Kürt sorununda farklı bir öneri
Abone olSosyolog Müfit Yüksel, Güneydoğu'da tarihi medreselerin faal hale getirilmesini istedi...
Kürt Sorununun tartışıldığı Asıl Mesele programında,
sorunun çözümü konusunda Medreselerin nasıl kullanılabileceği
tartışıldı.
TGRT'de ekrana gelen Asıl Mesele programında Salih Tuna'nın konukları Sosyolog Müfit Yüksel, Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu'ydu.
MEDRESELER FAAL HALE GETİRİLSİN
Kürt sorununun tartışıldığı programda Yüksel, Güneydoğu'daki hâlâ
faal olan tarihi medreselerden bahsederken, bu medreselerin
Tevhid-i Tedrisat kanununa uydurularak resmileştirilmesi
gerektiğini söyledi.
Sosyolog Müfid Yüksel PKK ve laikçi Kürtlerin, Kürtçe’deki dini
kelime ve tabirleri ayıklayarak Kemalistler gibi dil devrimi
yapmaya çalıştıklarını öne sürdü.
Daha önceki bir röportajında da Müfit Yüksel, Medreselerin nasıl
bir statüsü olması gerektiğinin sorulması üzerine şu yanıtı
vermişti:
"BÖLÜNME TEHLİKESİ OLMADAN KİMLİK KAZANILMIŞ
OLUR"
"Medreselere yasal bir statü verilmeli. Serbest bırakılıp bunların
sivil toplum kuruluşları olan vakıflar tarafından işletilmesine
izin verilmeli. Diyanet ve MEB bunları denetler. Kürtçe
dinî-ilmî eğitim yapan medreselerin serbest bırakılması Kürtlere
kimlik kazandırmak gibi önemli bir görev üstlenir. Böylelikle
bölünme tehlikesi olmadan kimlik kazanılmış olur. Ayrıca, din
eğitimine çok ciddî bir kalite getirir. Zira Kürt medreselerinde
imam hatip liseleri ve İlahiyat fakültelerinin durumunun aksine,
Arapça sarf-nahiv; mantık, Münazara, Bedî’, beyân, fıkıh ve tefsir
usûlü gibi âlet ilimleri çok güçlü. Ayrıca, Kürtçe-Arapça dinî-ilmî
eğitim yapan bir medreseyi batıdaki, Karadeniz’deki bir insan
kabullenir. Toplumsal gerilim kaynağı olmaz. Bugün Doğu
Karadeniz’den gelip Norşin, Tillo ve Ohîn Medreselerinde eğitim
alan birçok insan var. Bundan sonra, 86 yıldır
uygulanamamış Tevhid-i Tedrisat kanunun anlamı ve işlevi
kalmamıştır. Tamamen zorlamalı ve kadük bir kanundur."