Kürt Festivali'nin yankıları sürüyor

Türk Halk Müziği Sanatçısı Musa Eroğlu, Ankara DGM Başsavcılığı'nca yürütülen ''Kürt Festivali'' soruşturması sırasında, hem polisin, hem savcının, hem de sanatçıların yıprandığını belirterek, ''Ben, ona üzülüyorum'' dedi. Eroğlu, Türkiye'de ''her şeyin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini düşündüğünü'' bildirdi. ''Ben bir kültür insanıyım. 60 yaşındayım, sanki bir provokasyona geldik'' diyen Eroğlu, şunları söyledi: ''Bir konser için İtalya'ya gitsem, orada yasadışı örgütler varsa, ben Türkü söylemeyecek miyim? Ortada bir eylem, bir suç işlenmiş ise götürürsün yargıya, cezasını verir. Yakaladığın adama (sen hangi örgüttensin?)... Böyle bir mantık olur mu?. Gider araştırırsın, sanığın itiraz etme hakkı olmaz. Sen bunu yapıyorsan, sanatçılara uyarıda bulunacaksın. İstihbaratın var. Her yere bir dakikada ulaşma imkanın var. Bu ülkenin insanlarını, sanatçılarını belirli siyasetten uzak tutup, zarar görmesini istemiyorsan, bir telefon ile (gitmenizi tavsiye etmiyoruz) denilir, sanatçılar da gitmez. Sanatçılar niye başlarını durup dururken derde soksun ki...'' Bu olayda ''hem polisin, hem savcının hem de sanatçıların yıprandığını'', onun için kendisinin ''çok üzüntülü olduğunu'' ifade eden Musa Eroğlu ''Niye bu olayda polis yıpransın, devletin savcısı yıpransın, sanatçısı yıpransın? Buna çok dikkat etmek lazım. Odağına insan sevgisini oturtmuş, 60 yıldır elinde sazıyla, ülkenin yasalarına saygılı, bu ülkede yaşayan her insanı seven bir kişiyim'' diye konuştu. Eroğlu, dün, Ankara'da soruşturmayı yürüten DGM Cumhuriyet Savcısı Cengiz Köksal'a yaklaşık 1 saat ifade vermişti.