu dizi nedeniyle Türkiye’ye yönelik tepkileri yakışıksız. İsrail, depremde bize askerleri ile yardım ettiğini başımıza kakıyor. Bu da çok ayıp! Bazı çevreler de İsrail’in tepkisini çekmeyelim, diye panik oldu. Gerek yok. Hükümetin tavrını ise olumlu buluyorum. Bu tavrın sürdürülmesini temenni ediyoruz.
TATBİKATIN İPTALİ YERİNDE
İNTERNETHABER: Tatbikat da iptal edildi.
KURTULMUŞ: Ortak tatbikat ortak düşmana karşı yapılır. Türkiye ile İsrail’in ortak düşmanı kim? Filistin mi, İran mı, Irak mı, Suriye mi? Bizim İsrail ile hangi ortak düşmanımız var ki, ortak tatbikat yapalım? Ortada Gazze gibi bir insanlık suçu varken, böyle bir ortamda böyle bir tatbikatın yapılması kötü ve izah edilemez bir durum olurdu. Yıllardır İsrail pilotları Türkiye’de eğitim yapacaklar sonra gidip, Gazze’de fosfor bombası atacaklar. Yıllardır yapılaması zaten yanlıştı. Bazı çevreler tatbikat krizi ile İsrail ile ilişkilerimizin onulmaz noktaya geleceğini düşünüyor. Unutulmasın ki, Türkiye bölgenin amiral gemisidir. Türkiye ile kimse kötü ilişkiler kurmak istemez. İsrail’in Türkiye’ye daha çok ihtiyacı vardır. Hükümetin yaptığı doğrudur. Halkın talepleri de bu yöndeydi.
KURTULMUŞ NEYİ TULUAT TİYATROSUNA BENZETTİ?
AÇILIM HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?
DUMANLA HABERLEŞSİNLER
İNTERNETHABER: Demokratik açılım geldi kameraya takıldı. Sizce görüşebilecekler mi?
KURTULMUŞ: Ben Ak Parti ve CHP’nin bir tuluat tiyatrosu oynadığına inanıyorum. Türkiye'nin başındaki bu terör sorunu, bu fitne açılım, Türkiye Cumhuriyeti’nin karşı karşıya kaldığı en önemli sorunudur. Asırlardır kardeşçe yaşayan insanlar arasına sokulan fitnenin bitirilmesi lazım. Herkes bu konuda ne düşünüyorsa ne biliyorsa konuşsun. Eteklerindeki taşları döksünler. Bu konu konuşulmaya başlayalı 4.5 ay geçti. Biri iktidar biri ana muhalefet olan bu iki parti, 4.5 ay geçtikten sonra mektupla acaba görüşebilir miyiz? diyorlar. Halk diyor ki, ‘bari dumanla haberleşsinler…’ Bu tutumları ne kadar yanlış. Bir sır olabilir, devlet sırrı konusu olabilir konuşulacak. Bunun konuşulma usulü de bellidir. Zaten devlet adamları her an kamera önündeymiş gibi konuşmalı.
RANT KONUSU DEĞİL
Bu konuda sadece ne yapılacağı değil nasıl yapılacağı da önemli. Bu konu hiçbir şekilde siyasi rant meselesi olarak görülemez. Kimse, siyasi risk olarak bakamaz. Bu konu sadece bir bölgenin sorunun değil tüm ülkenin sorunudur. Kim ne katkı sağlayacaksa sağlasın ama bilinsin ki, çözümün adresi yüce Meclis’tir. Bu hiçbir partinin projesi olamaz. Bu, Türkiye projesi olmalıdır. Tüm milletin içine katıldığı bir süreç olmalıdır. Biz Parlamento dışındayız ama biz de, büyük bir sorumluluk bilinci ile katkı sunuyoruz.
