Kredi derecelendirme kuruluşlarına çattı

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye’nin kredi notunu artıran derecelendirme kuruluşlarını eleştirerek, "Onlar, Türkiye’nin notunu artırarak Türkiye’nin itibarını değil, kendi itibarlarını kurtarmaya çalışıyorlar. Allah’a şükür Türkiye’nin itibar artışına ihtiyacı yok” dedi.
Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen “7. Turquality Vizyon Semineri”ne Ekonomi Bakan Zafer Çağlayan, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ve çok sayıda davetli katıldı. Forumun açılış konuşmasını yapan Bakan Çağlayan, “2008 küresel krizin başladığı dönemde Türkiye karşıtı faiz karşıtı lobinin de destek olduğu, Türkiye’nin gelişmesinden endişe duyan, Türkiye’nin bölgesinde lider olmasından kuşku duyan bilhassa yapmış olduğu bazı manipülasyonlarla Türkiye’nin süratle eksen değiştirdiği ifade ediliyordu. Türkiye’nin süratle Avrupa’dan ve Avrupa Birliğinden ayrılarak Türkiye’nin doğusuna, güneyine, kuzeyine yöneldiği söyleniyordu. Bunu da Türkiye’nin önüne suçlama olarak getirmeye çalışmışlardı. Bende Türkiye’nin ekseninin kaydığını söyleyenlere aslında kendi eksenlerine baksınlar, kayan kendi eksenleri demiştim. Çünkü gerçekten dünyada bir eksen kayması vardı. Dünyada geçmişin artık gelecekle aynı olmayacağı dünün bugünden, yarının bugünden farklı olacağı yeni bir sistemle karşı karşıya olacağımızı biz bakanlık olarak önceden görmüştük. Evet son derece doğru, Türkiye son derece eksen kaydırdı. Eğer Türkiye son 4 yılda eksen kaydırmamış olsaydı, biz ihracatımıza toplam 43 milyar dolar ihracı ilave edemezdik” dedi.
Sermaye akımlarının yönlerinin değiştiğini vurgulayan Bakan Çağlayan, “Eskiden dünyada sermaye akımları kuzeyden güneye olurdu. Şimdi güneyden kuzeye, güneyden güneye olmaya başladı. Gelecekle ilgili vizyona baktığımız zaman, 10 yıl sonrasına baktığımız zaman bu tablonun tamamıyla değişeceğini görüyoruz. 10 yıl sonra gelişmekte olan ülkeler dünya ekonomisindeki payını yüzde 60’a çıkaracaktır. Gelişmiş ülkeler payları yüzde 40’lara düşecektir. Şu anda Avrupa Birliği ortada. Avrupa Birliği’nin dev ülkeleri ya negatif büyümeyle karşı karşıyalar, ya yerlerinde sayarak patinaj yapıyorlar. Ama bilhassa Türkiye’nin de içinde bulunduğu, yükselen pazar içinde dünya ekonomisinde her geçen gün daha fazla pay sahibi daha fazla söz sahibi olmakla birlikte sermaye akımlarının da en fazla yapıldığı ülkeler oluyorlar” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE’NİN İTİBAR ARTIŞINA İHTİYACI YOK”
Kredi derecelendirme kuruluşları hakkında da konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Türkiye not vermeme konusunda adeta kendilerine görev edinmiş olan kredi derecelendirme kuruluşları bizlere bu notları vermezdi. Şunun da altını çizmek isterim. Onlar, Türkiye’nin notunu artırarak Türkiye’nin itibarını değil kendi itibarlarını kurtarmaya çalışıyorlar. Allah’a şükür Türkiye’nin itibar artışına ihtiyacı yok” diye konuştu.
Türkiye’de yapılan ihalelerin birçok ülkenin milli gelirinden daha fazla rakamlar içerdiğini söyleyen Çağlayan, “Türkiye’de artık bir günde 69.1 milyar dolarlık iki tane ihale yapılabiliyor. Bunun bir tanesi İstanbul’un 3. havaalanı ve aynı gün Japonya ile birlikte yapılacak olan nükleer santral. Bakın bir günde iki tane yatırım kararı toplam 69.1 milyar dolar. Bu dünyanın birçok ülkesinin yıllık milli gelirinden çok daha fazla bir rakam. Bu on yıl önceki Türkiye’nin toplam milli gelirinin üçte biri olan bir rakam. Nasıl yapılacak bunlar? Paralar toprağın altından mı çıkacak? Dışarıdan gelecek fonlarla yapılacak” dedi.
Türkiye’nin 2023 vizyonundan da bahseden Bakan Çağlayan, “Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisine sokacağımız tarih. Türkiye’yi 500 milyar dolar mal ihracatı, 150 milyar dolar hizmet ihracatından oluşan ve 2 trilyon dolardan fazla milli gelire sahip olarak 85 milyona çıkmış nüfusun her bireyin ortalama 25 bin dolardan fazla milli gelire sahip olacak böyle bir vizyonu koymuş olduğumuz tarih. Vizyon seminerinden bahsediyoruz. Bizim vizyonumuz bu. Geçen yıl dünyada en fazla ihracatını artıran en büyük 2. ülkenin Türkiye olduğunu ifade etmek isterim” diye konuştu.
(İHA)