Kötü karneye ceza kesmeyin!
Abone olBugün 2011-2012 eğitim-öğretim yılının son bulmasıyla yaklaşık 17 milyon öğrenci karne alacak.
Pedagog Dr. Melda Alantar aileleri uyarıyor: Okul
başarısızlığında ‘tembel’, ‘sorumsuz’ gibi ifadelerle çocuğu
etiketlemeyin, ceza vermeyin ve kesinlikle şiddet
uygulamayın…
Notları iyi olan çocukların sabırsızlıkla beklediği karne günü, notları kötü olan öğrenciler için sıkıntı ve stres anlamına geliyor. Karnenin öğrencinin başardığı ya da zorlandığı derslerin göstergesi olduğunu söyleyen Pedagog Dr. Melda Alantar, aile, öğrenci ve eğitimcilerin karne değerlendirmesini öğrenciyi gerçek potansiyeline ulaştıracak bir yol haritası olarak görmeleri gerektiğini belirtti.
Çocuğu cezalandırma konusunda aileleri uyaran Dr. Alantar, “Aile, okul başarısızlığı durumunda “tembel”, “sorumsuz” gibi ifadelerle çocuğu etiketlemekten, cezalar vermekten, şiddet uygulamaktan kesinlikle kaçınmalıdır. Bu tür yaklaşımlar çocuğun öz güvenini örseler; evden kaçma, kendine zarar verme, okul hayatından uzaklaşma gibi durumların ortaya çıkmasına neden olabilir. Aile çocuğun okul başarısızlığını çözülmesi gereken ve üstesinden gelinebilen bir sorun olarak değerlendirmeli ve sorunun kaynağına inerek çözüm üretmelidir. Tatil çocuğun dinlenmesi, eğlenmesi ve uygun bir hazırlık çalışma programıyla başarıyı yakalaması için bir fırsat dönemidir” diye konuştu.
TATİLİ EN İYİ ŞEKİLDE DEĞERLENDİRMEK
ELİNİZDE
Tatil programının çocuğunu da bu fırsatı değerlendirebileceği
şekilde yapılmasının önemli olduğunu belirten Alantar, verimli bir
tatil planlaması için şu önerilerde bulundu: “Araba veya otobüs ile
yapılan yolculuklarda çocukların güzergahı haritalara bakarak takip
etmeleri, trafik levha ve işaretlerini izlemeleri etkin öğrenmeyi
sağlar. Çevredeki tarihi ve doğal zenginlikleri tanımak ve
yaşayarak öğrenmenin gerçekleşmesine yol açar. Çocuğun gelişimi
sosyalleşme sürecini de içermektedir. Bu nedenle kişiliğini
geliştirmesi için ilgileri doğrultusunda sportif ve sanatsal
etkinliklerden yararlanmalı, yaşıtlarıyla birlikte aynı ortamı
paylaşabileceği kulüp, kurs gibi faaliyetlere katılmalıdır.
YAZ KAMPLARI EĞİTİMİ EĞLENCELİ HALE GETİRİR
Yaz okulları öğrenci ve ailelerin tatil dönemini yararlı şekilde
değerlendirmelerine fırsat tanıyan kurumlardır. Özellikle
ilköğretim ve lise çağındaki kız ve erkek öğrenciler yaz
okullarından yararlanabilirler. Ancak aileler bu konuda
çocuklarının görüşlerini almalı, onlara katılacakları yaz kampları,
tercih edecekleri spor dalları ve etkinlikler hakkında seçim yapma
hakkı tanımalıdırlar.
Yaz kampları seçiminde göz önünde bulundurulması gereken diğer
unsurlar çocuğun ilgi alanı ve becerileridir. Anne-baba, eğitimci
ve uzmanların dikkatli gözlemleri ve incelemeleri ile çocuğun ilgi
alanlarının belirlenmesi mümkündür. Sporla ilgilenmeyen ancak
tiyatroyu seven bir çocuğu sportif faaliyetler yerine, drama
etkinliklerinin yer aldığı bir ortama yönlendirmek daha
doğrudur.
Yaz okulları uzun süren eğitim yılının ardından öğrencilerin gerginlikten uzaklaşarak rahatlamalarını sağlayan ortamlardır. Öğrenciler yeni arkadaşlıklar kurarak sosyalleşirler, iletişim becerilerini geliştirirler. Yaşıtlarının bulunduğu ortamda kendilerini sınama, arkadaşlarıyla kıyaslama fırsatını bulurlar.
ÇOCUĞUN AİLEYLE VAKİT GEÇİRMESİNİ SAĞLAYIN
Örneğin aile paylaşım geceleri düzenlenebilir. Haftada bir gece en
az üç saati birlikte geçirin. Özellikle ergenlerin aile törenlerine
ihtiyaçları vardır. Aile bağlarının pekiştirilmesi için geniş aile
olarak tanımlanan büyükanne, büyükbaba, hala, teyze, amca, dayı,
yeğen, kuzen v.b. yakınlarla paylaşmak amacıyla ziyaretler
düzenlenebilir. Şehir veya memleket dışında yaşayan yakın
akrabalarla görüşmek için düzenlenen geziler, geniş aileyle
kaynaşma fırsatı sundukları gibi, aile bireylerine doğdukları,
büyüdükleri yerleri görme, anılarını tazeleme ve paylaşma olanağı
da sağlarlar. Çocuklar anne-babaların geçmişe ilişkin anılarını
dinlemekten zevk alırlar.
GEREKİRSE UZMAN YARDIMI ALIN
Öğrencinin gelişme gösterdiği ve zorlandığı alanları belirlemek
için çocuğunuzla birlikte öğretmeniyle görüşün. Belli konularda
başarılı olamayan öğrencilere yönelik okulun kurs, etüt gibi özel
düzenlemelerden yararlanın. Ailenizde ve çevrenizde size bu konuda
destek olabilecek insanları belirleyin. Öğrenme güçlükleri, dikkat
eksikliği gibi akademik başarıyı etkileyen konularda okuldaki
öğretmen ve psikolojik danışmanların çocuğunuzla ilgili kuşku ve
önerilerine önem verin. Gerekli durumlarda uzmanlardan yardım
alın.”