Ama gelin görün ki, 4.5 ay geçti hala; “görüşelim görüşmeyelim, kamerayla mı kamerasız mı?” diyorlar. Üsküdar’da akşam oldu. Meclis’teki 4 partide de sınıfta kaldı. Bu adamlar kelli felli adamlar ülkeyi yönetenler ve yönetmeye aday insanlar. Süreçte neler var bakın. "Kurt gibisin", "yok sen kuzusun", "sen de çakal gibisin", "namussuz" filan gibi kelimelerle birbirlerini suçluyorlar. Olacak iş mi? Kardeş kanını durdurmak için yaşanacak bir süreçte rant elde etmeye çalışmayı, herkes terk etmelidir. Tüm partiler doğru tavır almalı. Hala hükümetin ne düşündüğünü bilmiyoruz. hiç olmazsa 2 sayfalık bir metinle milleti ve bizi aydınlatmalıydılar. "Şu ana konu üzerine odaklanalım", denmesi gerekirdir. Biri diyor ki, "dağa çıkarız." Ne dağı? Millet zaten dağdan çocuklarını indirmeye çalışıyor, diğeri "Apo’yu muhatap alın" diyor. Bunu demek süreci tıkamaktır. Ak Parti ve CHP’nin görüşme ile ilgili süreçteki tavırları, aslında bu sorunu çözmek istemediklerini gösteriyor.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ OLMALI
İNTERNETHABER: Açılım denilince Anayasa değişikliği ilk akla gelen konu. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
KURTULMUŞ: Milletin bu hükümetten beklediği en önemli konu sivil ve demokratik bir Anayasa yapmasıdır. tüm bireylerin hak ve özgürlüklerini genişletecek yeni bir anayasa yapılmasını gerekli görüyoruz. Türkiye bugüne kadar anayasa değişikliklerini ya silahların gölgesinde, ihtilal sonrasında ya da AB emrettiği için yapmıştır. Partilerimiz milli egemenliğin ne olduğunu bir kez daha düşünmeli. Kim elinizi tutuyor? Yeterli çoğunluğunuz var. Değiştirin. Milletin gösterdiği istikamette bu anayasayı değiştirin. Bu anayasanın değişmez maddeleri hariç hepsini gözden geçirin.
Sardece Anayasa değişiklikleri Türkiye’deki tüm reformların kaynağı olarak da algılanmamalıdır. Esas olan metinlerin arkasındaki felsefedir. Sebeb-i hükümet nedir? Niçin hükümet ediyoruz? Halkın üzerinde bir demir yumruk gibi baskı kuran ama bunun yanı sıra ekonomik olarak devleti güçlendiren bir hükümet mi istiyoruz yokba herkesin adaletten refahtan pay aldığı güçlü bireylerden oluşan bir ülke mi amaçlıyoruz? Bu esası ortaya koymak gerek. Bizim hedefimiz güçlü bireyler üzerinde yükselen, yeniden büyük Türkiye'yi kurmaktır.
Anayasa değişikliği, Ak Parti’nin en büyük yükümlülüklerinden birisidir. Her sıkıntıda topu taca atarak bu değişiklikten kaçamaz. Seçime doğru "ben yapacaktım ama yaptırmadılar" diye ikinci kez aynı oyunu oynamamalı. 22 Temmuz’da bu oyunu oynadılar. Bir daha aynı oyunu oynayamazlar.
KURTULMUŞ’TAN IMF TARTIŞMALARINA SERT YANIT
HANGİ KONUDA ‘MİŞ GİBİ’ YAPILIYOR
ANLAŞMA TAMAM PİAR YAPILIYOR
İNTERNETHABER: IMF ile görüşmeler, sıcak para arayışı başta bir çok konu erken seçimi işaret ediyor. Size göre bir anlaşma yapılmalı mı?
KURTULMUŞ: Bana göre IMF ile anlaşma yapılmaması gerekir. Bunu hep söyledim. Uyardım. IMF programları ile Türkiye ekonomisi tümüyle dışa bağımlı hale getirildi. Ak parti de IMF ne diyorsa hangi emirleri verdiyse onu yerine getiren bir hükümet. Aslında IMF ile anlaşma yapıldı. Şimdi piar çalışması yapılıyor. Halk alıştırılıyor. Halkın tepkileri yumuşatılıyor, yani. Artık dünya ekonomik sisteminin battığı belli. IMF ile anlaşmak, Türkiye’yi batan bir ekonomik sistemin içine koymaktır. Türkiye’de tezgah dağıldı. Üretim kabiliyetleri bitmiştir. Çiftçi, sanayici, üretici üretemez noktaya gelmiştir, getirilmiştir. IMF ile anlaşma yoluna giderlerse ortada bir Ak Parti iktidarı kalmayacağı gibi ülkede de büyük sıkıntı olacaktır.
