Türkiye'de özellikle Kelkit vadisinde her yıl insanların korkulu kabusu olan ölümcül keneler bu yıl kendini erken gösterdi. Sivas'ta Nisan ayının ortalarında görülmeye başlayan keneler dolayısı ile 50 kişi Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına yakalandı. Üç kişi hayatını kaybetti. Son beş yıla kadar ağırlıkla Kelkit vadisinde görülen ölümcül kenelerin Batı'ya doğru yayılmasından endişe ediliyor.Vakalar artıyor Konuyla ilgili açıklama yapan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Bulaşıcı Hastalıklar alanınca çalışmaları olan Prof. Dr. İlhan Çetin, KKKA vakalarında artış gözlendiğini belirtip, “Kırık Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), Tokat bölgesinde bir sağlık çalışanında ilk defa tespit edildi. 2010 yılına kadar vaka sayılarında ciddi bir artış oldu. Ardından verilen mücadele ile vaka sayısı önemli derecede azaltıldı. Ancak son yıllarda KKKA'da ülkemizde olduğu gibi Sivas'ta da ciddi bir artış var” dedi.Bu yıl kabus erken döndü Çetin bu yıl KKKA vakalarının önceki yıllara oranla erken gözlenmeye başlandığını ifade edip, “Bu hastalık özellikle Kelkit vadisi içerisinde kümelenmekte. Erzincan, Giresun'un Güney'i, Bayburt, Sivas, Tokat, Çorum ve Yozgat'ta daha fazla anılmakta. Bu yıl geçen yıllara göre vaka sayılarında daha erken bir dönemde karşı karşıya kaldık. Geçtiğimiz yıllarda Mayıs ayının ortalarında vaka sayılarında artış görülürken bu yıl Nisan ayının ortalarından itibaren vakaları görmeye başladık” dedi.Prof. Dr. İlhan Çetin, KKKA'nın Covid'e göre daha öldürücü olduğunun altını çizerek, “KKKA hastalığında ölüm oranları Covid-19'a göre daha yüksek seyretmekte. Hatta zaman zaman 3-4 kat daha fazla öldürücülüğü olan bir hastalık. Bu nedenle mutlaka gerekli tedbirlerin alınmasını istiyoruz. İnsanlarımız bunun farkında olmalı ve dikkat etmeliler” dedi. Kandan da bulaşıyor Çetin, insanı ölüme getirebilen hastalığın kaynağının keneler olduğunu vurgulayarak, “KKKA'nın e yaygın bulaşma şekli, KKKA virüsü kaşıyan kenelerin insanları ısırması ve kanını emmesi ile ortaya çıkıyor. En büyük bulaş yolu budur. KKKA hastasının kadından da bulaşmaktadır. Kene insanları ısırdığı sırada o bölgeden düzgün bir şekilde çıkartılmıyorsa kusabiliyor. Kene kusma ile virüsü insan vücuduna veriyor. Ölüme kadar götüren ciddi bir hastalığa neden olabiliyor. Bu nedenle kene ile temas etmiş olan insanların vücutlarına yapışan keneleri mutlaka uzman kişiler tarafından çıkartmalarını öneriyoruz. Aksi taktirde hastalık riski çok daha yüksek oluyor” şeklinde konuştu.Beyaz ve uzun giysi giyinin Çetin, keneye karşı alınması gereken tedbirler arasında beyaz ve uzun giysilerin yer aldığını belirtip, “kenenin yoğun yerlerde bölgelerde uzun kollu gömlekler giyilmesini, pantolonlarına paçalarını çoraplarının içerisine koymalarını tavsiye ediyoruz. Kenelerin en çok yapıştığı yer bacaklardır. Otlak alanlarda çalışanlar, piknik yapanlar evlerine geldiklerinde mutlaka vücutlarında kene kontrolü yapmaları gerekmektedir. Piknik yapılan alana beyaz bir örtü serilmesi çok önemli. Eğer bölgede bir kene popülasyonu varsa bunu gözle görmek mümkün olmaya bilir. Beyaz örtü üzerinde tespiti çok daha kolay olabilir. Kene popülasyonu bulunan arazilerde çalışanlarında beyaz giysiler giymesini öneriyoruz” dedi.Bir ayda 50 vaka 3 ölüm Çetin Sivas'ta bir ay içerisinde görülen 50 vaka arasından 3 hastanın öldüğünü hatırlatıp, “Şuan 50'ye yakın vakamız oldu. Maalesef 3 hastamızı kaybettik. 15 hastamız halen tedavi olmaktadır. KKKA hastalığının öldürücülük oranı Covid'e göre 4 kat daha fazla olabiliyor. Vatandaşlarımızın özellikle Mayıs, Haziran ve Temmuz ve Ağustos aylarında dikkat etmelerini tavsiye ediyoruz. Özellikle hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın keneye karşı mutlaka ilaç kullanmalarını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.Çetin kenelerin Batı'ya doğru yayılabileceği uyarısında bulunarak şunları kaybetti.“2014 yılına kadar KKKA virüsü taşıyan keneleri Kelkit vadisinde görüyorduk. Son yıllarda özellikle Batı'ya doğru kaydığını görüyoruz. Ülkemizin Kuzey Batı'sında da vakalar görülüyor. Batı Karadeniz bölgesinin Güney kısımlarında, Marmara bölgesinin Güney kısımlarında da vakaların yayılma ihtimali var. Bu bölgelerde de dikkat etmekte fayda var.”