Kriz şirketlerde yolsuzluğu tetikledi
Abone olTürk yöneticilere göre ekonomik kriz, son iki yılda şirketlerdeki yolsuzlukların sayısını artırdı.
Bağımsız denetim ve danışmanlık firması Ernst&Young
Türkiye tarafından hazırlanan Global Yolsuzluk Anketi’ne yanıt
veren Türk yöneticilerin yüzde 14’ü, son 2 yılda şirketlerinde
önemli bir yolsuzluk olayı yaşandığını bildirdi. Dünyada ise ankete
katılan yöneticilerin yüzde 16’sı şirketlerinde bir yolsuzluk
yaşandığı yönünde görüş açıkladı.
Ernst&Young Türkiye Genel Müdürü Osman Dinçbaş ve Güney Doğu
Avrupa ve Türkiye Usulsüzlük İncelemesi ve Uyuşmazlık Danışmanlığı
Bölümü Sorumlu Ortağı Dilek Çilingir’in katılımıyla gerçekleşen
basın toplantısında sunulan araştırma, ekonomik krizin tüm dünyada
olduğu gibi Türkiye’de de şirketlerde yaşanan yolsuzlukların
sayısını artırdığı yönünde bir sonuç ortaya koydu.
Dünya genelinde bin 409, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’da 353 ve
Türkiye’den 50 yönetici ile görüşülerek gerçekleştirilen araştırma
raporuna göre, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerindeki ve dünyadaki
katılımcıların oranına(yüzde 16) paralel olarak, Türk
katılımcıların da yüzde 14’ü son 2 yıl içinde şirketlerinde önemli
bir yolsuzluk olayı yaşandığı görüşünü ifade etti. Yolsuzluk
eylemlerinin önlenmesinde Türk yöneticilerin yüzde 90 gibi yüksek
bir oranı, güçlü bir iç denetim mekanizmasının etkili olabileceğini
açıklarken, dünya genelinde ise bu oranın yüzde 65 düzeyinde
kaldığı görülüyor. Anket sonuçları, özellikle şirket içi
kontroller(yüzde 86) ve kurum içi yolsuzlukla mücadele
politikasının belirlenmesinin(yüzde 58) yolsuzlukla mücadele
konusundaki öneminin altını çizen katılımcıların, muhtemel
usulsüzlük eylemlerinin deşifre olmasında en etkin rol oynayan
ihbarcıların teşvik edilmesi ve korunması konusunda, dünyadaki
katılımcılarla aynı hassasiyeti göstermediklerine de işaret
etti.
YÖNETİM KURULLARI SORUMLULUK ALMAKTAN
KAÇINIYOR
Anketin Türkiye katılımcıları muhtemel bir usulsüzlük karşısında
yönetim kurulu üyelerinin yüzde 88’i şirket faaliyetlerine bağlı
olarak aldıkları sorumluluk konusunda oldukça kaygılı olduklarını
belirtirken bu oran, dünya genelinde yüzde 76, Orta ve Doğu Avrupa
ise yüzde 83 olarak ortaya çıktı. Dünya genelinde katılımcıların
önemli bir bölümü(yüzde 17) şirketlerinde ‘işleri hızlandırmak’
amacıyla para verilmesinin(facilitation payments) yasak olup
olmadığı konusunda emin değil. Benzer şekilde Türk yöneticilerin
yüzde 11’i de bu konudaki şirket politikaları hakkında bilgi sahibi
olmadıklarını belirtti.Türk firmalarının yüzde 86’sı kesin olarak
bu tür ödemelerin yasak olduğunu söylerken,dünya genelinde ve Orta
ile Doğu Avrupa genelinde de(yüzde 76,yüzde77) benzer oranlar
görülüyor.
Ernst&Young Güney Doğu Avrupa ve Türkiye Usulsüzlük İncelemesi
ve Uyuşmazlık Danışmanlığı Bölümü Sorumlu Ortağı Dilek Çilingir,
raporla ilgili olarak şunları söyledi:
“Son iki yılda, finansal krizde ayakta kalabilmeyi başaran pek çok
şirket, büyümeyi yeniden hedef almaya başlamıştır ya da
başlayacaktır.Büyüme, değişik piyasalarda ya da sektörlerde
olabilecek ve beraberinde yeni usulsüzlük riskleri
getirebilecektir.Bu büyüme sürecinde şirket yönetimleri tarafından
etik değerlere yapılacak güçlü yatırım ve gösterilen bağlılık çok
büyük önem taşımaktadır.Çünkü bu yatırım ve bağlılık, Şirket
çalışanlarının etik değerlerden sapmamalarını teşvik edecek ve
şirketlerin piyasalarda ve diğer şirketler nezdinde daha iyi
konumlanmalarına yardımcı olacak,şirketlerin, düzenleyici
kurumların ve hükümetlerin son yıllarda artan denetim ve gözetim
uygulamalarına karşı korunmasını da sağlayacaktır.”