Kredi kartları tasarısı imzaya açıldı

Adalet Bakanı ve hükümet sözcüsü Cemil Çiçek, devletin kamu kurum ve kuruluşları ile müzakere sürecine hazır olduğunu ifade ederek her bakanlıkta ya genel müdürlük seviyesinde ya da daire başkanlığı düzeyinde AB ile ilgili birimlerin bulunduğunu bildirdi. Bakan Çiçek, ''Türkiye, 3 Ekim müzakerelerine, hazırlıklarını tümüyle tamamlamış olarak girmektedir'' dedi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamalar sonrasında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Çiçek, bir gazetecinin, ''Tarama sürecine başlanmış oldu, ancak müzakere heyetine yönelik herhangi bir açıklama yapılmadı. Bu konuda geç kalınıp, kalınmadığını öğrenebilir miyiz?'' şeklindeki sorusu üzerine herhangi bir geç kalınma durumunun söz konusu olmadığını bildirdi. Çiçek, şunları kaydetti: ''Bize göre, geç kalınma durumu söz konusu değil. Müzakere heyeti başkanı belli, baş müzakereci arkadaşımız belli, hangi bölümle ilgili müzakere yapılacaksa onunla muhatap olan kuruluşlar var. Diyelim ki, bilim ve araştırma başlığında, bu tarama yapılacaksa bilim ve araştırma ile ilgili hangi bakanlıklar, hangi kuruluşlar ise bunun çalışmaları zaten yapılmış durumda. Bununla ilgili çizelgeler zaten var, o birimlerden bu konuyla ilgili uzmanlardan oluşan bir heyet bunu götürecek. Diyelim ki, eğitim ve kültür konusu müzakere edilecek. Eğitim ve kültür başlığıyla ilgili hangi kurumlar görevli ise onlar bu müzakere heyetinin içerisine dahil edilecektir. Uzunca bir süredir hemen hemen her bakanlıkta ya genel müdürlük seviyesinde ya da daire başkanlığı düzeyinde AB ile ilgili birimlerimiz var. Bunun bünyesinde yetişmiş, o bakanlığın uzmanları, bürokratları çalışmaktadır. Her bakanlıkta müsteşar yardımcısı düzeyinde işin uç noktası olan arkadaşlarımız görevlendirilmiştir. Bununla ilgili sayın Babacan'ın yaptığı çalışmalar var. Türkiye, 3 ekim müzakerelerine hazırlıklarını tümüyle tamamlamış olarak girmektedir.'' -''BABACAN'IN YÜKÜ''- Çiçek, ''Baş müzakereci Ali Babacan'ın omzunda çok ağır bir yük olacak. Devlet Bakanlığı görevini beraberinde yürütecek mi?'' sorusuna karşılık Babacan'ın şimdilik her iki görevi de götüreceğini söyledi. Bakan Babacan'ın bu işi layıkıyla götüreceğine inandığını ifade eden Çiçek, ''Zaten tek başına götürülecek bir iş değildir. AB ülkelerinin müzakere sürecine baktığımızda bu, bir takım oyunudur. Tek bir kişinin gayretiyle yapılan bir iş değil. Hükümet olarak her birimiz ve devletin tüm kurumları bu işi takım ruhu içinde yürütecektir. Şu an için böyle bir ayrılma söz konusu değildir'' dedi. -BANKA KARTLARI- Çiçek, ''Kredi kartları limitinin belirlenmesinde ne kıstas alınacak? Faiz oranlarının belirlenmesinde ölçü var mı? Eskiden faizler bakiyeye değil borcun tamamına uygulanıyordu, bu konudaki düzenlemeler nelerdir?'' sorusunu yanıtlarken de şunları kaydetti: ''Serbest piyasa şartlarını dikkate almamız gerekiyor. Serbest piyasa, başıboş piyasa anlamına gelmemelidir. Bu ikisini dengeleyecek bir kısım kriterler tespit edilmiştir. Bir taraftan tüketicileri korumak lazım, öbür taraftan bankacılık sistemini tıkayacak bir kısım kuralları da getirmememiz