Kürtçe Kuran sürprizi
Abone olTRT’nin “Kürtçe kanal” açılımının ardından “devlet eliyle” Kürtçe Kuran tartışması da yeniden gündeme geldi. Diyanet
Diyanet İşleri Yayın Kurulu Başkanı Yeprem, “Neden olmasın”
derken, Başkan Yardımcısı Görmez, “Her lehçeden olabilir, sakıncası
yok” dedi. Tek sıkıntı Kürt kökenli bilim adamı
bulabilmek
İşleri Başkanlığı’nın iki yetkin ismi daha önce de tartışılan “Kuran-ı Kerim’in Kürtçe Meali” projesine yeşil ışık yaktı.
Diyanet’in Yayın Kurulu Başkanı Prof. Dr. Saim Yeprem, Kürtçe Kuran konusunda şunları söyledi: “Kürtçe mevlit metinleri zaten var. Devlet eliyle Kürtçe Kuran-ı Kerim’in hazırlanması da yapılmayacak bir şey değil. Kuran her dilde olmalıdır. Kürtçe, Türkiye’de bulunan bir vakadır. Bu çerçevede Kürtçe meali de hazılanmalı. TRT bile Kürtçe yayına karar verdikten sonra, Kürtçe Kur’an meali neden olmasın. Yaşanacak en büyük sıkıntı, Kürtçe’yi ve Arapça’yı çok iyi konuşan ilim adamına ihtiyaç bulunması...”
DİYANET BÖLGEYE ÇOK HASSAS
Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu da, ağırlıklı olarak Kürt kökenli vatandaşların yaşadığı Güneydoğu Bölgesi’ne özel önem veriyor. Bardakoğlu geçtiğimiz günlerde Güneydoğu’ya yaptığı ziyaret sırasında bölgedeki müftülerle bir dizi toplantı yapmıştı. Diyanet’in önümüzdeki dönem bölge çalışmaları arasında, Doğu ve Güneydoğu illerine “kadın vaiz” gönderilmesi de bulunuyor. Öte yandan bölge halkının dini hassasiyeti DTP’nin de dikkatini çekmişti. DTP’nin geçtiğimiz yıl Diyarbakır’da yapılan mitinginde, resmi kimliği olmayan bir imam eline Kuran alarak halka hitap etmişti. Daha sonra bu imam hakkında soruşturma başlatılmıştı.
DİN BİLGİNLERİNE İHTİYAÇ VAR
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yayınlardan sorumlu olan Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez de Kürtçe Kuran’a destek verdi. Görmez, şunları kaydetti: “Sadece Kürtçe değil, her dilde ve lehçede Kuran meali olmalı. Ancak gündemimizde böyle bir çalışma yok. Çünkü Kürtçe’ye göre çok daha yaygın olarak kullanılan başkaca dillerin tercümelerini henüz yapamadık. Kürtçe Kuran’ın hazırlanması başlı başına bir ilim meselesidir. Böyle bir çalışma için Kürtçe meali gerçekleştirecek, Kürtçe’yi iyi konuşup yazabilen din bilginlerine ihtiyaç var. Önce bu bilginlerin bulunması gerekiyor.”
Ali Ekber Ertürk-Akşam
İşleri Başkanlığı’nın iki yetkin ismi daha önce de tartışılan “Kuran-ı Kerim’in Kürtçe Meali” projesine yeşil ışık yaktı.
Diyanet’in Yayın Kurulu Başkanı Prof. Dr. Saim Yeprem, Kürtçe Kuran konusunda şunları söyledi: “Kürtçe mevlit metinleri zaten var. Devlet eliyle Kürtçe Kuran-ı Kerim’in hazırlanması da yapılmayacak bir şey değil. Kuran her dilde olmalıdır. Kürtçe, Türkiye’de bulunan bir vakadır. Bu çerçevede Kürtçe meali de hazılanmalı. TRT bile Kürtçe yayına karar verdikten sonra, Kürtçe Kur’an meali neden olmasın. Yaşanacak en büyük sıkıntı, Kürtçe’yi ve Arapça’yı çok iyi konuşan ilim adamına ihtiyaç bulunması...”
DİYANET BÖLGEYE ÇOK HASSAS
Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu da, ağırlıklı olarak Kürt kökenli vatandaşların yaşadığı Güneydoğu Bölgesi’ne özel önem veriyor. Bardakoğlu geçtiğimiz günlerde Güneydoğu’ya yaptığı ziyaret sırasında bölgedeki müftülerle bir dizi toplantı yapmıştı. Diyanet’in önümüzdeki dönem bölge çalışmaları arasında, Doğu ve Güneydoğu illerine “kadın vaiz” gönderilmesi de bulunuyor. Öte yandan bölge halkının dini hassasiyeti DTP’nin de dikkatini çekmişti. DTP’nin geçtiğimiz yıl Diyarbakır’da yapılan mitinginde, resmi kimliği olmayan bir imam eline Kuran alarak halka hitap etmişti. Daha sonra bu imam hakkında soruşturma başlatılmıştı.
DİN BİLGİNLERİNE İHTİYAÇ VAR
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yayınlardan sorumlu olan Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez de Kürtçe Kuran’a destek verdi. Görmez, şunları kaydetti: “Sadece Kürtçe değil, her dilde ve lehçede Kuran meali olmalı. Ancak gündemimizde böyle bir çalışma yok. Çünkü Kürtçe’ye göre çok daha yaygın olarak kullanılan başkaca dillerin tercümelerini henüz yapamadık. Kürtçe Kuran’ın hazırlanması başlı başına bir ilim meselesidir. Böyle bir çalışma için Kürtçe meali gerçekleştirecek, Kürtçe’yi iyi konuşup yazabilen din bilginlerine ihtiyaç var. Önce bu bilginlerin bulunması gerekiyor.”
Ali Ekber Ertürk-Akşam