Kredi kartı faizleri tefeciden beter
Abone olAygün, ''Maalesef bu ülkede tefeciden borç almak, kredi kartı kullanmaktan daha cazip hale geldi'' dedi.
ATO Başkanı Sinan Aygün yaptığı yazılı açıklamada, 2003 yılında
bir önceki yıla göre yüzde 57 artış göstererek 40.3 katrilyon
lirayı bulan kredi kartı harcamalarının 2004 yılının ilk üç ayında
şimdiden 7.3 katrilyon lira olduğunu söyledi. Buna göre 20 milyonu
aşkın kredi kartının kullanıldığı Türkiye'de her bir kredi kartına
düşen kredilendirilmiş borç tutarının 350 milyon lira olduğunu
kaydeden Aygün, kredi kartlarında geri dönmeyen kredi miktarının
ise 348.7 trilyon lirayla yeni bir rekora imza attığını belirtti.
Enflasyonun yıllık yüzde 10'un altına düşmesine rağmen, bazı
bankaların aylık kredi kartı faizlerinin yıllık enflasyon rakamını
bile aştığını dikkat çeken Aygün, tüketici kredisi faizlerini aylık
yüzde 2.15'e kadar çeken bankaların kredi kartı faizlerini
düşürmemekte ısrar etmesinin mantıklı bir izahının bulunmadığnı
söyledi. Kredi kartı faizlerine baz teşkil edecek çeşitli faiz
oranları hakkında örnekler veren Aygün, devletin vatandaşa
uyguladığı faizlerin aylık yüzde 4, yıllık yüzde 48, Hazine'nin
borçlanma faizleri bankaların müşterilerine verdiği mevduat faiz
oranlarının yüzde 25 olmasına karşılık, kredi kartı faizlerinin
aylık ortalama yüzde 6.85, yıllık yüzde 120 düzeyinde seyrettiğinin
altını çizen Aygün, şu anda kredi kartı faizlerinin tüketici
kredisi faizlerine oranla yüzde 250 oranında pahalı olduğuna
söyledi. "KREDİ KARTI FAİZLERİ NORMALDE YÜZDE 4'DEN FAZLA OLMAMALI
Aygün, şöyle dedi: "Bir banka kredi kartına 9.95, yıllık yüzde 212
faiz uyguluyorsa, (Sen hangi memlekette yaşıyorsun?) diye sorarım.
Bir başka banka, tüketici kredisine aylık yüzde 2.50 yıllık yüzde
34.4, aynı banka kredi kartına aylık yüzde 6.25, yıllık yüzde 106.9
faiz uyguluyorsa ben bunun altında bir şey ararım. Tüketici
kredilerinin aylık yüzde 3'ün altında seyrettiği bir ülkede, kredi
kartı faizlerinin normalde aylık yüzde 4'den fazla olmaması
gerekir. Ancak burası Türkiye ve bankalar istedikleri faizi
belirliyorlar. Adına da serbest piyasa ekonomisi diyorlar. Faiz
oranlarının yüksekliği kayıt dışılığı körüklüyor. En acı bilanço
ise yüksek kredi kartı faizleri ile dar gelirli kesimden, yüksek
gelirli kesime sermaye transferinde ortaya çıkmaktadır. Bunun
sonucu olarak, gelir dağılımı bozulmakta, fakirlik daha da
artmaktadır.'' Uygulanan yüksek kredi kartı faizleri ile yapılan
sicil affının hiçbir önemi kalmadığnın altını çizen ATO Başkanı
Aygün, şunları kaydetti: ''Çünkü 1 yıl içinde kara listeye giren
tüketicilerin sayısı 1 milyonu bulacak. Şimdiden bu rakam 500 bini
aştı. Bunun 393 bini kredi kartı yüzünden. 1-2 yıl içinde yeni bir
kredi kartları krizi ile karşı karşıya kalmaktan korkuyorum. Ne
yazık ki, kredi kartları ruleti yeniden dönmeye başlamıştır. Böyle
bir ekonomik ortamda tüketicilerin ayakta kalması mümkün
değildir.''