Kurtulmuş'tan Erbakanlar'a ince ayar!
Abone olKongre sonrası adeta intikam yemini eden Fatih Erbakan'ın sözlerine Numan Kurtulmuş'tan cevap geldi!
Olaylı geçen SP Kongresinin ardından Erbakan'ın oğlu
Fatih Erbakan'ın bir röportajda söylediği " Bu burada kalmaz"
sözleri çok tartışıldı. Fatih Erbakan daha sonra bu sözleri
yalanlasa da yaptığı çıkış "Saadet Partisi'nde neler oluyor?"
sorularıyla birlikte gözlerin Numan Kurtulmuş'a çevrilmesine neden
oldu.
Herkes Kurtulmuş'tan keskin cevaplar beklerken o sükunetini
korumaya devam ediyor. Vatan gazetesinden Deniz Güçer'e konuşan
Kurtulmuş, seviyeli uslübunu bozmazken " Kimse sonra pişman
olacağı sözler söylemesin" diyerek üstü kapalı da olsa
göz dağı vermeyi de ihmal etmedi.
Önce Fatih Erbakan konuştu ardından Necmettin Erbakan’ın
açıklamalarıyla gerilim doruğa ulaştı. Bu sözleri ağır buldunuz mu?
Yollar ikiye ayrılıyor diyebilir miyiz?
Tekrar söylüyorum kongre sonrasında çift listenin verdiği
gerginlikle söylenmiş olan sözlerdir. Ben partinin genel başkanı
olarak hem büyüklerime, hem benden yaşça küçükler şu tavsiyede
bulunurum: Nihayetinde hayat siyasetten ibaret değildir. Hiç kimse
sonradan pişman olacağı sözleri söylemesin. Sonradan pişman olacağı
işlerin içinde olmasın. Herkes bu süreci itidalli bir şekilde
yürütmek zorunda ve durumundadır. Eğer gerçekten ortada bu siyasi
hareketin geleceğine ilişkin insanlar müspet bir takım niyetler
taşıyorsa herkes sözlerine ve işlerine dikkat etsin.
Kavganın galibi kim olur?
Bir kavga olmaz. Birkaç gün sonra herkes yerli yerine oturur. Esas
işimiz bu kongre süreci de göstermiştir ki SP ile ne olacağıyla
Türkiye’nin tamamı ilgileniyor. Hiç kimse yüzde 5.5’lik partidir
diye bir kenara bırakmıyor. Bize düşen sokağa çıkmak ve halkın
içinde olmak.
Hala olağanüstü kongre ihtimali yok mu? Erbakan ekibi imza
toplamaya başladı...
Olabilir. Bizim kaanatimiz şu aşamada yapılacak bir olağanüstü
kongre partide bütünleşmeyi değil daha derin ayrılıkları, daha
büyük çatlakları ortaya çıkaracağıdır. Bu amaca kimsenin hizmet
etmek isteyeceğini zannetmiyorum. Yoksa hukukun gerektirdiğini ben
yaparım o ayrı bir şey. Ama bu atmosferde gidilecek olan bir
olağanüstü kongre insanların hisleri bu yoğunluktayken, kim hangi
amaca hizmet etmek için bu imzayı toparlarsa toplasın o amaca
hizmet etmeyecek. Belki daha derin çatlakların ve belki
bölünmelerin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Ki gördünüz kongrede
30, 40 kendini bilmez insan herkesi fevkalede rencide edecek
şekilde ortamı elektriklendirdi.
Bu bölünmede siz yollarınızı ayırabilir misiniz
partinizle?
Bana son seçimde oy vermiş 2 milyon 61 bin seçmenin oyu var. Her
gün Türkiye kamuoyunda ciddi bir ilgi ve teveccühle bize destek
veren milyonlarca insan var ve daha yeni kongreden çıkmış partinin
iradesi var. Bu iradenin gereklerini yerine getirmek
görevimdir.
Sayın Erbakan’ın size randevu vermediği doğru
mu?
Hayır. Şu aşamada biz önümüzdeki günlerde zaten görüşürüz. Bana
intikal etmiş böyle bir cevap yok. Sayın Erbakan’la ilişkimiz
tüzükte ne yazdığıyla ilgili değildir. Kendisi Türkiye’ye büyük
hizmetleri olan, büyük siyasi tecrübeleri olan, fikirlerinden
herkesin istifade etmesi gereken bir siyasi büyüktür.
