Kriz zamanlarında söylenmemesi gerekenler

Partnerinizin bir konuda (iş, ruhsal durum, sağlık) sorunu var ve kendini iyi hissetmiyor. Bunu aşabileceğine inanıyorsunuz. Bazen onu rahatlatacağını sanarak kurduğunuz cümleler ters etki yaratabilir.

İşte söylenmemesi gerekenler:

Küçümsemek: Sözkonusu sorunun üstesinden geleceğine emin olsanız ya da bu size çok büyük bir problem gibi görünmese bile bunu hafife aldığınızı hissettiren ifadeler kullanmayın. "Bu da bir şey mi? Neden bu kadar sorun ediyorsun?" dediğinizde sorunu hafifletmiş olmaz, onun düşünceleri ve duygularıyla ilgili şeylerin önemli olmadığını düşündüğünüz izlenimi verirsiniz.

Rasyonelleştirmek: Partnerinizin endişelerine, irrasyonel ve saçma düşünmenin sonucuymuş gibi yaklaştığınızda bu onun daha iyi hissetmesini sağlamaz. Onun endişelerini, bunların yersiz ve saçma olduğunu iddia ederek ortadan kaldıramazsınız. "Endişelerin yersiz. Bunları aş lütfen" demekle, endişeler uçup gitmiyor.

Rekabetçi sızlanma: Bu küçük oyunda, partnerinizin en büyük yakınmalarla 'kazanmasını' istemezsiniz. O yüzden onu alt etmeye çalışırsınız. "Bunun kötü olduğunu mu sanıyorsun? Ben işimi kaybedebilirim!" gibi cümleler kendi sorunlarınız ya da endişeleriniz yanında onunkinin öneminin olmadığını söylemeniz anlamına gelir. Partneriniz onun duygularını ve endişelerini yaşama alanı olmadığını düşünebilir.

Tamir etme: Partneriniz kendini iyi hissetmediğinde, tüm sorunları çözmek için atağa geçersiniz. Kendinize göre bir çözüm planı yapıp, onun çözümlerinizi onaylamaması halinde de çileden çıkarsınız. Bu ona patronluk tasladığınızı ve anlaşılmadığını hissettirir.

Savunma: Bu senaryoda, partnerinizin duygularına sanki size şahsi bir saldırıymış gibi tepki verirsiniz. Eğer kötü hissediyorsa, sorumlunun siz olduğunu hissedersiniz. Bu yüzden durumu bir mahkemeye çevirip kendinizi savunmaya başlarsınız. Bu hiçbir yere varmaz, daha da sinirlenir ve onun duygularını görmezden gelmiş olursunuz.

Geri çekilme: Bu durumda sadece geri çekilirsiniz. Onun hisleri ya da endişelerini dinlemekten yılıp geri çekilirsiniz, sessizleşir ya da somurtursunuz ve belki de ortamı terk edersiniz. Sonuçta kendini tamamen yalnız ve terk edilmiş hissedecek, durum daha da kötüleşecektir.