Küçük Ağa'nın yönetmeninden Mehmet Can'a övgüler

Türkiye’nin ilk dijital Sinema Televizyon Dergisi Filmstudio’nun 11.sayısı yayına girdi. Şubat sayısının Kapak konuğu Küçük Ağa dizisinin yönetmeni Aysun Akyüz Mehdiabbas.

Aysun Akyüz Mehdiabbas, Kanal D’nin en çok izlenen dizilerinden ‘Küçük Ağa’nın gizli kahramanı. İki sezondur izlenme rekorları kıran dizinin yönetmen koltuğunda oturan Aysun Akyüz Mehdiabbas dizinin bu denli sevilme nedenini açıkladı.

"Küçük Ağa seyirciyi drama boğmuyor."

YÖNETMEN OLMAYA ORTAOKULDA KARAR VERDİM

Ortaokul yıllarında yönetmen olmayı kafama koymuştum. İlgim ve hevesim vardı. Daha o yaşlarda tiyatro gösterilerinde görev alıyordum. Dolayısıyla üniversitede de Sinema Televizyon Bölümü’nü tercih ettim.

KADIN YÖNETMENLER SETTE CİNSİYETSİZ    

Kadınlar erkek gibi sahada çalışıyor. Kadın yönetmenler olarak kadının narinliğinden uzağız. Kendimizi cinsiyetsiz düşünüyoruz. Set hayatı zordur, bir erkek gibi davranmanız lazım.

Uykumuzun gelmemesi, hastalanmamamız, üşümememiz lazım. Dağlara bizim de erkekler gibi tırmanabilmemiz lazım. Ama bir kadın gibi duygusal tarafınızı sürdürebildiğinizde, bence erkek yönetmenlerden daha avantajlı bir hale gelebiliyorsunuz. Yani, kadın dokunuşunu yakaladığımız zaman, yönetmenlikte avantajımız artıyor. Çünkü biz kadınlar disiplini seviyoruz. Programlı çalışmayı, gardımızı almayı seviyoruz. Başımıza gelecekleri, yağmuru, karı, senaryo aksiliklerini önceden hesaplayabiliyoruz. Ama erkek her zaman bir kadın narinliğinde düşünemeyebiliyor.

SENARİSTLERİN YAZDIKLARINA SAYGI DUYUYORUM

Çok gerekmedikçe senaryonun dışına çıkmıyorum. Sonuçta o senaryoyu yazmak için günlerce çalışan senaristler var. Senaristlerin yazdıklarına saygı duyuyorum. Özel metodlarım yok. Senaryomu önceden okuyup çalışıyorum. Ekibim ile de toplantılarımız set öncesi oluyor. Bu hazırlıkları yaptıktan sonra sete girdiğimiz zaman daha kısa zamanda daha verimli çalışmış oluyoruz.

KÜÇÜK AĞA ÇOK SEVİLDİ ÇÜNKÜ...

Doğallığı ve samimiyetini seyirciye çok iyi yansıttığımızı düşünüyorum. Seyirciyi drama boğmuyoruz. Yeri geliyor hayvan sevgisinin önemini, yeri geliyor çocukların haylazlıkları ile ailelerine ne kadar büyük dersler verdiğini daha keyifli şekilde anlatıyoruz. İnsanlar da zaten her şeyden bıkmışken, ağır diziler yerine bizimle eğlenmeyi, keyiflenmeyi tercih ediyorlar.

EMİR BERKE ZİNCİDİ’NİN GELECEĞİNİ ÇOK PARLAK GÖRÜYORUM

Emir Berke’nin oyunculuğuna bayılıyorum. İlerisi açık. Geleceğini çok parlak ve başarılı görüyorum. Sette çok disiplinli, çabuk ezberliyor ve uyguluyor. Rolünü hissediyor ve izleyene de hissettiriyor.

DOĞRU CAST, DOĞRU SENARYO İLE TUTMAZ DEDİĞİN İŞLER BİLE TUTAR

Son dönem dizi sektörünün çok geliştiğini ve çok güzel işler çıktığını düşünüyorum. Deneme yanılma yöntemleri oluyor. Daha önce denenmiş şeylerin tutup tutmayacağı düşünülüyor. Bazı şeyler tamamen cast ve hikayeye bağlı. Doğru cast ve hikaye olduğu zaman görselliğe de önem verilir, yönetmen de kendisinden farklı yorumlar katarsa, tutmaz dediğin işlerin de tuttuğu oluyor.

FAVORİ OYUNCULARINIZ KİM?

Erdal Beşikçioğlu, Nurgül Yeşilçay, Fikret Kuşkan, Zuhal Olcay, Demet Evgar oyunculuğunu beğendiğim kişilerin başında geliyor.



FAVORİ YÖNETMENLERİ

Ferzan Özpetek, Fatih Akın, Semih Kaplanoğlu, Zeki Demirkubuz ve Çağan Irmak yönetmenliklerini takdir ettiğim kişiler. Yönetmen olarak kesinlikle Çağan Irmak almalı, alır da. Özgünlüğünü kanıtlamış bir yönetmen. Dili de güzel hikayeleri de. Oyuncu olarak Nurgül Yeşilçay, Fikret Kuşkan alabilir.

YÖNETMEN OLMAK İSTEYENLERE TAVSİYELER

Öncelikle bu işin okulunu okusunlar. Algılarını açık tutsunlar, meraklı, gözlemci, en önemlisi de sabırlı olsunlar. Bol bol sinema ve tiyatro izlesinler ve asla çalışmaktan yorulmasınlar.

İLK SİNEMA FİLMİ YAZA

İlk sinema filmimi bu yaz çekeceğim. Bir Haber Gönder adlı film, bir gurbet hikayesi olacak. Almanya’da geçecek, bir ayağı da Akdeniz bölgesi olacak. Yapımcılığını eşim Ali Mehdiabbas yapacak.

BOSPHORUS PLATOLARI İSTANBUL’DAKİ EN BAŞARILI PLATO

Bosphorus Film Platoları’nda çalışmaktan acayip mutluyum. Aradığım her şeyin fazlasını bulduğum bir plato. İnsanların güleryüzü ile karşılaşmakta işin piyangosu. Ayrıca İstanbul’da gördüğüm en başarılı plato.