Bu defa karşı taraf bir genel başkan adayı çıkaracak gibi
görünüyor?
Bakın kongre sürecinde çift liste yaşandı, doğru. Ancak çift genel
başkan adayı olmadı. Her iki listenin genel başkan adayı da Numan
Kurtulmuş oldu. Her iki listede de isimlerin büyük çoğunluğu
birbirinin aynısıdır. Ama listelerde olmayan, iki listenin çıkması
dolasıyla bazı arkadaşlarımızda, bazı ağabeylerimizde belli
burukluk ve kırgınlıklar olabilir. Ben bunları kongre heyecanı ve
ortamın verdiği kırgınlıkla söylenmiş sözler olarak telakki
ediyorum. Birkaç gün sonra herkes bunları unutur.
Bir grup ise konrgede yaşananları neredeyse büyük bir
‘devrim’ olarak adlandırdı.
Milli Görüş’ün zaten kendisi bir devrimdir. Bu milletin aslı ve
esasıdır. Hep söylüyorum; pergelin bir ucu kendi değerlerimizde
sabit kalacak, diğer ucuyla bütün toplumu ve insanlığı kuşatacak
kadar geniş fikirli, geniş ufuklu ve geniş yürekli olacağız. Bu
kongre de bu yönde atılmış bir adımdır.
Sayın Gül ve Sayın Erdoğan’da benzer bir ayrılık yaşanır
mı?
Hayır. SP Türkiye’de Milli Görüş’ün merkezidir. İşin sıcaklığı
geçtikten sonra daha rasyonel düşüneceğini ümit ediyorum. Bizim
yaptığımız, tabanımızın ve geniş kitlelerin bizden beklentisiydi.
Aslında bu anlamda da yapılanlar siyasi karşılığı olan sonucu
doğurmuştur.
Nasıl bir sonuç?
Şunu görüyorum: Dünyanın hiçbir yerinde yüzde 5.5 almış bir
partinin kongresinde iki liste çıkmasıyla kimse ilgilenmez. Oyumuz
yüzde 5.5 belki ama siyasi etkinliğimiz bunun kat be kat üstünde.
Bu kongrede günlerdir SP’nin gündemden düşmemiş olmasının tek somut
anlamı var benim için: Bundan sonra iktidar alternatifi SP’dir.
Yoksa medya niye bu kongreyle ilgilensin? Bence bu kongrenin en
önemli sonucu budur. Türkiye’de eğer tüm çevreler şöyle ya da böyle
en önemli sırasına bu kongreyi koyuyorsa SP Türkiye’nin en canlı
sosyolojik tabanına oturacaktır.
Sizin listeniz geçmeseydi ne olurdu?
Hiçbir şey fark etmezdi. İki tane farklı liste ve iki genel başkan
adayı yoktu sonuçta. Delegelerin hepsi zaten Kurtulmuş’a oy
verdi.
“Mücahit Numan” sloganlarını ilk defa o salonda
duyduk.
Ben de ilk defa bu kongrede duydum.
O salonda en çok üzüldüğünüz an ne oldu? Yumruklaşmalar
olabilir mi?
Gönül arzu ederdi ki bir kaç provokatif hadise olmasın. Oraya o gün
50 bin kişi geldi. Hepsi büyük fedekarlıkla, Anadolu’nun dört bir
tarafından geldiler. Yumruklaşmalar, ortalığı gerecek bir takım
sloganlar söyleyen kişi sayısı 50-60 kişidir. Yani o 50-60 kişi,
50-60 bin kişinin huzurunu bozdu. Olan budur. Keşke bozmasalardı.
Eğe onlar da makul insanlarsa yanlış yaptıklarını zamanla
görürler.
‘Gençleşme’ adımını atmış gibi görünüyorsunuz. Kafanızda
bir yaş ortalaması var mı?
Bu kongre bundan sonra geleceğe ilişkin daha umutlu bakmamıza neden
oldu. Sonuçları itibariyle de böyle oldu. Türkiye’de gelecek
seçimlere milyonlarca 21 yaşın altında genç katılacak. Bu kongrede
GİK’e belki normal zamanda alınmayacak olan bir çok genç
arkadaşımız girdi. Alışılmış kalıplarda devam edilseydi giremeyecek
olan bir çok genç arkadaşımız girdi. Bu benim için çok önemli ama
yetersizdir. Zaman içinde bu gençleşmeyi daha da sağlayacağız.