Kurtlar Vadisi Ergenekona girdi!
Abone olYarbay Dönmez, Ankara Yenikent'te bulunan mühimmatlarla ilgili verdiği ifadede, diziye göndermede bulundu.
Yarbay Mustafa Dönmez'in, Genelkurmay Başkanlığı Askeri
Mahkemesi'nde, “askeri eşyayı gizlemek” suçundan yargılanmasına
devam edildi. Duruşmada, Dönmez'in eşi Mühendis Binbaşı Fatma
Dönmez tanık olarak dinlendi.
Binbaşı Fatma Dönmez, dava konusu mühimmatların bulunduğu
Sapanca'daki evi, Sakarya'da görev yaptıkları sırada, emeklilik
günlerinde oturmak için arazi olarak aldıklarını, daha sonra
üzerine ev yaptırdıklarını söyledi.
MÜHİMMAT 2 AV TÜFEĞİ
Fatma Dönmez, “Sapanca'da bulunan malzemeler, kampetler, kıyafetler
benim istihkaklarımdır. Mühimmat olarak gördüğüm 2 av tüfeği var
onlarla da hiç ateş edilmedi. Onun dışında bir mühimmat ve askeri
malzeme görmedim” dedi. “Zir Vadisi'ndeki kazıda bulunan
mühimmatlara, gece görüş dürbünü ve diğer silahlara ilişkin hiçbir
bilgisi olmadığını” anlatan Fatma Dönmez, eşinin ajandasında hiçbir
krokiye rastlamadığını, günlük tuttuğunu hiç görmediğini
belirtti.
PREFABRİKE EVE HERKES GİREBİLİR
Binbaşı Fatma Dönmez, eşinin avukatı Gönenç Laçin'in sorusu
üzerine, Sapanca'daki evlerinin prefabrike olduğunu ve isteyenin
istediği zaman girmesine müsait olduğunu kaydetti. Fatma Dönmez,
evde değişik bir malzeme olması halinde kesinlikle fark edeceğini
de vurguladı.
Duruşma Hakimi Binbaşı Cemil Çelik, soruşturma sırasında
Genelkurmay Askeri Savcılığının talebiyle mühimmatlara ilişkin
rapor hazırlayan bilirkişilerin yeni bir rapor hazırlamasına karar
verildiğini açıkladı.
TSK BENİM ÜZERİMDEN YIPRATILMAK İSTENİYOR
Sanık Yarbay Mustafa Dönmez, bilirkişilerin mühimmatların menşeine
ilişkin de inceleme yapmasını isteyerek, numaraları silinmiş
mühimmatların hangi kurumlara kaç adet verildiğinin tespit
edilmesini talep etti. Zir Vadisi'nde 8 cins mühimmat bulunduğunu
ve bu mühimmatların MİT ile Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat
Daire Başkanlığına verildiğini öne süren Mustafa Dönmez, şahsı
üzerinden TSK'nın yıpratılmaya çalışıldığını, beylik silahının bile
terör örgütü silahı gibi gösterildiğini savundu.
BİLİRKİŞİ HERŞEYİ BİLİYOR MAŞALLAH
Mustafa Dönmez, geçen duruşma dinlenen el yazısı ve dokuman
inceleme uzmanının kendisini “dehşete düşürdüğünü” ifade ederek:
“Bilirkişinin yapacağı hatanın mesuliyeti neden benim olsun? Bu
adalet hepimize lazım, yarın bir bilirkişi de onun defterini dürer.
Mevlana 'ilim denizse ben bir damlayım', Aristo 'bir şey biliyorum
o da hiçbir şey bilmediğimdir' diyor, ama maşallah bizim bilirkişi
her şeyi biliyor. Bilirkişi, resmen beni suçlu ilan etti.
KURTLAR VADİSİ GİBİ
Türk subayının silahı alınmaz. Bu da bizim ayıbımızdır. Silahımın
polise gönderilmemesi lazımdı. Ben, yeminine başından sonuna kadar
sadık olan bir subayım. Ordu'ya verilen mühimmat, istihbarat
servislerimize de verilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı bir
operasyon var, operasyonun somut ayağı benim. Aynı kişiler kişi
olarak Mustafa Kemal'e saldırıyorsa, kurum olarak da Türk Silahlı
Kuvvetlerine saldırıyor. Operasyonu polisin istihbarat daire
başkanlığının bir ekibi yaptı. Ben yaşadığım sürece bunu ortaya
çıkartacağım. İstihbarat birimleri, Kurtlar Vadisi ve başka
dizilerle insanları akıl tutulmasına uğratıyorlar.”
TÜRKİYE'YE KARŞI KOMPLO HAREKETİ YAPILIYOR
Yarbay Mustafa Dönmez'in avukatı Gönenç Laçin de son günlerde
Türkiye'ye karşı bir komplo hareketi yapıldığını savunarak,
müvekkili Dönmez'in de aynı komploya uğradığını iddia etti. Avukat
Laçin, “İçişleri Bakanı, polis akademisinde gizli toplantılar
yapıyor, bu komplonun izidir. Her komplonun izi vardır. Bu davada
da komplonun izi, krokilerdir. Krokilerle ilgili bilirkişi kesin
kanaatlerde bulunmuştur. Ancak diğer bilirkişiler dinlenmemiştir.
Diğer bilirkişilerin de dinlenmesini talep ediyoruz” diye
konuştu.
Duruşmaya verilen kısa aranın ardından ara kararı açıklayan Hakim
Binbaşı Çelik, oluşturulan bilirkişi heyetine mühimmatlarla ilgili
bilgiler verilerek, 1 aylık süre sonunda rapor hazırlanmasına karar
verildiğini söyledi. Yarbay Dönmez'in tutukluluk halinin devamına
karar veren Mahkeme, duruşmayı 9 Ekim 2009 Cuma gününe
erteledi.