Koşaner'i istifaya Başbuğ mu sürükledi?
Abone olKoşaner'in kuvvet komutanlarıyla birlikte emekliye sevk eden sürecin ayrıntılarıyla ilgili yeni iddialar ortaya çıktı
Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in görevinden
ayrılacağını iki ay öncesinden yazan Taraf gazetesi yazarı Emre
Uslu yine çok konuşulacak bir iddiada bulundu.
Uslu'ya göre Koşaner'i emekliliğini istemeye götüren
sürecin arkasında eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ yatıyor.
Başbuğ'un Koşaner'i kullandığını iddia eden Uslu, Başbuğ'un
karargahta oluşturduğu ekibin "Aslı astarı olmadığı halde Koşaner'e
her gün 'alt kadro rahatsız' raporu vererek yönlendirdiğini
savundu.
Uslu'ya göre istifaların arkasında bir de Koşaner'in önümüzdeki
dönem yapılacak bir yeni Anayasa değişikliği sürecinde
"Genelkurmay'ı Milli Savunma Bakanlığına bağlayan komutan
olarak tarihe geçmeme" isteği yatıyor.
Yenişafak'a konuşan Uslu Koşaner'e müthiş bir baskı, karartma
uygulandığını ileri sürerek şunları söyledi:
"Karartmadan kastım şu: Koşaner kendi ekibini
kuramadığından, özellikle Başbuğ'un rahat bir emeklilik için
karargaha yerleştirdiklerinden gelen bir karartmaydı bu. Ordunun
alt kademesinin de tutuklamalardan çok rahatsız olduğu 'bilgisi'
neredeyse günaşırı rapor edildi Koşaner'e. Oysa ordunun alt
kademelerinde Ergenekon ve Balyoz davalarına ilişkin homojen bir
görüş yok. Davaları destekleyen ve haklı bulan da var
eleştiren de. Nitekim İnternet Andıcı olayında da ortaya
çıktı ki son dönemlerde AK Parti aleyhine gelişen ordu kaynaklı bir
çok konunun orkestra şefliğini Başbuğ yapmış. İrtica.org gibi
yayınlar için andıç hazırlanması emrini o vermiş. Bunu artık
askerler itiraf ediyor. Bunları yapan bir komutanın rahat olması
zor olur zaten. Bu nedenle de Koşaner'in etrafına ekip kurup onu
kendi stratejileri doğrultusunda yönlendirdi demişti
kaynağım."
2. DOLMABAHÇE GÖRÜŞMELERİ
Uslu istifa sürecinden önce Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ve
ardından İlker Başbuğ ile yapılan görüşmelerin de önemli olduğunu
belirterek ilginç yorumlarda bulundu:
"Hilmi Özkök karargahı ziyaret etmişti. Bu ziyaret TSK'nın
sitesinden duyuruldu. Bir mesaj vermek istiyor. Bu
kendisine istifa et baskısı yapan komutanlara 'istifa etme baskısı
da var' mesaji olabilir. Bunun yanında medyada iddia edildiği gibi
ben Basbug'un Koşaner'e 'istifa etme' telkininda bulunduğunu
düşünmüyorum. Başbug'un Özkök görüşmesinden sonra nabız
yoklamak, için Koşaner'le görüşmüş olabilecegini düşünüyorum. Bu
web sitesinde duyrulmadı. Ben bu iki ziyaretin istifa sürecinde
anlamlı olduğunu düşünüyorum. Özellikle Başbuğ'un ziyaretinin
detaylarını merak ediyorum. Bu görüşmeler bir anlamda 2. Dolmabahçe
görüşmeleri gibi.
KOŞANER'E BASKININ NEDENİ
Koşaner'e baskı konusu öncelikle Anayasa yaptırmamak için ve bununla paralel olarak Koşaner gitmeden YAŞ'da ordu içindeki bir klik tarafından kariyer tüneline alınmış ve özenle bu günler için terfi ettirilmiş ekibin önünü açması için yapılan bir baskıydı. Başbuğ'un geçen YAŞ'da deneyip başaramadığı sürecin bu YAŞ'da tekrar denenmesi hamlesiydi. Zira bu YAŞ'da olmazsa ondan sonraki dönemde Fernerbahçe Cumhuriyeti'nin kontrolü altında bulunmayan yeni komuta kademesinin gelmesi anlamına geliyordu ki işte bunu hiç istemediler. Koşaner de denedi tutmadı.
