Köşk'ün yetkilerine tırpan
Abone olNuri Alan, Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin kısıtlanmasını ve YAŞ kararlarını tartışmaya açtı..
Danıştay Başkanı Nuri Alan, Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin
kısıtlanması ve Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararlarının yargı
denetimine açılmasını istedi. Meclis’te çoğunluğu sağlayan bir
siyasi parti liderinin cumhurbaşkanı seçilmesi halinde yargı
bağımsızlığı açısından çeşitli sakıncalar doğacağını savunan Alan,
bunu önlemek için cumhurbaşkanına yargıyla ilgili verilen
yetkilerinin olabildiğince sınırlandırılması gerektiğini kaydetti.
Alan, kadrolaşma tartışmalarına da değindi. Göreve gelen her
iktidarın, ‘programımı ancak kendi ekibimle uygulayabilirim’
diyerek bürokratların yerlerini değiştirdiğini belirten Alan, “Kamu
yönetimini içten içe kemiren ve çökerten, istikrarsız bir yönetimin
başlıca sebeplerinden biri olan bu tür uygulamalar artık sona
ermelidir.” dedi. Alan, YAŞ kararlarının yargı denetimi dışında
bırakılması görüşlerinin, YAŞ’a ve yargıya güvensizlikten
kaynaklandığını söyledi. Danıştay’ın 135. kuruluş yıldönümü
sebebiyle dün Danıştay Genel Kurul Salonu’nda bir tören düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, TBMM Başkanı Bülent Arınç,
Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal, bazı bakanlar ve
yüksek yargı temsilcilerinin katıldığı törenin açılışında kürsüye
gelen Danıştay Başkanı Alan, 65 sayfalık konuşma metnini
özetleyerek okudu. Yüksek yargı organlarının üyelerini seçen
cumhurbaşkanının mahkemelerin oluşumuna etkili biçimde katıldığını
anlatan Alan, askerî yönetim döneminde hazırlanan 1982
Anayasası’nın cumhurbaşkanına parlamenter rejimleri aşan yetkiler
tanıdığını vurguladı. Yargı ile ilgili yetkilerin “tarafsız devlet
başkanı” kimliği sebebiyle verildiğini anlatan Alan, siyasi kimlik
taşıyan bir kişinin Çankaya Köşkü’ne çıkması durumunda yargı
bağımsızlığının zedelenebileceğini savundu. Hakimler ve Savcılar
Yüksek Kurulu’nun (HSYK) bugünkü oluşum biçimi göz önüne
alındığında, yargının siyasallaşması için hukuki zeminin hazır
olduğuna işaret eden Alan, cumhurbaşkanının, yürütme ve yargı
alanında, tek başına yaptığı idari işlemlerin denetim dışında
bırakılmasının hukuk devleti yönünden kabul edilebilir bir durum
olmadığını kaydetti. Alan, konuşmasında özetle şu görüşleri dile
getirdi: ‘Ayrıcalıklı makam olmaz’ “Cumhurbaşkanlığı makamına,
parlamenter sistemin işleyişine ve doğasına uygun olarak, Meclis’te
çoğunluğu sağlayabilen bir siyasi partinin mensubunun seçilmesi
halinde, yargının oluşturulmasında cumhurbaşkanına tanınan yetkiler
amacına ulaşabilecek midir? Milletvekilleri arasından seçilecek bir
cumhurbaşkanının siyasal yaşamı boyunca belli bir parti ile
ilişkisinin, belli siyasal görüşlere ve değer yargılarına sahip
olacağının düşünülmesi halinde bu yetkilerin, veriliş amacının tam
tersine bir sonuca neden olması ve böylece yargının siyasallaşması
uzak bir ihtimal olarak görülmemelidir. Bu sakıncaların önlenmesi
için cumhurbaşkanına yargı ile ilgili verilen yetkiler
olabildiğince sınırlandırılmalıdır. YAŞ kararlarının belli kural ve
ilkelere uyularak ve kamu yararı ön planda tutularak alındığından
kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Hukuk devletinde kamu gücü
kullanılarak yapılan her türlü işlemin yargı denetimine bağlı
olması gerekir. YAŞ kararlarının yargı denetimi dışında bırakılması
hukuk devleti ilkesine aykırıdır. Ayrıcalıklı merci ve makamlar
oluşturulmaması gerekir. Kamu gücü kullanılarak yapılan her türlü
işlem denetime bağlı olmalıdır. Yurttaşların hukuka aykırı ve keyfi
her türlü idari işleme karşı yargısal korumaya alınması gerekir.
Her siyasi iktidar (ben programımı ancak kendi ekibimle
uygulayabilirim) diyerek kamu görevlilerinin yerlerini
değiştiriyor. Ancak bu sav geçerli değildir. Emri yerine getirmeyen
kamu görevlisi, zaten görevini yapmamış olur ve bunun hukuki
sonuçlarına katlanır. Pozitif hukukun önleyici kurallarına karşın
uzun zamandan beri süregelen ve artık sistemleşmeye başlayan, kamu
yönetimini içten içe kemiren ve istikrarsız bir yönetimin başlıca
nedenlerinden biri olan bu uygulamalar sona ermelidir.” 'Bush,
yargılansın’ Konuşmasında Irak Savaşı’na da değinen Danıştay
Başkanı Alan, “yapılan acımasız saldırının haksız ve uluslararası
hukuka aykırı olduğunu” dile getirdi. Amerika ve İngiltere’nin
günlerce bombaladıkları Irak’ı işgal ettiğini kaydeden Alan, savaşa
karar verenlerin, kültür varlıklarının çalınması ve zarar görmesi
sebebiyle yargılanması gerektiğini ileri sürdü. Nazi savaş
suçlularının Nürnberg Mahkemesi’nde yargılandıklarını hatırlatan
Alan, Irak Savaşı’na karar verenlerin de aynı suçtan hakim
karşısına çıkabileceğini savundu. Alan, akşam ise Meclis Tören
Salonu'nda bir resepsiyon verdi. Resepsiyona, TBMM Başkanı Bülent
Arınç, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Adalet Bakanı Cemil
Çiçek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Yargıtay Başkanı Eraslan
Özkaya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Anayasa
Mahkemesi Başkan Vekili Haşim Kılıç ile Danıştay ve Yargıtay
üyeleri ile bazı hakim ve savcılar katıldı. Danıştay’ın talepleri
Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler ile YAŞ kararları
yargı denetimine açılmalı. ‘Ben programımı kendi ekibimle
uygularım’ iddiası doğru değil, bürokrat değişiklikleri sona
ermeli. Siyasi parti liderlerinin cumhurbaşkanı seçilme ihtimali
düşünülerek Köşk’ün yetkileri sınırlandırılmalı