lazım. Aşırılıklara kaçmadan iki hususu da dengelemek söz konusu olabilir. Tasarı hazırlanırken bankacılarla ve ilgili kuruluşlarla görüşülerek hazırlandığı için bazı kriterler tespit edilmiştir. Bazı sınırlandırmalar getiriliyor. Bir taraftan tüketiciyi koruyalım ama sistemi tıkamayalım. Sistemi tıkarsanız bu defa daha sonra o kartların verilmesi zorlaşır, bunun sağladığı avantajlardan Türkiye istifade edemez. Bu ikisini dengede tutmamız gerekiyor. Bununla ilgili kriterler tasarıda var.'' Çiçek, bir gazetecinin Bakanlar Kurulu'nun gündemi dışında, terörle mücadele konusunda bir soru sormak istemesi üzerine, ''Evvela gündemi soracaksın'' diyerek gündem dışı soru sorulmasını istemedi. AB konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a kutlama mesajları gelip gelmediğinin sorulması üzerine de çeşitli tebrik mesajları geldiğini belirten Çiçek, tebrik mesajlarının daha sonra da gelebileceğini ifade etti. -''SÜRECİN UZAYIP KISALMASI...''- Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında tam üyelik ile ilgili sürecin konuşulup konuşulmadığı yönündeki soru üzerine, şunları kaydetti: ''Tam üyelikle ilgili süreci bugün konuşmadık. Bu sürecin uzayıp kısalması biraz bize, biraz muhataplarımıza bağlı. Tarama süreciyle ilgili yapılmak istenen şey şudur: Bir tarafta AB müktesebatının fotoğrafı var, bir de Türkiye'nin mevzuat ve uygulamalarının fotoğrafı var. Bu ikisini yan yana getirmek suretiyle işin değerlendirmesi yapılacak. Bu süre zarfında biz kendi fotoğrafımızı, AB fotoğrafıyla ne kadar kısa sürede örtüştürebilirsek bu süre o kadar kısalmış olur. Biz üzerimize düşenleri ne kadar erken yapabilirsek, AB makamlarına da 'biz üzerimizi düşeni yaptık, şu işi tamamlayalım' deme imkanımız olacaktır.'' -''ESKİSİNDEN DAHA SÜRATLE ÇALIŞMAMIZ GEREKEN SÜREÇ''- Bakan Çiçek, 17 Aralık sürecinde çıkarılması gerekli olan 6 yasayı TBMM'den geçirerek 3 Ekim'in yolunu açtıklarını anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü: ''Geriye dönüp baktığımızda 17 Aralık sürecine giderken 6 tane yasanın çıkarılması gerekiyordu, bunlar hep unutuldu. Biz bu 6 yasayı; Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, İnfaz Yasası, Adli Kolluk gibi düzenlemeleri 17 Aralık'a kadar yetiştirmeseydik 3 Ekim kararı alınamazdı ve biz bu noktada olamazdık. Önümüzde eskisinden daha da süratle çalışmamız gereken bir süreç var. 35 başlıkla ilgili yapacağımız yasal düzenlemeler de olacaktır. Uygulamaya yönelik daha sıkı takip edeceğimiz dönemler de olacaktır. Dolayısıyla biz üzerimize düşenleri ne kadar erken, doğru yaparsak muhataplarımız açısından da bu süreyi kısaltmak o derece mümkün olacaktır. Bizim tarafımızda eksiklikler olduğu sürece karşı tarafta 'bu işleri yapmadınız' diyecek ve işler, her defasında uzayacak. Bu husus, iki taraflı çabaya bağlı.'' Çiçek, bir başka soru üzerine de ek protokol ve deklarasyon konularının TBMM'ye geleceğini ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül tarafından TBMM'ye bilgi verileceğini söyledi. Çiçek, boş olan AB Genel Sekreterliği için atama konusunun, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında görüşülmediğini sözlerine ekledi.