Küçük balık yoksa büyük balık da yok!
Abone olGreenpeace Akdeniz, denizlerimizin geleceğini tehlikeye atan yavru balık avı ve satışının durdurulması için çağrıda bulundu.
İstanbul, 11 Kasım 2010 - Greenpeace Akdeniz, bugün
duyurduğu yavru balık projesi ile denizlerimizin geleceğini
tehlikeye atan yavru balık avı ve satışının durdurulması için
çağrıda bulundu. Greenpeace gönüllüleri, Beşiktaş Balık Pazarı’nda,
balıkçılara ve tüketicilere dağıttıkları balık boyları cetvelleri
ile, herkesi bu kampanyaya katılmaya davet etti. www.kacsantim.org
adresini ziyaret ederek de kampanyaya destek
verilebiliyor.
Greenpeace Akdeniz, 2007’de de hazırladığı balık boyları cetveli ile tüketiciyi yasal boylar konusunda uyararak, avlanırken bunlara bile uyulmadığını anlatmıştı. Denizlerde balık stokları hızla tükenirken, bir kez bile yumurtlayamamış balıkların, yani yavru balıkların avlanması ve satılmasının acilen durdurulması için yaptığı çağrıyı yineliyor. Greenpeace'in, bu kez yayınladığı ve tüketiciye dağıttığı cetvelde ise, varolan bilimsel verilere dayanan en önemli ticari türlerin üreme boylarına yer veriliyor. Önerilen boylar, bilim insanlarının en önemli ticari türlerin üreme ve bilinen stok durumlarına bağlı olarak önerdiği minimum avlanma boylarından oluşuyor. Gelecekte de denizlerimizde balık olmasını istiyorsak, yasal avlanma boylarının bilimsel verilere dayanması şart.
Greenpeace Akdeniz Denizler Kampanyası Sorumlusu Banu
Dökmecibaşı “Yetişkin bir balık, her yumurtlamada binlerce yavru
verir, oysa ona en az bir kez bu şansı vermeden avlarsak soyu
tehlikeye girer. İşte bu nedenle, balık stoklarının aşırı ve
kontrolsüz avlanma sonucu hızla azalması, endüstriyel balıkçılığın
henüz yavru olan balıkları hedeflemelerine neden olmaktadır. Bu da
tüm stokların yakın zamanda tükenmesine neden olacaktır, yani yavru
balık avlanmaya ve satılmaya devam ederse yakın zamanda
denizlerimizde balık kalmayacak.
Biz bu projeyi balıkçılığın denetimsiz ve plansız olarak büyümesini
ve artan yasadışı avlanmayı durdurmak için hayata geçirdik. Tarım
ve Köyişleri Bakanlığı'nın, yasal avlanma boylarını bilimsel
verilere göre değiştirerek, yavru balık avını ve satışını
denetlemesini ve bir an önce önemli türlerin yumurtlama ve gelişme
alanlarının koruma altına alınmasını talep ediyoruz” dedi.
BALIĞINI ÖLÇTÜN MÜ?
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın yayınladığı suürünleri
sirkülerinde pekçok ticari türün avlanma boyları gerçek üreme
boylarına kıyasla son derece küçük kalmakta. Örneğin, Bakanlığın
sirkülerinde lüferin avlanma boyu 14 cm verilmişken aslında bu
balığın üreme boyu en az 20 ila 25 cm dir. Bazı türlerin bilinen
stok durumları o kadar risk altında ki, üreme boyuna erişen
bireylerin yumurtlaması çok önemli. Aynı şekilde kalkan için yasal
avlanma boyu 40 cm, ancak bilimsel olarak üreme boyu 42-44 cm.
Ancak stokları kötü durumda olduğu için Greenpeace min 45 cm
öneriyor. Greenpeace, tüketicileri, www.kacsantim.org sitesinde de
yer alan önerilen balık boyları sayesinde doğru balık tüketimi
konusunda bilinçlendiriyor.
Dökmecibaşı, “Denizlerimiz kirlilik, iklim değişikliği, yabancı türlerin artması, kıyısal yapılaşma, trol ve gırgır avcılığı gibi pekçok tehditle karşı karşıya. Tüm bu veriler, ilgili yaptırım ve yasaların acilen ciddi olarak uygulanmasının ve daha da genişletilerek önlemler alınmasının gerekliliğini kanıtlıyor. Aksi takdirde deniz kaynaklarının tükenmesi ile hem en değerli besin kaynaklarımızdan birini kaybedeceğiz, hem de yaşamı buna bağlı olan insanların, öncelikle balıkçıların geleceğini yokedeceğiz. Tarım Bakanlığı, acilen sürdürülebilir balıkçılık politikaları geliştirmeye ve uygulamaya başlamalı. Bunun için de tüketicileri yavru balık almamaya ve tüketmemeye çağırıyoruz” diye ekledi. Haber içerisinde kullanılan fotoğraflar Caner Özkan'a aittir.