Küçük kız konuştu büyükler kapıştı
Abone olVali: Çocuğunun sırtından para kazananlar var... Kaymakam: Aileye 2006, 2007 ve 2008 yılı ayni kömür yardımı yapıldı...
Bursa'nın Orhangazi ilçesinde, karnelerin dağıtıldığı 22 Ocak
günü sınıfta yaptığı konuşması öğretmeni tarafından videoya alınıp
sosyal paylaşım sitesi Facebook'da yayınlandıktan sonra ilgi odağı
olan Gizem Bera Yüksel'in babası Salih Yüksel, “Kızım İstanbul’da
televizyon kanallarının ilgi odağı oldu. Beyazıt Öztürk ve Acun
onunla özel ilgileniyor. Reklam filminde oynatacaklar. Bu çikolata
veya kola reklamı olabilir” dedi.
Atatürk İlköğretim Okulu üçüncü sınıf öğrencisi kızının
konuşmasından önce evindeki bir çuval kömürün şimdi 80 çuvala
ulaştığını söyleyen Yüksel, kırmızı yırtık botlarıyla ayakları
ıslanan Gizem'in giymesi için kargoyla dört çift yeni bot
gönderildiğini belirtti. Telefon eden çok sayıda insanın banka
hesap numarasını istediğini belirten Salih Yüksel, yapılacak
yardımlarla çocuklarının hayatının kurtulacağını vurguladı.
Vali 'Kalıbınıza tüküreyim'e
şaşırmış
Bursa Valisi Şahabettin Harput,
dün düzenlediği basın toplantısında Gizem Bera Yüksel'in "Beyaz
Show"da kendisine "Kalıbınıza tüküreyim" demesine şaşırdığını ancak
bunları bilinçli olarak söylemediğini kaydetti. Valilik tarafından
çocuğun her türlü ihtiyacının karşılandığını anlatan Harput, “Çocuk
ruh halini en saf haliyle, biraz da ailenin etkisiyle dışa vuruyor”
dedi.
Görüntülerdeki Gizem Bera Yüksel ve Havva Mutlu'nun içlerinden
gelen saf ve samimi duyguları aktardığını, çok akıllı ve kendini
ifade edebilen çocuklar olduğunu, onlara sahip çıkılacağını
söyleyen Harput, İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar'a talimat
verdiğini, Gizem ve Havva’nın yatılı veya başka bir okulda
okumaları için elinden geleni yapacağını kaydetti.
Yardım sessizce
yapılmalı
Cep telefonu ile çocukların
görüntülerini çeken öğretmeni kınayan, okul müdürü ve öğretmen
hakkındaki soruşturmanın devam ettiğini belirten Harput, şöyle
dedi: “Öğretmenler, anne babaları gibi onların her sorunuyla
ilgilenmeli. Burada yanlış olan öğretmenimizin çocuğun durumunu
tespit ettikten sonra müdürü bildirmemesi. Sosyal Yardımlaşma
Vakfı'na haber vermeli, sesizce, çocuğun onuru kırılmadan yardım
alınmalıdır. O görüntüyü çekip bazı kanalları kullanarak medyaya
teşhir etmek, hem sosyal hem de çocuğun psikolojik yönü itibariyle
kabul edilemez bir durum.” Çocuğunun sırtından para kazananlar
Öğrencilerin medyada teşhir edilmesinin yanlış olduğunu, Yüksel'in
15 yıl sonra kendisinin nasıl istismar edildiğinin farkına
varacağını ve üzüleceğini kaydeden Harput, "Üzüm yemek mi, bağcı
dövülmek mi isteniyor” diye sordu.
Toplumda “Medya ile kendimizi göstererek bazı ihtiyaçlarımızı
giderebiliriz” düşüncesinin ortaya çıktığını anlatan Harput, sosyal
devlet anlayışının yok edildiğini, çocuğunun sırtından para kazanan
aileler olduğunu söyledi.
Kaymakamlık yardımı basına
açıkladı
Orhangazi Kaymakamı Ertan Peynircioğlu, Gizem’in ailesinin 2006'dan
bu yana kömürden eğitim yardımına kadar Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışma Vakfı'nın tüm desteklerinden yararlandığını, kömür
yardımı için kaymakamlığa başvuruda bulunmasına rağmen kendilerine
yardım edilmediği şeklindeki iddiaların gerçek dışı olduğunu
kaydetti.
Peynircioğlu, baba Salih Yüksel’in ilk olarak 25 Ocak 2006'da
başvurmasının ardından ailenin başvurularının hiç geri
çevrilmediğini belirterek, basına şunları açıkladı: "İlgiliye
vakfımızca bugüne kadar ayni, nakdi, yakacak ve eğitim yardımları
olmak üzere defalarca yardımda bulunulmuştur. Öğrenim gören dört
çocuğu için her ay düzenli olarak eğitim destekleri kapsamında
Şartlı Nakit Transfer yardımından faydalandırılmıştır ve halen
devam etmektedir. Ayrıca Vakfımızca yapılan genel eğitim
yardımlarından faydalandırılmışlardır. Aileye 2006, 2007 ve 2008
yılı ayni kömür yardımı yapılmıştır. 2009 yılı kömür yardımı 2009
Ağustos ayı itibariyle dağıtılmaya başlanmıştır. İlgilinin 2009
yılında vakfımıza kömür yardımı başvurusu olmamıştır. İlgilinin
kömür yardımı talebini içeren dilekçesi, 28 Ocak 2010'da posta
yoluyla vakfımıza intikal etmiştir." Yüksel’in, görüntülerin
yayınlandığı 26 Ocak Salı günü dilekçesini posta yoluyla
gönderdiğini belirten Peynircioğlu, Yüksel’in Kaymakamlık binası
karşısında bulunan PTT Binası’na kadar gelmesine rağmen dilekçeyi
neden kendilerine doğrudan vermediğini anlamadığını söyledi.