Kürecik'teki tartışılan radarın şifreleri!
Abone olTartışma yaratan Füze Kalkanı projesinin bilinmeyen şifrelerini Hürriyet yazarı tek tek açıkladı...
Hürriyet'ten Tolga Tanş, Füze Kalkanı projesi
çerçevesinde Amerikalılar tarafından Malatya Kürecik'e
konuşlandırılan radarın izini Washington'da sürdü.
Buna göre radarın onay mercii Türkiye, operasyon ve bakımı ise ABD
yürütüyor. Mayıs sonrasında havada hareket eden en küçük bir unsuru
bile fark edebilen 200 milyon dolarlık radarın NATO bünyesine
katılabileceği söyleniyor.
Malatya Kürecik'e yerleştirilen Amerikan radarıyla ilgili
Washington'da bir araştırma yaptık. Aralarında Pentagon yetkilileri
ve Füze Savunma Yanlısı Birlik isimli sivil toplum örgütü Başkanı
Riki Ellison'ın da bulunduğu kaynakların anlattığından ortaya çıkan
radar portresi şöyle:
STATÜ
Üst düzey bir Pentagon yetkilisi, onay mercii olarak radarın
kumandasının Türkiye'de olduğunu söyledi. "Biz operasyon ve
bakımı yürütüyoruz" dedi. Ancak radar aslında NATO'nun
füze savunma sisteminin bir parçası olarak konulduğu halde NATO
henüz operasyonda yok. Pentagon, Mayıs'taki NATO Zirvesi'nde bu
geçiş için bir plan açıklanmasını beklediklerini belirtti. Ancak
tarih halen net değil.
NATO
Radardan alınan bilgiler doğrudan Ramstein (Almanya) ve Rota'daki
(İspanya) Amerikan üsleriyle paylaşılıyor. NATO'nun dahli ise
Ramstein'da özel olarak dizayn edilen kumanda odasına NATO
yetkililerinin girmesiyle başlayacak. Bunun dışında, NATO'nun rolü,
Kürecik'teki operasyona herhangi bir etki etmeyecek.
MALİYET
Malatya'ya konuşlu, hem denizciler hem de karacılar için tasarlanan
X bandı TPY-2 radarın maliyeti 150-200 milyon dolar. Yıllık
operasyon maliyeti de 40 milyon dolar. Ancak 30 kişilik bir
Amerikan grubu tarafından yönetilmesi mümkün. 10'u asker, diğerleri
sivil. Tüm maliyetler ise ABD'nin bütçesinden.
EMSAL
Bu radardan dünyada şu anda 4 adet var. Faal olanlar Türkiye
dışında İsrail ve Japonya'da. Bir de Hawaii'de test halinde bir
tane var. Radar, tehdit kapsamında fırlatılan füzeleri tespit
ediyor. Ramstein ve Rota'daki merkezlerde de hem gemidekiler hem de
karaya konuşlu bataryalar arasında düşman füzeyi önleyecek en uygun
konumdaki füze bataryası belirleniyor. Sonra bilgiler seçilen
bataryaya aktarılıyor.
TEKNİK
TPY-2 çok gelişmiş bir radar. Bir kamyon kasası büyüklüğünde.
Taşınabilir. Havada hızlı hareket eden en ufak bir unsuru bile
tespit edebiliyor. Komünikasyon dinlemesi gibi bir özelliği ise
yok. Üretici Raytheon. Radar şu anda ABD'nin Avrupa Ordusu EUCOM
bünyesinde. Ama stratejik bir varlık olduğundan Strategic
Command'in (STRATCOM) envanterinde. Daha önce Missile Defense
Agency'deydi, onlar yeni devretti.
KİRA
Türkiye sınırları içinde radarın güvenliğinden Türkiye sorumlu. Bu
açıdan Kürecik'teki bölgenin kullanımı için ABD'nin Türkiye'ye
yüklü bir ödeme yapmış olması gerek. Rusya ve İran'ı düşününce
sadece bunun politik maliyeti için değil. Aynı zamanda o arazinin
kullanımından ve güvenliğinden doğan maliyetler açısından.
Radar şimdilik savunmasız
GÜVENLİK
Radarın güvenliğine dair en önemli soru işareti ise radar şu anda
bir füze savunma sistemi ile korunmuyor. TPY-2 radar, üç tip füzeyi
harekete geçirebiliyor. Bunlar SM-3, THAAD ve GMD füzeleri. Fakat
Patriot füzeleri bu sisteme entegre değil. Oysa Türkiye'nin füze
savunması Patriot'lar üzerine kurulu. Yani İran bu radarı hedef
alırsa, şu anda radarı koruyan herhangi bir füze savunması yok.
PATRIOT'LAR
ABD'nin burada tek önerebileceği formül ise Türkiye'den radarı
Patriotları ile korumasını istemek. Ama bu Patriot'lar da
Türkiye'nin malı ve Türkiye'nin kendi askeri üsleri gibi stratejik
varlıkları dururken neden bu radarı koruyacağının cevabı yok. Riki
Ellison'a göre ise bunun yanıtı şu olabilir: Patriotlar için
Türkiye'nin ödeyeceği faturada (7.8 milyar dolar) yüklü bir
indirim.