Korsan bitti, hazine para gördü

Yeşil sahalarda kıyasıya rekabet eden Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş korsan ürünlere karşı benzer yöntemlerle mücadele ediyor.

Türk futbolunun lokomotifleri Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor gelirlerini artırmak için son yıllarda lisanslı ürün satışlarına ağırlık veriyor. Birçok ilde mağazalar açarak forma, ayakkabı, bayrak, rozet ve benzeri ürünleri satışa sunuyor. Buna rağmen lisanssız ürün satışı nedeniyle büyük zarara uğrayan kulüpler, korsana karşı etkin bir mücadele ortaya koyuyor. Futbol kulüplerinin yasadışı yollardan piyasaya sürülen ürünlere karşı verdiği hukuk savaşı aynı zamanda devletin kasasına 8,4 trilyon lira girmesini sağladı. Kendilerine gelen her ihbarı değerlendiren kulüpler, yurtiçi ve yurtdışında havadan para kazananların peşini bırakmıyor. Fenerbahçe taklit üretim yapan firmalara göz açtırmamak için ‘korsan ürün takip ve hukuk servisi’ kurdu.

Türk Ceza Kanunu’na göre kulüplerin lisanslı logoları, her çeşit giyim eşyası, spor malzemesi, forma, eşofman ve hediyelik eşyanın üretilmesi, depolanması ve satılması yasak. Bu yasağa uymayanlar hakkında savcılıklar kamu davası açıyor. Yasanın hükümlerini ihlal edenler hakkında 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 27 milyardan 46 milyar liraya kadar para cezası öngörülüyor. Aynı süre içinde yakalananlar ticaretten men edildiği gibi ticarethanesi mühürleniyor. Taklit ürünlerin üretimi ve dağıtımında kullanılan her türlü araç, cihaz ve makineye el konulu-yor. Para cezaları ise Hazine’ye aktarılıyor.

Fenerbahçe, son üç yıl içinde ürünlerini izinsiz üretip satanlar ve bulunduranlar hakkında 374 işlem yaptı ve 211 dava açtı. Şimdiye kadar 180 dava sonuçlandı. Ceza hükmüyle tamamlanan 105 davada korsancılara toplam 210 yıl hapis ve 2 trilyon 800 milyar lira para cezası verildi. Fenerbahçe avukatları, 31 davada da sulha gidip maliye'ye tazminat kazandırdı. Beşiktaş ise hukuk departmanının yanısıra iki hukuk bürosuyla kulübün zararını en aza indirmeye çalışıyor. Galatasaray da iki yıl içinde 2 bin şikayeti değerlendirdi. Bu şikayetlerden 200'ünü sonuçlandırırken, Hazine’ye de yaklaşık 5,6 trilyon lira para girdi. Fenerbahçe Sportif AŞ Genel Müdür Yardımcısı Bahadır Kaan Türkay, "Fenerium ihbar hattı" kurduklarını hatırlattı. Fenerbahçe yazılı, logolu, "1907" ve "Fenerium" işareti taşıyan ürünlerin satışının ihbarını alır almaz hukukçuların harekete geçtiğini belirten Türkay, "Türkiye'de insanın cebinden para alınca hırsız olunuyor ama izinsiz logo kullanılınca olunmuyor. Hırsızları yakalayınca da, 'O insanlar da ekmeğini böyle çıkarıyor.' deniyor. Vergi ödemeyen, çocuk işçi çalıştıran, kaçak elektrik kullanan bu insanların haksız kazanç elde etmesinin önlenmesi gerekir." dedi. 15 avukatla sıkı bir takip yaptıklarını ifade eden Türkay, taklit ya da sahte ürünleri ele geçirdiklerinde haksız rekabetten ticaret mahkemelerinde dava açtıklarının altını çizdi. Fenerbahçe'nin lisanslı ürünlerinin yurtdışında daha iyi korunduğunu iddia eden Türkay, Alman polisinin sahte ürünleri yakaladığında kendilerine haber verdiğini ifade etti. Türkiye'de hiçbir güvenlik gücünün kendilerine sahte bir ürün getirmediğine dikkat çeken Türkay, "Türkiye'de mahkemeler, kaçak ürünün üretildiğinin tespitini ve şahitliğini istiyor. Bu da kolay olmuyor. Bir kişiyi yakalıyorsunuz, serbest kalıyor. Aynı işi ikincisinde kardeşinin, yine yakalanırsa babasının üzerinden yapıyor. Cezaların caydırıcı olması gerekir." dedi.

Galatasaray Sportif AŞ’nin avukatı Vehbi Kahveci, iki yıl içinde 2 bin işlem yaptıklarını açıkladı. Galatasaray'ın lisanslı ürünleri ve logoları konusunda sıkıntı yaşamadıklarını kaydeden Av. Kahveci, kaçakçıların tamamen kontrolleri altında olduğunu aktardı. Bugüne kadar sonuçlanan 200 civarındaki davadan 5,6 trilyon lira devlete para kazandırdıklarını belirten Kahveci, kendilerine gelen ihbarları ciddiyetle araştırdıklarını söyledi. Üç yıldızın ve sarı-kırmızı renklerin tescilinin alınmamasından ötürü anlaşmazlık yaşadıklarını dile getiren Kahveci, bunun için de işporta tezgahlarında sarı-kırmızı renklerin üzerine basılı üç yıldızlı formaların satışına belediyelerin izin vermemesini istedi.

Beşiktaş BJK Store Genel Müdürü Bülent Edinsel de siyah-beyazlı ürünlerin sahtelerini ele geçirdiklerinde kesinlikle anlaşma yoluna gitmediklerini anlattı. Anlaşmaların hiçbir zaman caydırıcı olmadığına inandıklarını kaydeden Edinsel, "Önemli olan yıldırmaksa, bunu hukuki çerçevede çözmek gerekir. Bu konuda hukuk departmanımızın yanında iki hukuk bürosuyla da çalışma yapıyoruz." dedi. Korsan CD'de olduğu gibi lisanssız ürünlerin üzerine de ciddi olarak gidilmesini isteyen Edinsel, 2001 yılından beri Beşiktaş'ın hakkını kimseye yedirmediklerini söyledi.

Trabzonspor TS Club Satış Mağazası Müdürü Özkan Yavuz ise bu tür olayların artması üzerine bünyelerinde bir yıl önce hukuk bürosu kurduklarını söyledi. Gelen ihbar ve telefonlar üzerine avukatların konuyu mahkemeye taşıdıklarını ve halen 3 davanın devam ettiğini aktaran Yavuz, çok sayıda ihbar geldiğini ve bunların tek tek kontrol edildikten sonra suç duyurusunda bulunulduğunu kaydetti.

400’ü aşkın dava açıldı

F.Bahçe, son üç yılda ürünlerini izinsiz üretenler ve satanlar hakkında 211 dava açtı. Korsancılara 210 yıl hapis ve 2 trilyon 800 milyar lira para cezası verildi. Galatasaray 2 bin şikayeti değerlendirdi. 200 davadan Hazine’ye gelen para 5,6 trilyon lira.


Haber : Mustafa Yüksel - Ömer Oruç
Kaynak :