Koronavirüsü yenen Prof. Dr. Tutluoğlu’ndan hayati derecede önemli uyarılar

Koronavirüs önlemleri nedeniyle İstanbul’da maske takmak açık alanlarda da zorunlu. Ancak birçok vatandaş bu kurala uymuyor. Çoğunluğun maskeyi doğru taktığı görülüyor ama hala maskesiz gezenler, maskesini çenesine indirenler, cebine koyunlar var. Maskeyi niye takıyoruz? Maskeli halde merdiven çıkanlar, yürüyenler sıcağın da etkisiyle nefes nefese kalıyor. Maske kullanma şekli ve maskenin yarattığı nefes darlığıyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu, dikkat çeken şu açıklamaları yaptı: Maskeyi niye takıyoruz? Kim enfekte belli değil Maskeyi aslında eğer bizde bir enfeksiyon varsa, her şeyden önce karşımızdaki insana bulaştırmamak için takıyoruz. En önemli takma nedenimiz bu. Kimde enfeksiyon olduğu da şu dönemde belli değil. "Aramızda dolaşan binlerce kişi var" Hiçbir belirti vermeyen ama belki de akciğerlerinde zatürresi olan, bu şekilde de aramızda dolaşan binlerce kişi var. Kimin hasta olduğunu bilmediğimiz için maske takılmak ve bu şekilde korunmak gerekiyor.İkinci işlevi de kendimizi korumak. Birisiyle yüz yüze konuşurken onun çıkardığı tükürükle bize bulaşması söz konusu. Bu gerçekten koruyucu olarak en önemli araç. Maske takmak gerçekten gerekli ama bir yandan da çok şikayet alıyoruz.Prof. Dr. Tutluoğlu, şöyle devam etti: Maske takanlar alerjik şikayetler, kişinin gözlerinde sulanma, kaşıntı, baş ağrısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırık, nefes darlığı gibi şikayetler oluyor. Çünkü maskenin gerçekten sıkı olması lazım ve sıkı olduğu zaman da karbondioksit birikimine yol açıyor. Zaman zaman bunu kimsenin olmadığı bir ortamda belki birkaç dakika havalanacak şekilde açmamız ve maskesiz nefes almamız lazım ki kendimizi rahatlatalım.Uzun süre kullananlar Burada en büyük sıkıntı; özellikle sağlık çalışanları veya sürekli halkla teması olan grup. Bütün gün maske takması gerekiyor ve gerçekten zorlanıyorlar. Bu grupta ancak birkaç dakika insanlarla teması kesip belki birkaç saatte bir temiz hava alacağı şekilde bir alan yaratması lazım; maskeyi tamamen çıkarabilir veya indirebilir. Ama indirirken veya çıkarırken dikkat etmemiz gereken hep iplerinden veya lastiklerinden tutmak. Çünkü dışarıdan gelen partiküller dış kısımda birikiyor elimizi sürüp, kirletip ondan sonra solunum yollarımıza sürersek gene bulaştırmış oluyoruz."Yüzde 80 burundan bulaşıyor" Önemli olan maskenin burnu sıkıca sarması, çeneyi alttan kapsaması ve yanlardan boşluk bırakmaması. Şimdi pamuklu yüzeylerde virüsün daha az yaşadığı konusunda birtakım yayınlar oldu. Belki pamuklu maskeler o açıdan tercih edilebilir. Ama maddesinden ziyade yüzü kapatması önemli.Özellikle buruna çok dikkat etmemiz lazım çünkü burun en önemli bulaşma noktası. Göz ve ağızdan daha az bulaşıyor, yüzde 80 burundan bulaşıyor, burunu iyi kapatmamız lazım. Nefes alma açısından burunu serbestleştirmek çok rahatlatıyor ama maalesef hatalı davranış. Burunu mutlaka kapatmamız, özellikle insanlarla yakın temastayken buna dikkat etmemiz lazım. Ortamda yalnızsanız tamamen indirebilirsiniz maskeyi. Yürüyenler, merdiven çıkanlar maskeden dolayı nefes nefese kalıyor, nefes almakta zorlanıyor. Birçok kişinin maskesini doğru taktığı görülüyor ancak, maskesiz gezenler, aşağıya indirenler de var. Vatandaşlardan İrem Akyol, “Maske zorluyor sıcakta, buhar yapıyor içeride. Çok rahat nefes alamıyoruz ama takmak zorundayız. Tek başıma kalınca çıkarıyorum. Ara sıra havalandırınca hiçbir problem olmuyor.Güçlükle nefes alan Meliha Sönmez, maskenin yorduğunu belirterek, “İşten geliyorum, ter içindeyim, ev işinden geliyorum çok yoruldum. Zaten tansiyon var” dedi. Sönmez, maskesini indirip uzaklaşarak nefes aldı. Hüseyin Hilaloğlu da “Hiç rahat nefes alamıyoruz maalesef. Nefes alamadığımızdan dolayı maske iniyor, güneşte vuruyor, sıcaklığın etkisi. Bence burnu kapatmak doğru bir şey. Biz biraz halk olarak dikkate almıyoruz” diye konuştu.

Internet Haber Mobil Uygulama

Koronavirüsü yenen Prof. Dr. Tutluoğlu’ndan hayati derecede önemli uyarılar