Küçükçekmece Zeki Demirkubuz'u ağırladı

11 Mart Perşembe günü, filmlerinde ve hayata bakışında çok önemli bir yeri bulunduğunu belirttiği Dostoyevski üzerine kapsamlı bir söyleşi yapan Zeki Demirkubuz, dünyaca ünlü Rus yazarın anlam dünyası ve algısı hakkındaki düşüncelerini Küçükçekmecelilerle paylaştı. Cennet Kültür ve Sanat Merkezi'nde senarist Tarık Tufan'ın moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide, dinleyiciler, yönetmen Zeki Demirkubuz’u daha yakından tanıma ve Dostoyevski ile ilgili daha kapsamlı bilgi edinme şansına sahip oldular.

Dostoyevski'yi ilk kez cezaevinde okumaya başladığını belirten Demirkubuz, Suç ve Ceza, Ecinniler ve Karamozov Kardeşler romanlarının hayatında büyük değeri olduğunu söyledi. "İnsanlığın en temel meselesi iyilik arayışıdır." diyen Demirkubuz, tablonun hiç de öyle olmadığını ve insanların iyilik adına akılalmaz kötülükler yaptıklarına dikkat çekti. Dostoyevski'nin, insan doğasındaki ötekileştirilen ve görülmek istenmeyen yönleri, romanlarında ustalıkla ortaya koyduğunu söyleyen Demirkubuz, " Dostoyevski'de iyi veya kötü kavramı yoktur. Ona göre çok zeki bir üniversite öğrencisi aynı zamanda aşağılık bir katil olabilir. Dostoyevski'nin en büyük mücadelesi, insanın aykırılıklar ve çelişkiler içinde, akli olduğu kadar akıl dışı bir varlık olduğunu göstermeye çalışmaktır. Onun için gerçek her şeyin üstündedir. " diye konuştu.

Ünlü Rus yazarın, yazdıklarının sorumluluğunu hayatı pahasına taşıyarak genel entelektüel aydın çizgisinden uzakta bir yerde bulunduğunu ifade eden Zeki Demirkubuz, " Dostoyevski, Nietzsche'ye ilham kaynağı olmuş akıl dışı bir adamdır. Ona göre, iki kere iki beş eder. Eğer iki kere iki dört ediyorsa zaten insanlık için konuşmaya değer hiçbir şey yoktur." dedi.