Kürt'ü PKK'dan korumalıyız!

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, partisince düzenlenen MYK sonrası bir basın toplantısı düzenledi.

PKK'nın kendisine yönelik kaçırma planı olduğu iddiasını değerlendiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, "Bu bilgi bana geldi. Gerekli tedbirler alınıyor. Bizim tavırlarımızdan her türlü ırkçı rahatsız olabliir" dedi.

KÜRT'Ü PKK'DAN KORUMALIYIZ

PKK terör örgütü maraza çıkarmayan Kürt'ü kürt saymıyor. Ya benim gibi Kürt olacaksın ya da sana yaşama hakkı tanımıyrum diyor. Bence bugün en önemli görevlerden biri de Kürtleri PKK'ya karşı korumalıyız.

Bizim tavırlarımızdan her türlü ırkçı rahatsız olabilir. Bizim icraatlarımızdan uçlardaki ırkçılar hoşlanmıyor. Bu bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Biz bu doğruları söylemekten geri durmayacağız. Bunu yapmaya devam ederse PKK ve PKK’nın uzantıları bundan sonra ‘barış ve demokrasi’ kelimesini kullanmamalı. Silahın olduğu yerde siyaset olmaz.

Bugüne kadar bütün Doğu ve Güneydoğu’da Ak Parti’nin teşkilatları hedef alındı. Bugünlerde BDP, PKK’yı meşrulaştırmaya çalışıyor. Doğu ve Güneydoğu’da BDP’nin tek rakibi Ak Parti’dir. Tunceli’de rakibi CHP’dir. Orada da CHP’li vekili kaçırıyor. İnsanları korkutup, sindirip, canlarına, mallarına zarar vererek BDP’ye daha fazla manevra alanı açıyorsanız bunun adı siyaset değildir. Bundan sonraki süreçte daha vahim şeylerle karşılaşabiliriz.

ÇİÇEK'İN METNİ SIKINTILAR BARINDIRIYOR

Meclis Başkanımızın 11 maddelik mutabakat metni var. TBMM milli iradenin tecelli ettiği yerdir. Kendi şahsı adına irade beyanında bulunursa bu önemsenecek bir şeydir. ‘Vatandaş Cemil Çiçek sıfatıyla böyle bir açıklama yaptım’ dedi.

"Biz temenni ederdik ki bu iyi niyetli ve teröre karşı ortak hassasiyetlerde buluşmayı tavsiye eden böyle bir mühim meselede partilerin grup başkanvekilleriyle bunu yapsaydı, onların da katkılarını alan bir şekilde yansıtılsa belki daha iyi olurdu.

Teklif çıkışı itibariyle iyi niyetlidir. Usul ve yöntem itibariyle kendi içinde bazı sıkıntılar barındırıyor.Kılıçdaroğlu, ‘TBMM’de böyle bir irade oluşsun’ dedi. Başbakanımız dedi ki ‘MHP kapıları kapattı, BDP istemeyebilir. Ama madem siz böyle iyi niyetle geldiniz. Siz ve biz birlikte çalışalım. Heyetler oluşturalım’ dedi. O gündür bugündür CHP’den olumlu bir cevap alınamadı. Bu irade yüzde 75’lik bir halk iradesini temsil eder.

CHP’ye kapımız açık, sonuna kadar açık olacak. MHP ve diğerlerine de açıktır
Mutabakat metninde, diyelim ki TSK’nın, güvenlik güçlerimizin bütün ihtiyaçları en kamil manada karşılanmıştır. Bunlar karşılanmıştır dendiğinde sanki burada eksik var anlamına gelir. Bu yanlış bir durum olur. Şehitlerle ilgili bugüne kadar hükümetimiz bugüne kadar yapılması gereken ne varsa maksimum düzeyde yapmıştır. Burada da sorun yoktur. Sayın Başkanın tüm toplumu teröre mücadeleye çağırması doğrudur."

TATİL TAMAMEN YALAN

Çelik konuşmasında hükümetin Suriye politikasını, Başbakan Erdoğan'ın geçmişte Suriye lideri Esad ve ailesiyle kurduğu yakın ilişkileri gündeme getirerek eleştiren muhalefete de yanıt verdi. Beşar Esad ve eşi Esma Esad'ın 2008 yılında Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan ile Bodrum'da görüşmelerini hatırlatan Çelik, "Birlikte tatil yaptılar diyorlar ama bu tamamen yalan" dedi ve şöyle devam etti:

"Sayın Başbakan ve eşi Bodrum'da iken Beşar Esad ailesiyle birlikte ziyarete gelmiştir ve bu şekilde görüşmüşlerdir. Bunda ne var? Bir ülkeyle ilişkileriniz iyiyken kötü olabilir. Dış politikalar durağan değildir. Biz her ülkeyle, bütün komşularımızla iyi ilişkilerimizin olmasını istiyoruz. Mesela geçmişte doğu bloku ülkeleriyle ilişkilerimiz çok kötüydü ama şu an iyi ilişkilerimiz var."