İSTİFALARIN BİR NEDENİ DE YENİ ANAYASA
Uslu komutanların emekliliğinin ne anlama geldiğini ise şöyle
yorumladı:
"Birincisi Fenerbahçe Cumhuriyeti, yani Fenerbahçe
Orduevi'nin sembolik iktidaranın sürmesi. Ama bana göre asıl neden
önümüzdeki dönemde yeni anayasa yapılması sürecinde ordunun yerinin
normalleştirilmesi -ki ordunun yeri MSB bakanlığına bağlanmaktır-
Koşaner gibi eski dünyanın komutanlarının kabul edememesidir. Yani
Koşaner kendisini TSK'yı Milli Savunma Bakanlığı'na bağlatan bir
komutan olarak tarihe geçmek istemiyordu."
GENÇ SUBAYLAR ERGENEKONCULARDAN RAHATSIZ
Uslu askeri içine alan davalarla ilgili alt kademelerdeki
subayların da rahatsız olduğunu ileri sürerek şunları söyledi:
"Ergenekon, Balyoz gibi davaların asker üzerindeki etkisi derin
oldu. Aslında genç jenerasyondan binbaşı, albay seviyesine kadar
konuştuğunuzda açıkça bu kesimin çoğunun dava sürecini
desteklediğini görüyorsunuz. "Dinazorların başka türlü
temizleneceği yoktu" diyen bir çok askerle konuştum ben. Ancak aynı
askerler "biz kötü insanlar değiliz. Bu davalar zaman zaman kuruma
saldırı aracına dönüşüyor, bundan da rahatsızız" da diyordu. Yani
bir kurum aidiyeti üzerinden okuduklarında bu davalara karşı
çıkıyorlar elbette..."
KÜRT SORUNUN KAYNAĞI ASKER
Uslu'ya göre Kürt sorununun kaynağında da asker var. Uslu bu değerlendirmesini de şöyle aktarıyor:
"Askerin bu kadar güçlü olmasında Kürt sorununun etkisi sıfıra yakın. Asker Kürt sorunu var olduğu için güçlü olmadı asker güçlü olduğu için Kürt sorunu var oldu. Asker gücünü kullanıp sivillere politika dayattığı için, sivil siyasetçilerin attığı her politik adımda onların önüne çıktığı için, sivillerin Kürt sorununa ilişkin her ağzından çıkan lafı onların ağzına tıktığı için Kürt sorunu var.
KANDİL-ÖCALAN BİRBİRİNDEN VAZGEÇEMEZ
PKK'yı yakından izleyen gazetecilerden Uslu örgüt içindeki son
gelişmeleri de değerlendirerek şunları söyledi:
"Gelinen noktada Öcalan bana göre çok akıllı bir stratejiyle son on
yılda kendisini "Kürt Halk Önderi" konumuna sokmuştur. Bu nedenle
PKK'nın Öcalan'ı ezerek ilerlemesi mümkün değil. Ama aynı zamanda
Öcalan'ın da aynı derecede PKK'ya ihtiyacı var. Öcalan'ın da o
hapishaneden çıkması için PKK'nın bir pazarlık kartı olarak masada
sürekli durması gerekiyor. İşte bu karşılıklı zorunluluklar PKK
içindeki şahin kanadın elini güçlendiriyor. Ama aynı zamanda
Öcalan'a rest de çekemiyor baş da kaldıramıyorlar. Onlar da biliyor
ki PKK ne yaparsa yapsın Öcalan PKK'ya sırtını dönüp ne haliniz
varsa görün diyemez. Bu nedenle Öcalan'a gündem dayatıyor PKK
içindeki Ankaralılar Grubu.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Kastamonu'daki saldırıyı bilen Uslu bayram öncesi bir saldırıya
karşı da uyararak şunları söyledi:
"Şu anda hem PKK içindeki Ankaralılar Grubu hem de Ankara'daki
derin biraderler ellerini ovuşturmuş bir güvenlik zaafı beklentisi
içindeler. Özellikle bayram öncesi yaşanabilecek terör eylemleri
tam da Bayık ve ekibinin beklediği AK Parti'yi bitirme planının
devreye sokulabileceği dönemler. Ramazan boyunca ve Bayram
süresince oluşacak terör eylemine karşı alabildiğine duyarlı olmak
zorundayız.
Bayık ekibi kendi stratejilerini uygulamak için komutanları istifa etmiş bir orduya saldırmak için fırsat arayışında desem yanlış olmaz. Böylece hem ulusalcıların "Komutanları istifa ettirdiniz PKK daha fazla öldürüyor" argümanına su taşımak hem de AK Parti'nin sertleşerek bölgeyi yeniden güvenlik ablukasına alması için bulunmaz bir fırsat şu zaman PKK için.