Yaşanan bu ekonomik sıkıntılar, artan yoksulluk ve işsizlik, öte yandan başbakanın partisinin yönetimini düzenlemesini yan yana düşünürseniz; bir erken seçim görülüyor. Ayrıca sayın başbakanın hedefi cumhurbaşkanlığı. Bunun için oyları ve Meclis’teki sayısı düşmeden 2010’de bir erken seçim görünüyor.
MİŞ GİBİ YAPIYOR
IMF toplantısında başbakanın konuşması olumluydu. "Dışarıdakilerin sesine kulak verin" diyor. Yahu sen sivil toplum kuruluşu başkanı mısın, dernek başkanı mısın? Başbakansın. Onların sesine kulak vermek durumunda olan bir noktadasın. Ne diyor onlar? "IMF ile anlaşmayın" diyor. Anlaşmayın. Ama aynı gün akşam ‘Ali IMF bize kaç para veriyor? diye soruyor. Yani mış gibi yapıyor. diğer konularda da reform yapıyormuş gibi adım atıyor ama reform yapmıyor.
ASKER HANGİ DURUMDA KONUŞMALI?
ERMENİ SORUNU HAKKINDA GÖRÜŞLERİ..
ASKER KONUŞMAMALI
İNTENETHABER: Hangi alanlarda reform yapılmalı?
KURTULMUŞ: Hakikaten Türkiye tahminlerimizin üzerinde büyük bir ülke. Çok zor görünen sorunları var ama kolay çözülebilir. 4 temel sorun Türk- Kürt, Alevi-Sünni, Asker-Sivil ve Yoksul-Zengin çelişkisi. Bunlasın çözümü iyi niyetle olur. Hükümet 2004’e kadar Avrupa ile konuştu. Sorunları oralarla tartıştı ve desteği oradan almaya çalıştı. 17 Aralık’tan sonra Türkiye’nin Avrupa ile ilerleyecek yolu kalmadı. Ak parti kendisini iktidara getiren sorunların çözümüne ilişkin bir şey yapmadı. 2007 seçimlerinden önce düşen oyları, 27 Nisan sürecinde askerin müdahalesi ile yeniden yükseldi. Asker konuşmamalı.İç siyasete müdahale etmemeli. 28 Şubat’tan sonra Ak partinin mantığı, ‘içerde askerin sopasını yiyoruz gidip dışarıda Avrupa’dan destek alalım askerin etkinliğini kıralım biraz demokrasi buluruz’ mantığıydı. Bunun yerine millettin desteğini ciddiye almalıydı. Şimdi de büyük Ortadoğu projesi hatası var. Bu proje bölgeyi bölme projesi. Hükümet artık çok ABD yanlısı politika sürdürüyor. Bu çok açık. Ne oldu da birdenbire Ermeni sınırının açılması gündeme geldi? "Ya çözeriz ya gelir birileri çözer" lafı ne kadar yanlış. Hükümettekiler kaç defa siyasi riskten söz ettiler. Ama siyaset zaten risktir. Turgut özal ‘bir bayramlık bir kefenlik gömleğimiz var’ diye bunu anlatıyordu.
AZERİLER DE İKNA EDİLDİ
İNTERNETHABER: Ermeni sorunu dediniz. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
KURTULMUŞ: Türkiye’nin somut olarak kazandığı hiçbir şey yok. Anladığım Azerbaycan da bu konuya ikna edilmiş. Türkiye ile Azeri devleti arasında çok ciddi sorunlar olur. Milletler arasında sorun olur. Azeriler kendilerini yarı yolda bırakılmış hisseder. Bu nedenle bir soğukluk olacağına inanıyorum ama Azeri yetkililer ikna edilecek.
Tam da mış gibi yapmak budur. İmza atılmış protokol imzalanmış, önce Meclis’e gelmeliydi. Şimdi başbakan ‘Karabağ çözülmeden olmaz’ diyor. Önceden söyleyeceksin. Süreç yürüyecek başbakan da güzel bir söz söylemiş biri olarak kayıtlara geçecek. Başbakanlık makamı güzel söz söyleme yeri değil. İcraat yeridir.